SAHİH-İ MÜSLİM

GİYİM VE SÜSLENME

 

30/29- İNSANDAN BAŞKA DİĞER HAYVANLARI YÜZ DIŞINDA DAĞLAMANIN CAİZ OLDUĞU VE ZEKAT VE CİZYE DAVARLARINDA BUNUN MENDUB OLDUĞU BABI

 

5520-10911- Bize Muhammed b. el-Müsenna tahdis etti, bana Muhammed b. Ebu Adiyy, İbn Avn'dan tahdis etti, o Muhammed'den, o Enes'den şöyle dediğini rivayet etti: Um Suleym doğum yapınca bana: Ey Enes! Bu çocuğa dikkat et. Sabah onu Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e tahnik etmek üzere götürünceye kadar sakın bir şey yemesin dedi. Enes dedi ki: Sabah yanına gittiğimde onun bahçede olduğunu, üzerinde huveyti türü bir hamisa (yünlü elbise) bulunduğunu ve bu arada fetihde Onagelen binekleri damgalamakta olduğunu gördüm.

 

Diğer tahric: Buhari, 5470 -uzunca-, 5824; Müslim, 5579;

 

 

 

5521-110/2- Bize Muhammed b. el-Müsenna tahdis etti, bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be, Hişam b. Zeyd'den şöyle dediğini tahdis etti: Enes b. Malik (radıyallahu anh)'ı tahdis ederken dinledim: Annesi doğum yapınca bebeği alıp tahnik etmek üzere Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e götürdüler. O sırada Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir ağılda bazı koyunları damgalıyor idi. Şu'be dedi ki: Çoğunlukla bildiğim şu ki: Kulaklarında demiştir.

 

Diğer tahric: Buhari, 5542; Ebu Davud, 2563; İbn Mace, 3565

 

 

 

5522-111/3- Bana Zuheyr b. Harb da tahdis etti, bize Yahya b. Said, Şu'be'den tahdis etti, bana Hişam b. Zeyd tahdis edip dedi ki: Enes'i şöyle derken dinledim: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzuruna bir ağılda bazı koyunları damgalarken girdik. (Hişam) dedi ki: Zannederim (Enes): kulaklarında dedi.

Bunu bana Yahya b. Habib de tahdis etti, bize Halid b. el-Haris tahdis etti. (H.) Bize Muhammed b. Beşşar da tahdis etti, bize Muhammed, Yahya ve Abdurrahman tahdis etti. Hepsi Şu'be’DEN bu isnad ile aynısını rivayet etti.

 

 

 

5523-112/4- Bize Harun b. Maruf tahdis etti, bize Velid b. Müslim, Evzai'den tahdis etti, o İshak b. Abdullah b. Ebu Talha'dan, o Enes b. Malik (radıyallahu anh)'dan şöyle dediğini rivayet etti: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in elinde damga aleti bulunduğu halde zekat develerini damgalarken gördüm.

 

 

Diğer tahric: Buhari, 1502

 

AÇIKLAMA:          (5520) "Enes dedi ki: Um Süleym doğum yapınca bana ... dedi. .. binekleri damgalıyordu" Bir rivayette (5521) "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağılda bazı koyunları damgalıyordu. Şu'be dedi ki: kulaklarında dedi." Bir rivayette de (5523) Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in elinde damgalama aletini zekat develerini damgalarken gördüm."

 

(5520) Hamisa yünden yahut ipekten veya buna benzer dört köşeli çizgili bir örtüdür. "Huveytiye" kelimesinin zaptı hususunda Müslim'in ravileri arasında ihtilaf vardır. En meşhur olan bunun "huveytiye" zaptıdır. Bazı nüshalarda ise "huteniye" diye kaydedilmiştir. Bunu Kadı lyaz zikretmiştir. Bazı nüshalarda havniye bazılarında hureysiye şeklinde Hureysoğullarına mensup olarak kaydedilmiştir. Nitekim Buhari'nin Sahihi'nin ravilerinin çoğunluğu tarafından bu nisbet kaydedilmiştir. Bazılarında ise "havnebiye" şeklindedir. Bunu da Kadı lyaz zikretmiştir. Bazı nüshalarda ise noktalı hı harfi ile huveysiye" diye kaydedilmiştir. Bunu da Kadı lyaz nakletmiştir. Bir kısmında ise "cuveyniye" bir kısmında da "Cevnıye" diye kaydedilmiştir.

 

Kadı lyaz el-Meşarik'de dedi ki: Buhari'nin bazı ravileri de bunu Hayber'e nisbetle "Hayberiye" diye kaydetmişlerdir. Yine Sahihayn'de "havtekiye" diye de kaydedilmiştir ki küçük anlamındadır. Küçük adam manasına "raculün havtekiyun" da buradan gelmektedir. Et-Tahrir fi Şerhi Müslim eserinin sahibi de birinci rivayet hakkında şunları söylemektedir: O (huveytiye) bir kabile yahut bir yer ismi olan "huveyt"e mensuptur. Kadı lyaz da el-Meşarik de şöyle diyor: Bütün bu rivayetler tashiftir. Tek istisna "Cevnıye" ile "hureysiye" rivayetleridir. Cim harfi ile "Cevnıye" Ezd'l-ilerden bir kabile olan Cevn oğullarına mensuptur. Yahut da rengi siyahlık beyazlık ya da kırmızılığa çaldığından ötürü bu ismi almıştır. Çünkü Araplar bu türden her bir renge "cevn" derler. Kadı lyaz'ın açıklamaları bunlardır. İbnu'l- Esir de en-Nihaye fi Garibul Hadis adlı eserinde birinci rivayeti zikrettikten sonra şunları söylemektedir: Bu, Müslim'in bazı nüshalarında bu şekildedir ama mahfuz ve meşhur olan bunun siyah anlamında olduğu "Cevnıye" rivayetidir. Huveytiyeye gelince onun ne demek olduğunu bilmiyorum. Her ne kadar uzun uzadıya bunu araştırdım ise bunun bir anlamını tespit edemedim. Allah en iyi bilendir.

 

(5521) "Şu'be dedi ki: Çoğunlukla bildiğim ... " bu üç noktalı se harfi ile (ekseru) diye rivayet edildiği gibi be harfi ile (ekberu) şeklinde de rivayet edilmiştir. Her ikisi de doğrudur (anlamları da yakındır).

 

Misen ise bundan önceki babta açıklandı. (damgalama aleti) Yine orada Ademoğlunu damgalamanın haram olduğu da açıklanmış idi. Ademoğlu dışındaki canlıların ise yüzünden damgalanması yasaklanmıştır. Yüzünden başka yerden damgalanması ise zekat ve cizye davarları için müstehaptır, diğerleri hakkında caizdir. Damgalama halinde koyunların kulaklarında deve ve ineklerin ise uyluklarının diplerinde damgalanmaları müstehaptır. Çünkü burası sert yerlerdir, burada acı daha az hissedilir. Tüyleri de daha az olduğundan ötürü damga açıkça görülür.

 

Damgalamanın faydası hayvanların birbirlerinden ayırt edilmesidir. Cizye davarlarının damgalanmasında cizye yahut da sahar kelimelerinin yazılması, zekat davarlarında zekat yahut sadaka kelimelerinin yazılması müstehaptır. Şafii ve mezhebine mensup ilim adamları der ki: Koyunların damga aletinin ineklerin damga aletinden daha narin olması, ineklerin damga aletinin develerin damga aletinden daha narin olması müstehaptır.

 

Açıkladığımız şekilde zekat ve cizye davarlarının damgalanması hem bizim mezhebimizin görüşüdür hem de ashabın tamamının (radıyallahu anhum) ve onlardan sonra gelen ilim adamlarının büyük çoğunluğunun da görüşüdür. Hatta İbnu's Sabbah ve başkaları bu hususta ashabın icma etmiş olduklarını nakletmektedir.

 

Ebu Hanife ise bu mekruhtur. Çünkü bu işlem bir işkencedir ve bir müsledir. Müsle ise yasaklanmıştır demiştir. Cumhurun delili ise Müslim'in zikretmiş olduğu bu sahih ve açık hadisler ile birlikte Ömer ve ondan başka ashab-ı kiramdan (radıyallahu anhum) gelmiş çok sayıda rivayettir. Diğer taraftan damgalamanın bir diğer gerekçeSi de şudur: Bu hayvanların ürküp kaçmaları da ihtimal dahilindedir. Bu durumda bu hayvanları bulan bir kimse onlardaki alamet sebebi ile tanır ve onları geri verir .

 

Müsle ve işkence yasağına dair cevap da bu yasak geneldir. Damgalama ile ilgili hadis ise has (özel) dir. O halde onun öncelenmesi gerekir. Allah en iyi bilendir.

Mirbed (ağıl) ise deve leri n alıkonuldukları yere denilir. Koyunlar için hazira (ağıl, ahır)e benzer. Buradaki "mirbed" lafzı ile koyunlar için sözkonusu olan hazireyi (ağılı) kastetme ihtimali de vardır. Yakınlıklarından ötürü mecazi olarak onun hakında mirbed adını kullanmış olur. Zahir anlamına kullanmış olma ihtimali ve koyunları da develerin ağılına, orada damgalamak için sokmuş olma ihtimali de vardır.

 

(5520) "Binekleri damgalıyordu" bununla kastedilen de develerdir. Onlara bu adın veriliş sebebi ise sırtlarında ağır yükleri taşımalarından ötürüdür.

 

Bu hadis (ler)de çokça faydalı bilgiler vardır:

 

1. İnsanın dışındaki canlıların damgalanması caizdir, zekat ve cizye da. varları için müstehaptır.

 

2. Böyle bir işi bizzat yapmak düşüklük değildir, mürüvvete de aykırı değildir. Çünkü bunu bizzat Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yapmıştır.

 

3. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ne kadar mütevazi olduğu, işleri bizzat kendisinin gördüğü, Müslümanların maslahatlarını dikkatle koruduğu, onların davarlarını dağlamak ve başka hususlarla korumakta ihtiyatlı davrandığı açıklanmaktadır.

 

4. Doğan yeni çocuğun tahnik edilmesi müstehaptır. Yüce Allah'ın izni ile bunu ilgili babında genişçe açıklayacağız.

 

5. Bebek yeni doğduğunda salah ve fazilet sahibi birisinin yanına bir kuru hurma ile tahnik etmek üzere götürülmesi güzeldir. Böylelikle onun midesine ilk giren salihlerin tükürüğü olur. Bununla teberrük olunur. Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

31/30- SAÇI KISMEN TRAŞ EDİP KISMEN ETMEMENİN MEKRUH OLDUĞU BABI