SAHİH-İ MÜSLİM |
RÜYA |
باب في
تأويل الرؤيا
4- RÜYANIN TE'VİLİ
HAKKINDA BİR BAB
17-
(2269) حدثنا
حاجب بن
الوليد. حدثنا
محمد بن حرب
عن الزبيدي.
أخبرني
الزهري عن
عبيدالله بن
عبدالله؛ أن
ابن عباس أو
أبا هريرة كان
يحدث؛ أن رجلا
أتى رسول الله
صلى الله عليه
وسلم. ح
وحدثني حرملة
بن يحيى
التجيبي (واللفظ
له). أخبرنا
ابن وهب.
أخبرني يونس
عن ابن شهاب؛
أن عبيدالله
بن عتبة
أخبره؛ أن ابن
عباس كان
يحدث؛
أن
رجلا أتى رسول
الله صلى الله
عليه وسلم فقال:
يا رسول الله
إني أرى
الليلة ظلة
تنطف السمن
والعسل. فأرى
الناس يتكففون
منها بأيديهم.
فالمستكثر
والمستقل. وأرى
سببا واصلا من
السماء إلى
الأرض. فأراك
أخذت به
فعلوت. ثم أخذ
به من بعدك
فعلا. ثم أخذ
به رجل آخر
فعلا. ثم أخذ
به رجل آخر
فانقطع به. ثم
وصل له فعلا.
قال أبو بكر:
يا رسول الله
بأبي أنت. والله
لتدعني
فلأعبرنها.
قال رسول الله
صلى الله عليه
وسلم
"اعبرها" قال
أبو بكر: أما
الظلة فظلة
الإسلام. وأما
الذي ينطف من
السمن والعسل
فالقرآن.
حلاوته ولينه.
وأما ما يتكفف
الناس من ذلك
فالمستكثر من
القرآن
والمستقل.
وأما السبب
الواصل من
السماء إلى الأرض
فالحق الذي
أنت عليه.
تأخذ به فيعليك
الله به ثم
يأخذ به رجل
من بعدك فيعلو
به. ثم يأخذ به
رجل من بعدك
فيعلو به. ثم
يأخذ به رجل آخر
فينقطع به ثم
يوصل له فيعلو
به. فأخبرني يا
رسول الله
بأبي أنت أصبت
أم أخطأت؟ قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم "أصبت
بعضا وأخطأت بعضا"
قال: فوالله
يا رسول الله
لتحدثني ما
الذي أخطأت؟
قال "لا تقسم"
5887-17/1-
Bize Hacib b. el-Velid tahdis etti, bize Muhammed b. Harb ez-Zübeydi'den tahdis
etti, bana ez-Zühri, Ubeydullah b. Abdullah'dan haber verdiğine göre İbn Abbas
yahut Ebu Hureyre'nin tahdis ettiğine göre bir adam, Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e geldi. (H.) Bana Harmele b. Yahya et-Tucibi de -lafız ona
ait olmak üzere- tahdis etti. Bize İbn Vehb haber verdi, bana Yunus'un İbn
Şihab'dan haberverdiğine göre Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe kendisine şunu
haber verdi: İbn Abbas'ın tahdis ettiğine göre bir adam, Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e gelerek: Ey Allah'ın Rasulü! Ben bu güce rüyamda azar azar
yağ ve bal damlatan bir bulut gördüm. İnsanların da ondan avuçları ile
aldıklarını gördüm. Kimisi çok kimisi az aldı. Bir de gökten yere ulaşan bir ip
gördüm. Senin o ipi tutup onunla yukarı yükseldiğini gördüm. Sonra senin
akabinde bir adam da onu tuttu o da yükseldi. Sonra onu bir başka adam tuttu o
da yükseldi. Sonra onu bir başka adam tuttu ve ona tutunmuşken koptu. Sonra
onun için o ip bağlandı o da yükseldi, dedi.
Ebu Bekr: Ey Allah'ın
Rasulü! Babam sana feda olsun. Allah'a yemin ederim ki beni bırak da bu rüyayı
ben yorumlayayım, dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onu
yorumla" buyurdu. Ebu Bekr dedi ki: Bulut İslam'ın bulutudur. O buluttan
azar azar damlayan yağ ve bal Kur'an'dır, onun tatlılığı ve yumuşaklığıdır.
Ondan insanların avuçlayarak almalarına gelince, bu da Kur'an'dan çok alan ile
az alanı temsil eder. Gökten yere ulaşan ip ise senin üzerinde olduğun haktır.
Sen onu tutuyorsun ve Allah da onunla seni YÜkseltiyor. Sonra senin arkandan
gelen bir adam da onu tutacak ve o da onunla yükselecek. Daha sonra onu bir
başka adam yakalayacak o da onunla yükselecek. Sonra bir başka adam onu tutacak
ve onu tutuyorken ip kopacak. Sonra onun için o ip bağlanacak ve onunla
yükselecek. Ey Allah'ın Rasulü! Babam sana feda olsun. İsabet mi ettim, hata mı
ettim? Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bir kısmında isabet
ettin bir kısmında hata ettin" buyurdu. Ebu Bekr: Allah'a yemin ederim ey
Allah'ın Rasulü! Nerede hata ettiğimi bana söyle, dedi. Allah Rasulü:
"Yemin etme" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
7046, 7000; Ebu Davud, 3267, 3269, 4633; İbn Mace, 3918;
17-م - (2269)
وحدثناه ابن
أبي عمر.
حدثنا سفيان
عن الزهري، عن
عبيدالله بن
عبدالله، عن
ابن عباس. قال
جاء
رجل النبي صلى
الله عليه
وسلم منصرفه
من أحد. فقال:
يا رسول الله
إني رأيت هذه
الليلة في المنام
ظلة تنطف
السمن والعسل.
بمعنى حديث يونس.
5888-
.. ./2- Bunu bize İbn Ebu Ömer de tahdis etti, bize Süfyan, Zühri’DEN tahdis
etti, o Ubeydullah b. Abdullah'dan o İbn Abbas'dan şöyle dediğini rivayet etti:
Uhud’DAN döndüğü sırada bir adam, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek:
Ey Allah'ın Rasulü! Ben bu gece rüyamda azar azar yağ ve bal damlatan bir bulut
gördüm deyip, hadisi Yunus'un hadisi ile aynı manada rivayet etti.
17-م-2 - (2269)
وحدثناه محمد
بن رافع.
حدثنا
عبدالرزاق. أخبرنا
معمر عن
الزهري، عن
عبيدالله بن
عبدالله بن
عتبة، عن ابن
عباس أو أبي
هريرة. قال
عبدالرزاق:
كان معمر
أحيانا يقول:
عن ابن عباس.
وأحيانا يقول:
عن أبي هريرة؛
أن
رجلا أتى رسول
الله صلى الله
عليه وسلم فقال:
إني أرى
الليلة ظلة.
بمعنى حديثهم.
5889-
.. ./3- Bize Muhammed b. Rafi'de tahdis etti, bize Abdurrezzak tahdis etti, bize
Ma'mer, Zühri'den haber verdi, o Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe'den, o İbn
Abbas yahut Ebu Hureyre'den diye rivayet etti. Abdurrezzak dedi ki: Ma'mer,
bazen İbn Abbas'dan diyor bazen de Ebu Hureyre’DEN diyordu. Buna göre bir adam,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelip: Bu gece ben bir bulut gördüm
deyip, öncekilerin hadisi ile aynı manada rivayet etti.
17-م-3- (2269)
وحدثنا
عبدالله بن
عبدالرحمن
الدارمي. حدثنا
محمد بن كثير.
حدثنا
سليمان، وهو
ابن كثير، عن
الزهري، عن
عبيدالله بن
عبدالله، عن ابن
عباس؛ أن رسول
الله صلى الله
عليه وسلم كان
مما يقول
لأصحابه "من
رأى منكم رؤيا
فليقصها أعبرها
له" قال فجاء
رجل فقال: يا
رسول الله
رأيت ظلة.
بنحو حديثهم.
5890- .. ./4- Bize
Abdullah b. Abdurrahman ed-Darimi de tahdis etti, bize Muhammed b. Kesir tahdis
etti, bize süleyman -ki o İbn Kesir'dir- Zühri'den tahdis etti, o Ubeydullah b.
Abdullah'dan, o İbn Abbas'dan rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in ashabına söylediği sözlerden birisi de: "Sizden kim
bir rüya görmüşse onu anlatsın ben de o rüyasını ona yorumlayayım"
buyururdu. (İbn Abbas) dedi ki: Bir adam geldi ve: Ey Allah'ın Rasulü! Bir
bulut gördüm deyip, hadisi öncekilerin hadisine yakın olarak rivayet etti.
AÇIKLAMA: (5887)
"bu gece rüyamda azar azar yağ ve bal damlatan bir bulut gördüm ... "
"Zulle" bulut demektir. Tı harfi ötreli (tentufu) ve kesreli
(tentifu) azar azar damlatıyordu demektir. "Yetekefferune" avuçları
ile alıyorlardı, anlamındadır. Sebeb de ip demektir. Yası! (varan) ise ulaştıran
demektir.
"el-leyle" hakkında
Saleb ve başkaları şunları, demiştir: Sabahtan itibaren güneşin batışına kadar
"el-leyle: bu gece" denilir. Güneşin zevalinden geceye kadar ki
zamanda ise el-bari ha (dün) denilir.
ResuluIlah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "bir kısmında isabet ettin, bir kısmında hata
ettin" buyruğunun anlamı hususunda ilim adamları ihtilaf etmişlerdir. İbn
Kuteybe ve başkalarının, dediklerine göre bu: Sen bu rüyanın yorumunu yaparken
açıklamasında isabet ettin ve gerçek şekli ile onu yorumlayabildin. Fakat ben
sana emretmeden önce onu yorumlamakta acele ettiğin için hata ettin. Başkaları
da şöyle demektedir: İbn Kuteybe'nin ve ona muvafakat edenlerin bu açıklaması
tutarsızdır. Çünkü ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu hususta ona izin
vermiş ve onu yorumla, demiştir. Onun hata etmesi rüyanın bir kısmını
yorumlamamasından dolayıdır. Çünkü rüyayı gören kişi:
"Ben azar azar yağ
ve bal damlatan bir bulut gördüm", dedi, Ebu Bekr es-Sıddik (r.a.) da bunu
Kur'an, Kur'an'ın tatlılığı ve yumuşaklığı ile yorumladı. Bu ise ancak balın
yorumudur. Fakat yağın yorumunu yapmadı. Bunun yorumu ise sünnettir. Dolayısı
ile Kur'an ve sünnet demesi gerekirdi. Nitekim Tahavi de buna işaret etmiş
başkaları da şöyle demiştir: Hata Osman (r.a.)'ın halifelik görevinden alınmak istenmesinde
meydana gelmiştir. Çünkü rüyayı gören kişi rüyasında onun ipi tutmakla birlikte
o sırada ipin koptuğunu ifade etmişti. Bu da Osman (radıyallahu anh)'ın bizzat
görevden ayrılmasına delildir. Ebu Bekr es-Sıddik ise bunu bir adamın o ipi
yakalaması ve bu sırada ipin kopması sonra da bu ipin onun için bağlanması ve
onunla yükselmesi diye yorumlamıştır. Osman (radıyallahu anh) ise görevinden
zorla azledilmiş, öldürülmüş ve başkası göreve getirilmişti. O halde bunun
yorumunda doğru olan ipin bağlanmasının kendi kavminden bir başkasının göreve
getirilmesi şeklinde yorumlanması idi.
Başkaları ise: Hata onun
rüyayı yorumlamayı istemesidir, demiştir. "Allah'a yemin ederim ey
Allah'ın Rasulü! Nerede hata ettiğimi bana söyle. Allah Resulü: Yemin etme buyurdu."
Bu hadis, ilim adamlarının şu görüşlerine bir delildir: Sahih hadislerde yemin
edenin yemininin gereğini yerine getirmesi emredilen hususlar ancak, o yemin
edenin yeminini yerine getirmekte bir kötülük ve açık bir meşakkat bulunmaması
hali hakkındadır. Eğer bunlar varsa yemin edenin yeminini getirmek emrolunmaz.
Çünkü Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Bekir (r.a.)'ın yemininin
gereğini yerine getirmekte bir maslahat olmadığını görünce o yemininin gereğini
yerine getirmedi. Belki de bu kötülük Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in O ipin Osman (r.a.)'ın elinde iken kopmasının onun öldürülmesi demek
olduğunu, buna bağlı olarak da meydana gelecek savaş ve fimeler olduğunu
bilmesi idi. bunların yayılmasından korktuğu için bunları söylemekten hoşlanmadı.
Yahut da kötülük, yorumlamakta acele etmesini kabul etmeyip insanlar arasında
onu azarlamasıdır, ya da o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den sonra o ipi
tutacak olan adamları tayin etmemesinde hata etmiştir. Ama Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onları muayyen olarak açıklasaydı bu bir mefsedet (kötülük)
olabilirdi. Allah en iyi bilendir.
Bu hadisten de şu
hükümler anlaşılmaktadır:
1. Rüyayı yorumlamak
caizdir.
2. Rüyayı yorumlayan
kişi isabet de edebilir, hata da edebilir.
3. Rüyanın kayıtsız ve
şartsız bir şekilde ilk yorumlayıcının yorumu gibi çıkacak diye bir şey yoktur.
Bu onun o rüyayı doğru bir şekilde yorumlaması ve yorumunun isabetli olması
halinde sözkonusudur.
4. Yemin eden kimsenin
yemininin gereğini yerine getirmekte bir kötülük yahut açık bir zorluk varsa, o
yemininin gereğini yerine getirmek müstehap değildir.
Kadı Iyaz dedi ki:
6. Yine bu hadiste şu da
anlaşılmaktadır: Yemin ederim diyen kimseye kefaret düşmez. Çünkü Ebu Bekr
(radıyallahu anh), yemin ederim sözünden fazlasını söylememiştir.
Ama Kadı Iyaz'ın bu
sözüne gerçekten hayret edilir. Çünkü Müslim'in Sahihi'nin bütün nüshalarında
bulunan ibare şudur: Allah'a yemin olsun ki ey Allah'ın Resulü! Bana
söylemelisin ... Bu ise açıkça bir yemindir ve bunda uksimu: yemin ederim
yoktur. Allah en iyi bilendir.
Kadı Iyaz dedi ki: İmam
Malik'e: Rüya yorumunu yapacak kişinin kanaatine göre kötülüğe işaret ediyorsa
onu hayırlı bir şekilde yorumlayabilir mi diye soruldu? O: Maazallah,
nübüvvetle mi oynanacak. O nübüvvetin cüzlerinden birisidir diye cevap
vermiştir.
(5890) "Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabına: sizden rüya gören kimse ...
derdi." Kadı lyaz dedi ki: Onlara göre bu lafzın anlamı şudur:
Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bunu çokça yapardı. Ravi: Onun yaptıklarından birisi de ... ,
demiş gibidir.
7. Hadis-i şerifte rüya
ilmi, rüyaya dair soru sormak ve onu yorumlamak teşvik edilmektedir.
İlim adamları der ki:
Ashabın sormaları ise Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem}'in kendilerine
rüya yorumunu öğretınesi, faziletini ve rüyanın yüce Allah'ın dilediği şekli
ile gayba dair bir kısım haberleri kapsaması şeklinde anlaşılır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
5- NEBİ
(S.A.V.)'İN RÜYASI BABI