SAHİH-İ MÜSLİM |
EDEB |
(1) باب
النهي عن سب
الدهر
1 DEHRE SÖVMENİN YASAK
OLDUĞU BABI
1- (2246) وحدثني
أبو الطاهر،
أحمد بن عمرو
بن سرح وحرملة
بن يحيى. قالا:
أخبرنا ابن
وهب. حدثني
يونس عن ابن
شهاب. أخبرني
أبو سلمة بن
عبدالرحمن. قال:
قال أبو هريرة
:
سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول
"قال الله عز
وجل: يسب ابن
آدم الدهر.
وأنا الدهر.
بيدي الليل
والنهار"
.
5823-111-
Bana Ebu't-Tahir Ahmed b. Amr b. Serh ve Harmele b. Yahya tahdis edip dedi ki:
Bize İbn Vehb haber verdi, bana Yunus, İbn Şihab’DAN tahdis etti, bana Ebu
Seleme b. Abdurrahman haber verip dedi ki: Ebu Hureyre dedi ki: Resulutlah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken dinledim: ''Aziz ve Celil
Allah buyurdu ki: Ademoğlu dehre sövüyor. Halbuki dehr benim. Gece ve gündüz
benim elimdedir. "
Diğer tahric: Buhari,
6181
2- (2246)م
وحدثناه
إسحاق بن
إبراهيم وابن
أبي عمر ـواللفظ
لابن أبي عمرـ
(قال إسحاق:
أخبرنا. وقال
ابن أبي عمر:
حدثنا) سفيان
عن الزهري، عن
ابن المسيب،
عن أبي هريرة؛
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال" قال
الله عز وجل: يؤذيني
ابن آدم. يسب
الدهر. وأنا
الدهر. أقلب
الليل
والنهار" .
5824-2/2-
Bunu bize İshak b. İbrahim ve İbn Ebi Ömer de -lafız İbn Ebi Ömer'e ait olmak
üzere- tahdis etti. İshak, bize Süfyan Zühri'den haber verdi derken İbn Ebu
Ömer tahdis etti dedi. O İbnul Müseyyeb'den, o Ebu Hureyre’DEN rivayet ettiğine
göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Aziz ve Celil
Allah buyurdu ki: Ademoğlu bana eziyet veriyor. Dehre sövüyor. Halbuki dehr
benim. Gece ve gündüzü evirip çeviririm. "
Diğer tahric: Buhari,
4826, 7491; Ebu Davud, 5274;
3-
(2246) وحدثنا
عبد بن حميد.
أخبرنا
عبدالرزاق.
أخبرنا معمر
عن الزهري، عن
ابن المسيب،
عن أبي هريرة.
قال:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم "قال
الله عز وجل:
يؤذيني ابن
آدم يقول يا
خيبة الدهر!
فلا يقولن
أحدكم: يا
خيبة الدهر!
فإني أنا
الدهر أقلب ليله
ونهاره. فإذا
شئت قبضتهما"
.
5825-3/3-
Bize Abd b. Humeyd de tahdis etti ... Ebu Hureyre'den rivayete göre Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ';4ziz ve celil Allah buyurdu ki:
Ademoğlu beni rahatsız ediyor. O: Vay zamanın musibeti diyor. Sakın biriniz:
Vay zamanın musibeti demesin. Çünkü şüphesiz dehr benim. Gece ve gündüzünü ben
evirip çeviririm. Dilediğim zaman her ikisini tutanm. "
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
4- (2246) حدثنا
قتيبة. حدثنا
المغيرة بن
عبدالرحمن عن
أبي الزناد، عن
الأعرج عن أبي
هريرة؛
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال "لا
يقولن أحدكم:
يا خيبة
الدهر! فإن
االله هو
الدهر" .
5826-4/4-
Bize Kuteybe tahdis etti... Ebu Hureyre’DEN rivayete göre Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sizden bir kimse: Vay dehrin musibeti
demesin. Çünkü şüphesiz Allah dehr'dir" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
5- (2246) وحدثني
زهير بن حرب.
حدثنا جرير عن
هشام، عن ابن
سيرين، عن أبي
هريرة، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم
قال"
لا تسبوا
الدهر. فإن
الله هو الدهر" .
5827-5/5-
Bana Zuheyr b. Harb da tahdis etti ... Ebu Hureyre, Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in: "Dehre sövmeyin. Çünkü şüphesiz Allah dehrdir"
buyurduğunu rivayet etti.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
AÇIKLAMA: (5823)
"Şanı yüce Allah: Ademoğlu dehre sövüyor. .. " Bir diğer rivayette
(5824) Aziz ve celil Allah: ''Ademoğlu bana eziyet ediyor. ..
buyurmaktadır." Bir rivayette (5825) ''Ademoğlu bana eziyet ediyor, vay
dehrin musibetine diyor. .. " Bir diğer rivayette (5826) "Dehre
sövmeyin ... " buyurulmaktadır.
Aziz ve celil Allah'ın:
''Ademoğlu bana eziyet ediyor" buyruğu: Bana sizin hakkınızda yapılması
halinde eziyet görmeyi gerektirecek bir şekilde davranıyor demektir.
Aziz ve celil Allah'ın:
"Dehr benim" buyruğunda "dehr" kelimesinde re harfi
ötrelidir. Şafii, Ebu Ubeyd, mütekaddimun ve müteahhirunların büyük çoğunluğun
söyledikleri ve bilinen doğru şekli budur. Ama Ebu Bekr ve Muhammed b. Davud,
el-Asbahani ez-Zahiri buradaki "dehr" lafızının zarf olarak nasb ile
okunacağını (ed-dehra diye) söylemiştir. Yani dehir denilen süre (yi uzatan)
benim, gecesini gündüzünü ben evirip çeviririm. İbn Abdilberr de bu rivayeti
kimi ilim adamından nakletmiş bulunmaktadır. Nehhas da: Nasb ile okunması da
caizdir. Yani şüphesiz Allah ebediyen bakidir, varlıkları ayakta tutandır, O'na
zeval yoktur demektir.
Kadı Iyaz dedi ki:
Kimisi de bu tahsis olmak üzere nasb edilmiştir demektedir. (Kadı devamla) dedi
ki: Zarf olması ise daha sahih ve daha doğrudur. Ama ref rivayeti doğru olan
rivayettir ve hadisteki: "şüphesiz Allah dehrdir" buyruğuna uygundur.
İlim adamları der ki: Bu
ifade mecazi bir ifadedir. Buna sebep de şudur:
Araplar çeşitli
musibetler, beklenmedik olaylar ve ölüm, yaşlılık, bir malın telef olması ve
benzeri sıkıntılar gelip çattığında dehre sövmeyi adet edinmişlerdi. Bunun için
vay dehrin musibetine ve buna benzer dehre söven lafızlar söylerlerdi. Bundan
dolayı Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de: Dehr'e sövmeyin, çünkü dehr
Allah'tır buyurdu. Yani siz başınıza gelen bu olayları yapana sövmeyin. Çünkü
sizler bu olayların failine sövdüğünüz zaman bu sövme yüce Allah'a yapılmış
olur. Çünkü bu olayları yapan ve onları indiren (gerçekleştiren) O'dur. Zamanın
kendisi olan dehre gelince onun bir etkisi, yaptığı bir işi yoktur. Aksine o
yüce Allah'ın yarattıklarından bir mahluktur.
"Şüphesiz Alfah
dehrdir" ifadesi de meydana gelen olayları, hadiseleri, musibetleri ve
bütün kainatı (sonradan olma şeyleri) yaratan O'dur anlamındadır. Allah en iyi
bilendir .
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
2- ÜZÜM'E
"KERM" DEMENİN MEKRUH OLDUĞU BABI