SAHİH-İ MÜSLİM |
FAZİLETLER |
4- RESULULLAH
(S.A.V.)'İN YÜCE ALLAH'A TEVEKKÜLÜ, YÜCE ALLAH'IN DA ONU İNSANLARA KARŞI
KORUMASI BABI
5909-13/1- Bize Abd b. Humeyd tahdis etti, bize Abdurrezzak haber
verdi, bize Ma'mer, Zühri’DEN haber verdi, o Ebu Seleme'den, o Cabir'den
rivayet etti. (H.) Bana Ebu İmran Muhammed b. Cafer b. Ziyad -lafız ona ait
olmak üzere- detahdis etti, bize İbrahim -yani b. Sa'd- Zühri'den haber verdi.
O Sinan b. Ebu Sinan ed-Dueli'den, o Cabir b. Abdullah'dan şöyle dediğini rivayet
etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Necit taraflarına
doğru bir gazaya gittik. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) diken ağacı
çok olan bir vadide bize yetişti. RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir
ağacın altına inip konakladı, kılıcını da o ağacın dallarından birisine astı.
İnsanlar da ağaçların altında gölgelenmek maksadı ile vadinin içinde etrafa
dağıldı. 'Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben uyumakta iken bir
adam bana geldi. Kılıcı (mı) aldı. Uyandığımda o başımın üstünde ayakta
duruyordu. Ansızın ve ben farketmeden kılıcın elinde kınından sıyrılmış
olduğunu gördüm. Bana: Seni benden kim koruyabilecek, dedi. Ben: Allah, dedim.
Sonra ikinci bir defa: Seni benden kim koruyabilecek, dedi, ben Allah, dedim.
Bunun üzerine kılıcı kınına soktu. İşte o şu oturan adamdır" buyurdu.
Sonra Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona bir şey demedi.
Diğer tahric: Buhari,
2910, 2913, 4134, 4135, 4136
5910-14/2- Bana Abdullah
b. Abdurrahman ed-Darimi ve Ebu Sekr b. İshak da tahdis edip dedi ki: ... cabir
b. Abdullah el-Ensari -ki Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabındandı-
haber verdiğine göre o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Necid
taraflarında bir gazaya katıldı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geri
döndüğünde o da onunla birlikte geri döndü. Bir gün kafile onlara yetişti.
Sonra İbrahim b. Sad ve Ma'mer'in hadisine yakın olarak hadisi zikretti.
5911- .. ./3- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe tahdis etti ... Cabir dedi ki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) ile birlikte geldik. Nihayet Zaturrika denilen yere vardığımızda
deyip Zühri'nin hadisi ile aynı manada rivayet etti ve: Sonra Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona bir şey demedi ibaresini zikretmedi.
AÇIKLAMA: Bu babta
Cabir (r.a.)'ın rivayet ettiği hadis yer almaktadır. Bu hadiste Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in tevekkülü ve şanı yüce Allah'ın onu
insanlardan koruması Beyan edilmektedir. Nitekim yüce Allah: ''Allah
insanlardan seni koruyacaktır" (Maide, 67) buyurmaktadır.
Hadisten çöllerdeki
ağaçların gölgesine çekilmenin, silahı ve başka şeyleri bu ağaca takmanın caiz
olduğu, harbi olan kafiri karşılıksız serbest bırakmanın caiz olduğu hükmü
anlaşıldığı gibi bu hadis, ayrıca yüce Allah'ın gözetimi altında olduğu şuuruna
sahip olmayı, affetmeyi, başkalarının hatalarını tahammülle karşılamayı,
kötülüğe iyilikle karşılık vermeye de 'teşvik vardır.
"Dikenli ağaçları
bol bir vadi" idah dikenli her bir ağaca verilen bir isimdir.
RasuluIlah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "Bir adam bana geldi" buyruğu hakkında ilim
adamları der ki: Bu adamın adı "Gavres" dir. Gures diye de söylenir.
Kadı Iyaz her iki şekli de naklettikten sonra doğrusu fethalı (Gavres)
söyleyişidir. Bazı Buhari ravileri ise bunu ayn ile (Avres) diye zaptetmiş
iseler de doğrusu Gayn ile (Gavres) olduğudur.
Hattabi dedi ki: Bu
kişinin adının küçültme ismi olarak Guveyris yahut da Gavres olarak şüphe
belirten ifade ile nakledilmiştir. Kişinin adı Gavres b. el-Haris'dir.
Kadı Iyaz dedi ki: Bir
başka hadiste de bu haberin aynısı nakledilmiş ve orada adamın adı
"Du'sur" diye kaydedilmiştir.
"Kılıç kınından
sıyrılmış olduğu halde elinde idi... sonra kılıcını kınına soktu."
Buradaki "şame" kılıcını kınına koydu anlamındadır. Kılıcını
çektiğini anlatmak için bu fiil kullanıldığı gibi kınına yerleştirdiği zaman da
bu fiil kullanılır. Buna göre bu zıt anlamlı fiillerdendir. Burada kasıt ise
kılıcını kınına soktuğudur.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
5- NEBİ (S.A.V.)
İLE BİRLİKTE GÖNDERİLEN HİDAYETİN VE İLMİN MİSALİNİ BEYAN BABI