SAHİH-İ MÜSLİM

CİHAD

 

54/27- YÜRÜYÜŞTE HAYVANLARIN MASLAHATINA RİAYET ETMEK VE YOL ÜZERİNDE MOLA VERMENİN YASAKLANIŞI BABI

 

4936-178/1- Bana Zuheyr b. Harb tahdis etti, .. Ebu Hureyre dedi ki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Verimli yerlerde yolculuk yaptığınız taktirde develere yerden nasiplerini veriniz. Çorak yerde yolculuk yaparsanız onların üzerinde hızlıca yol alınız. Geceleyiniz mala verdiğiniz taktirde yolda mala vermekten uzak durunuz. Çünkü o geceleyin haşeratın sığınağıdır" buyurdu.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

4937- .. ./2- Bize Kuteybe b. Said tahdis etti ... Ebu Hureyre'den rivayete göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Verimli yerde yolculuk yaparsanız develere yerden nasiplerini veriniz. Çorak yerde yolculuk yaptığınız taktirde kemik iliklerini kurutmadan acele ediniz. Gece mala verdiğiniz taktirde yoldan uzak durunuz. Çünkü o hayvanların yollarıdır ve aralar geceleyin haşeratın sığınağıdır" buyurdu.

 

 

Diğer tahric: Tirmizi, 2858

 

AÇIKLAMA:          (4937) "Verimli yerlerde yolculuk yaptığınız taktirde develere yerden paylarını veriniz. Onlarla çorak yerde yolculuk yapacak olursanız onların kemik iliklerini kurutmamak için acele ediniz. " Buradaki "hisb: hı harfi kesreli olup otun ve meranın bolalduğu yer demektir. Kurak ve çorakın zıtlıdır. Burada "essene"den kasıt kıtlıktır. (Tercümede çorak yer). Yüce Allah'ın: ''Andolsun biz Firavun hanedanını kıtlık yılları ile yakaladık" (Araf, 130) buyruğu da buradan gelmektedir. Maksat kıtlıklarla yakaladık demektir. Nun harfi kesreli ve kaf harfi sakin olarak "niki: kemik iliği" demektir.

 

Hadisin anlamına gelince hadis, hayvanlara rıfk ile muamele edip onların maslahat ve menfaatlerine riayet etmeyi teşvik etmektedir. Eğer bolluk ve verimli yerlerde yolculuk yapacak olurlarsa yol alışlarını azaltır ve develeri günün bir kısmında ve yol alış esnasında otlamaya bırakırlar. Böylelikle yerden otlamak sureti ile oradaki payını almış olur. Eğer kıtlık (çorak) yerlerde yolculuk yaparlarsa maksatlarına ulaşmaları için develeri de bir miktar güç kalmış olduğu halde hızlıca yol alırlar. Bu durumda da yürüyüşlerini azaltmazlar. Çünkü o taktirde zarar görürler. Buna sebep ise otlayacak mera bulamayışlarıdır. Buna bağlı olarak da zayıf düşerler ve kemik ilikleri (güç ve kuvvetleri) gider. Hatta oldukça bitkinleşip durabilir. Hadisin baş taraflarında Malik'in Muvatta'daki rivayetinde de: "Şüphesiz Allah çok rıfk sahibidir, rıfkı sever" denilmektedir.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Geceleyin mola verdiğiniz taktirde yoldan uzak durun, çünkü o, hayvanların yolları ve geceleyin haşeratın sığınağıdır" buyruğuna gelince dil bilginleri der ki: Tariz: Uyumak ve dinlenmek için gecenin son vakitlerinde inip konaklamaktır. Halil'in ve çoğunluğun görüşü budur. Ebu Zeyd ise tariz, gündüz ya da gece hangi vakit olursa olsun bineklerden inip konaklamaktır demiştir.

 

Bu hadisten kasıt ise birinci manadır. Buna riayet etmek yolculuğun ve konaklamanın adabındandır. ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu adaba irşad buyurmuştur. Çünkü haşerat ve yeryüzündeki zehirli hayvanlar ile yırtıcı hayvanlar geceleyin kolayolması sebebi ile yolların üzerinde yürürler. Ayrıca yollarda karnını doyuracak yiyecek ve buna benzer (gidip gelenlerden) düşen bazı kırıntıları da alıp yerler. Bundan dolayı insan geceleyin yolda konaklayacak olursa bazen bunlardan kendisine eziyet verecek bir hayvan onlara zarar verebilir. Bu sebeple yoldan uzak durulması gerekir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

55/28- SEFER AZAPTAN BİR PARÇADIR VE YOLCULUĞA ÇIKANIN İŞİNİ BİTİRDİKTEN SONRA AİLESİNİN YANINA DÖNMEKTE ACELE ETMESİNİN MÜSTEHAP OLDUĞU BABI