SAHİH-İ MÜSLİM |
GİYİM VE SÜSLENME |
35 - باب:
النهي عن
التزوير في
اللباس
وغيره، والتشبع
بما لم يعط
35/34- ELBİSE VE BAŞKA
HUSUSLARDA SAHTEKARLIĞIN VE KENDİSİNE VERİLMEMİŞ ŞEYLERLE DOYMUŞ GİBİ
GÖRÜNMENİN YASAK OLDUĞU BABI
126 - (2129) حدثنا
محمد بن
عبدالله بن
نمير. حدثنا
وكيع وعبدة عن
هشام بن عروة،
عن أبيه، عن
عائشة؛ أن امرأة
قالت : يا
رسول الله!
أقول: إن زوجي
أعطاني ما لم
يعطني؟ فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم (المتشبع
بما لم يعط، كلابس
ثوبي زور(.
5548-126/1- Bize
Muhammed b. Abdullah b. Numeyr tahdis etti, bize Veki ve Abde Hişam b. Urve’DEN
tahdis etti, o babasından o Aişe (radıyallahu anha)'dan rivayet ettiğine göre
bir kadın: Ey Allah'ın Rasulü! Ben, kocamın bana vermediği şeyler için bana
verdi diyorum diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'de:
"Kendisine verilmedik şeylerle doymuş gibi görünen bir kimse sahte iki
elbise giyinmiş kimse gibidir" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etti.
127 - (2130) حدثنا
محمد بن
عبدالله بن
نمير. حدثنا
عبدة. حدثنا
هشام عن
فاطمة، عن
أسماء:
جاءت
امرأة إلى
النبي صلى
الله عليه
وسلم فقالت:
إن لي ضرة. فهل
على جناح أن
أتشبع من مال
زوجي بما لم
يعطني؟ فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم (المتشبع
بما لم يعط،
كلابس ثوبي
زور(.
5549-127/2- Bize
Muhammed b. Abdullah b. Numeyr tahdis etti, bize Abde tahdis etti, bize Hişam,
Fatıma'dan tahdis etti, o Esma'dan rivayet ettiğine göre bir kadın Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelip: Benim bir kumam var. Kocamın bana
vermediği bir şey ile malından doymuşum gibi görünmemen dolayı bana bir vebal
var mı dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kendisine
verilmeyen bir şeyden doymuş gibi görünen bir kimse sahte iki elbise giyen
kimse gibidir" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
5319; Ebu Davud, 4997
(2130) - حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا أبو
أسامة. ح وحدثنا
إسحاق بن
إبراهيم.
أخبرنا أبو
معاوية. كلاهما
عن هشام، بهذا
الإسناد.
5550- .. ./3- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Ebu Usame tahdis etti. (H.) Bize İshak b.
İbrahim de tahdis etti, bize Muaviye haber verdi, ikisi Hişam'dan bu isnad ile
hadisi rivayet etti.
AÇIKLAMA: "Bir
kadın: Ey Allah'ın Rasulü! Kocamın bana vermediği şeyler için bana verdi
diyorum ... " Hadisi ile ilgili olarak ilim adamları şu açıklamayı
yapmışlardır: Burada kast edilen kendisinde bulunmayan bir şeyden çokça varmış
gibi izlenim veren kimse kast edilmektedir. Bu da yanında olmayan, sahip
olmadığı bir şeye sahipmiş gibi kendisini gösterir. Böylelikle de insanlar
arasında çok şeye sahip olduğu izlenimini verir ve babl olan bir iddia ile
kendisini süsler. Bu, bir kimsenin sahte iki elbise giyenin yerildiği gibi
yerilen bir kimsedir.
Ebu Ubeyd ve başkaları
dedi ki: Bu, zahid kimselerin ibadet ve vera sahibi kimselerin kılık
kıyafetlerini giyen ve bununla insanlara bu niteliklere sahip olduğunu izhar
etme maksadını güden ve böylelikle kalbinde bulunandan daha fazla huşu ve zühd
sahibi olduğunu izhar eden kimsedir. İşte bunlar sahte ve riyakarlık
elbiseleridir.
Bir diğer açıklamaya
göre böyle bir kişi başkasına ait iki elbise giyinip bu iki elbisenin kendisine
ait olduğu izlenimini veren kişiye benzer. Bir diğer açıklamaya göre bu
birentari (kamis) giyip de onun yenlerine başka iki yen ekleyen ve böylelikle
üzerinde iki entari izlenimi olduğunu veren kimsedir. Hattabi bir başka kanaat
naklederek şunları söylemektedir. Burada elbiseden kasıt durum ve izlenen
yoldur. Çünkü Araplar elbise ile elbise giyen kimsenin halini kinayeli olarak
anlatırlar. Yani böyle bir kimse, olmayan bir şeyi söyleyen yalancıya benzer.
Bir başka görüşe göre de burada kastedilen kendisinden yalan şahitlikte
bulunması istenen kimsedir. Böylelikle bu kişi iki elbise giyinip süslenir ve
görünüşünün güzelliğinden ötürü de şahitliği reddedilmez. Allah en iyi
bilendir.
Babtaki hadislerin
senedine gelince (5548) "bize Muhammed b. Abdullah b. Numeyr tahdis
etti... Aişe (radıyallahu anha)'dan rivayete göre ... " deyip hadisi
zikretmekte, ondan sonra da
(5549) "İbn
Numeyr'den, o Abde'den ... o Esma'dan" deyip hadisi zikretmekte, ondan
sonra da (5550) "Ebu Bekr b. Ebu Şeybe'den diye ... Hişam'dan bu isnad
ile" demektedir.
Bu senetler bizim
diyarımızdaki bütün nüshalarda bu sıra ile kaydedilmiştir. Fakat İbn Mahan
nüshasında (5550 numaralı) İbn Ebu Şeybe ve İshak'ın rivayeti (5548 numaralı)
İbn Numeyr'in Veki'den yaptığı rivayetten hemen sonra ve (5549 numaralı) İbn
Numeyr'in yalnızca Abde'den yaptığı rivayetten önce kaydedilmiştir.
Hafızlar ise İbn
Mahan'ın nüshasındaki bu şeklin hatalı olduğunu ittifak ile kabul etmişlerdir.
Abdulgani b. Said ise bu çirkin bir hatadır demiş ve şunları eklemiştir:
Hişam'ın babasından, onun Aişe {r.anha)'dan diye hadis rivayeti ancak Müslim'in
İbn Numeyr'den rivayeti ile Ma'mer b. Raşid’den diye yoluyla bilinmektedir.
Darakutni de el-İlel
adlı kitabında şunları söylemektedir: Hişam'ın babasından, onun Aişe
{r.anha)'dan diye rivayetini bu şekilde ancak Ma'mer ile Mübarek b. Fedale
rivayet etmektedir. Onlardan başkaları ise bunu Fatıma'dan, o Esma’dan diye
rivayet etmektedir ki sahih olan budur. (Darakutni devamla) der ki: Müslim'in
Hişam'ın babasından o Aişe'den diye hadis tahric etmesi ise sahih olamaz.
Doğrusu Abde ve Veki' ile başkalarının rivayet ettikleri şekilde Hişam'dan, o
Fatıma'dan, o Esma’DAN şeklindeki rivayettir. Allah en iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
1/1- EBU'L-KASIM
DİYE KÜNYELENMENİN NEHYEDİLDİĞİ VE MÜSTEHAP OLAN İSİMLERİN BEYANI BABI