SAHİH-İ MÜSLİM

İMARE

 

26 - باب الخيل معقود في نواصيها الخير إلى يوم القيامة

26/79- KIYAMET GÜNÜNE KADAR HAYIR, ATLARIN ALINLARINDADIR

 

96 - (1871) حدثنا يحيى بن يحيى. قال: قرأت على مالك عن نافع، عن ابن عمر؛

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال (الخيل في نواصيها الخير إلى يوم القيامة(.

 

4822-96/1- Bize Yahya b. Yahya da tahdis edip dedi ki: Malik'e Nafi'den rivayetini okudum. O İbn Ömer’den rivayet ettiğine göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır, kıyamet gününe kadar atların alınlarındadır" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 2849

 

 

 

4823- .. ./2- Bize Kuteybe ve İbn Rumh da Leys b. Sa'd'dan tahdis etti. (H.) Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis elli, bize Ali b. Muzhir ve Abdullah b. Numeyr tahdis etti. (H.) Bize İbn Numeyr de tahdis etti, bize babam tahdis etti. (H.) Bize Ubeydullah b. Said de tahdis etti, bize Yahya tahdis etti, hepsi Ubeydullah'tan rivayet etti. (H.) Bize Harun b. Said el-Eyli de tahdis etti, bize İbn Vehb tahdis etti, bana Usame tahdis etti, hepsi Nafi'den, o İbn Ömer’DEN o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den Malik'in Nafi'den rivayet ettiği hadisin aynısını rivayet etti.

 

Diğer tahric: Kuteybe ve İbn Rumh'un hadisini Nesai, 3575; İbn Mace, 2787; Ubeydullah b. Said'in hadisini, Buhari, 3644; Ali b. Mushir'in, İbn Numeyr'in ve Harun b. Said'in hadislerini Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

97 - (1872) وحدثنا نصر بن علي الجهضمي وصالح بن حاتم بن وردان. جميعا عن يزيد. قال الجهضمي: حدثنا يزيد بن زريع. حدثنا يونس بن عبيد. عن عمرو بن سعيد، عن أبي زرعة بن عمرو بن جرير، عن جرير بن عبدالله. قال:

 رأيت رسول الله صلى الله عليه وسلم يلوي ناصية فرس بإصبعه، وهو يقول (الخيل معقود بنواصيها الخير إلى يوم القيامة: الأجر والغنيمة(.

 

4824-97/3- Bana Nasr b. Ali el-Cahdami ve Salih b. Hatim b. Verdan da birlikte Yezid'den tahdis etti. El-Cahdami dedi ki bize Yezid b. Zurey' tahdis etti, bize Yunus b. Ubeyd tahdis etti ... Cerir b. Abdullah dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i parmağı ile bir atın alnını bükerken gördüm. Bu arada o: "Hayır, kıyamet gününe kadar atların alınlarına düğümlenmiştir. (Bu) ecir ve ganimettir" buyuruyordu.

 

Diğer tahric: Nesai, 3574

 

 

(1872) - وحدثني زهير بن حرب. حدثنا إسماعيل بن إبراهيم. ح وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا وكيع عن سفيان. كلاهما عن يونس، بهذا الإسناد، مثله.

 

4825- .. ./4- Bana Zuheyr b. Harb da tahdis etti, bize İsmail b. İbrahim tahdis etti. (H.) Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Veki', Süfyan'dan tahdis etti, ikisi Yunus'dan bu isnad ile aynısını rivayet etti.

 

 

98 - (1873) وحدثنا محمد بن عبدالله بن نمير. حدثنا أبي. حدثنا زكرياء عن عامر، عن عروة البارقي، قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم (الخيل معقود في نواصيها الخير إلى يوم القيامة: الأجر والمغنم).

 

4826-98/5- Bize Muhammed b. Abdullah b. Numeyr de tahdis etti, bize babam tahdis etti, bize Zekeriya, Amir’DEN tahdis etti, o Urve el-Barikı’DEN şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır, kıyamet gününde atların alınlarına düğümlenmiştir: (Bu) ecir ve ganimettir" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 2850, 2852, 3119, 3643; Tirmizi, 1694; Nesai, 3576, 3577, 3578, 3579; İbn Mace, 2305, 2786

 

 

99 - (1873) وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا ابن فضيل وابن إدريس عن حصين، عن الشعبي، عن عروة البارقي. قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم (الخير معقوص بنواصي الخيل) قال فقيل له: يا رسول الله! بم ذاك؟ قال (الأجر والمغنم إلى يوم القيامة).

 

4827-99/6- Bunu bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize İbn Fudayl ve İbn İdris, Husayn’DAN tahdis etti, o Şa'bı'den, o Urve el-Bariki'den şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır, atların alınlarına düğümlenmiştir" buyurdu. (Urve) dedi ki: O'na: Ey Allah'ın Rasulü! Bu ne iledir diye soruldu O: "Kıyamet gününe kadar ecir ve ganimet (ile)" buyurdu.

 

 

(1873) - وحدثناه إسحاق بن إبراهيم. أخبرنا جرير عن حصين، بهذا الإسناد. غير أنه قال: عروة بن الجعد.

 

4828- .. ./7- Bunu bize İshak b. İbrahim de tahdis etti, bize Cerir, Husayn'den bu isnad ile haber verdi ancak o: Urve b. el-Ca'd demiştir.

 

 

م 2 - (1873) حدثنا يحيى بن يحيى وخلف بن هشام وأبو بكر بن أبي شيبة. جميعا عن أبي الأحوص. ح وحدثنا إسحاق بن إبراهيم وابن أبي عمر. كلاهما عن سفيان. جميعا عن شبيب بن غرقدة، عن عروة البارقي، عن النبي صلى الله عليه وسلم. ولم يذكر (الأجر والمغنم). وفي حديث سفيان: سمع عروة البارقي. سمع النبي صلى الله عليه وسلم.

 

4829- .. ./8- Bize Yahya b. Yahya, Halefb. Hişam ve Ebu Bekr b. Ebu Şeybe birlikte Ebu'l-Ahvas'dan tahdis etti. (H.) Bize İshak b. İbrahim ve İbn Ebu Ömer ikisi Süfyan'dan tahdis etti. Hep birlikte Şebib b. Garkade'den, o Urve el-Bariki'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den diye rivayet etmiş olmakla birlikte "edr ve ganimet" ibaresini zikretmedi. Süfyan'ın hadisinde ise: Urve el-Bariki'yi dinledi, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i dinledi, şeklindedir.

 

 

م 3 - (1873) وحدثنا عبيدالله بن معاذ. حدثنا أبي. ح وحدثنا ابن المثنى وابن بشار. قالا: حدثنا محمد بن جعفر. كلاهما عن شعبة، عن أبي إسحاق، عن العيزار بن حريث، عن عروة بن الجعد، عن النبي صلى الله عليه وسلم بهذا. ولم يذكر (الأجر والمغنم).

 

4830- .. ./9- Bize Ubeydullah b. Muaz da tahdis etti, bize babam tahdis etti. (H.) Bize İbnu'l-Müsenna ve İbn Beşşar da tahdis edip dedi ki: Bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, ikisi Şu'be'den, o Ebu İshak'dan, o el-Ayzar b. Hureys'den, o Urve b. el-Ca'd'dan, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den bu hadisi rivayet etti ve rivayetinde "edr ve ganimet"i zikretmedi.

 

 

100 - (1874) وحدثنا عبيدالله بن معاذ. حدثنا أبي. ح وحدثنا محمد ابن المثنى وابن بشار. قالا: حدثنا يحيى بن سعيد. كلاهما عن شعبة، عن أبي التياح، عن أنس بن مالك. قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم (البركة في نواصي الخيل).

 

4831-100/10- Bize Ubeydullah b. Muaz da tahdis etti, bize babam tahdis etti. (H.) Bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşar da tahdis edip dedi ki: Bize Yahya b. Said tahdis etti, ikisi Şu'be'den, o Ebu Teyyah'dan, o Enes b. Millik'den şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bereket, atların alınlarındadır" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 2851, 3615; Nesai, 3673

 

 

(1874) - وحدثنا يحيى بن حبيب. حدثنا خالد (يعني ابن الحارث). ح وحدثني محمد بن الوليد. حدثنا محمد بن جعفر. قالا: حدثنا شعبة عن أبي التياح. سمع أنسا يحدث عن النبي صلى الله عليه وسلم، بمثله.

 

4832- .. ./11- Bize Yahya b. Habib el-Harisi de tahdis etti, bize Halid -yani b. el-Haris- tahdis etti. (H.) Bana Muhammed b. el-Velid de tahdis etti, bize Muhammed b. Cafer tahdis edip dedi ki: Bize Şu'be, Ebu't-Teyyah'dan tahdis ettiğine göre o Enes'i Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den -aynısını- tahdis ederken dinlemiştir.

 

 

AÇIKLAMA:          (4824) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır, kıyamet gününe kadar atların alınlarına düğümlenmiştir (bu) ecir ve ganimettir. " Bir diğer rivayette (4827) "hayır, atların alınlarına düğümlenmiştir" başka bir rivayette (4831) "bereket, atların alınlarındadır" denilmiştir. Düğümlenmiştir anlamında "ma'kut ve ma'kus" kullanılmıştır. Her ikisi aynı manadadır. Yani hayır, onların alınlarına bükülmüş ve perçemlerine örülmüştür. Burada nasiye (alın) den maksat ise alnın üzerine dökülen saçlardır. Hattabi ve başkaları dedi ki: Dediklerine göre burada alnı, atın tamamından bir kinayedir. Çünkü filan kişi alnı Mübarek birisidir, filan kişi alnındaki beyazlığı Mübarek alandır denilirken kendisinin böyle olduğu kastedilir.

 

Bu hadis-i şeriflerden gazaya çıkmak ve Allah'ın düşmanları ile savaşmak için atları bağlamanın ve onları barındırmanın müstehap olduğu, atların faziletlerinin hayırlarının ve cihadın da kıyamet gününe kadar kalıcı olduğu anlaşılmaktadır. Uğursuzluğun atta da olabileceğinin anlaşıldığı bir diğer hadisten maksat, gaza ve benzeri maksatlarla hazırlanmış atların dışındaki atlardır. Ya da hem hayır hem uğursuzluk aynı zamanda atta bir arada bulunabilir. Bu durumda hayrı da ecir ve ganimet ile açıklamıştır. Bununla birlikte atta uğursuzluk görülebilecek bir hususun bulunması da imkan dışında bir şey değildir ..

 

(4824) "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i parmağı ile atın alnını (perçemini) örerken gördüm." Kadı Iyaz dedi ki: Buradan bir kişinin cihad için hazırladığı atına hizmet ebnesinin müstehap olduğu anlaşılmaktadır.

 

(4826) "Urve el-Barikl" Barik"e mensuptur. Barik ise Yemen'de bir dağın adıdır. Ezd'l-iler bu dağı bırakıp ayrılmışlardır. Bunlar da sin harfi sakin olarak "est"lilerdir. O dağa nispet edilmişlerdir. Nispetlerinin Barik b. Avf b. Adiyye olduğu da söylenir. Ona Müslim'in rivayetinde geçtiği gibi Urve b. el-Ca'd denildiği gibi Urve b. Ebu'l-Ca'd ve Urve b. İyaz b. Ebu'l-Ca'd da denilir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

27/80- ATLARDA HOŞLANILMAYAN NİTELİKLER BABI