SAHİH-İ MÜSLİM |
CİHAD |
32 - باب
من قتل في
سبيل الله
كفرت خطاياه،
إلا الدين
32/5- ALLAH YOLUNDA ÖLDÜRÜLEN
KİMSENİN BORÇ DIŞINDA BÜTÜN GÜNAHLARININ BAĞIŞLANACAĞI
117 - (1885) حدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
ليث عن سعيد
بن أبي سعيد،
عن عبدالله بن
أبي قتادة، عن
أبي قتادة؛
أنه
سمعه يحدث عن
رسول الله صلى
الله عليه وسلم؛
أنه قام فيهم
فذكر لهم (أن
الجهاد في
سبيل الله
والإيمان
بالله أفضل
الأعمال) فقام
رجل فقال: يا
رسول الله!
أرأيت إن قتلت
في سبيل الله
تكفر عني
خطاياي؟ فقال
له رسول الله
صلى الله عليه
وسلم (نعم. إن
قتلت في سبيل
الله، وأنت
صابر محتسب،
مقبل غير
مدبر) ثم قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم (كيف
قلت؟) قال: أرأيت
إن قتلت في
سبيل الله
أتكفر عني
خطاياي؟ فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم (نعم.
وأنت صابر
محتسب، مقبل
غير مدبر. إلا
الدين. فإن
جبريل عليه
السلام، قال
لي ذلك(.
4857-11 7/1- Bize Kuteybe b. Said tahdis etti. Bize Leys, Said b. Ebu
Said'den tahdis etti. O,
Abdullah b. Ebu Katade'den,
o Ebu Katade'yi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den diye tahdis ederken
dinlemiştir. Buna göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
aralarında hutbe okumak üzere ayağa kalkmış ve kendilerine: ''Allah yolunda cihad ve Allah'a iman amellerin en faziletlisi
olduğunu" zikretmişti. Bunun üzerine bir adam ayağa kalkarak:
Ey Allah'ın Rasulü! Eğer ben Allah yolunda öldürülecek olursam ne
dersin benim bütün günahlarım bağışlanır mı dedi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ona: "Şayet sen sabreden, ecrini ümit eden, geri kaçmayarak ileri atılan
birisi olarak Allah yolunda öldürülürsen evet" buyurdu. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Nasıl demiştin" sordu. Adam: Allah
yolunda öldürülürsem günahlarım bağışlanır mı ne dersin diye sordum dedi. Bunun
üzerine Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Eğer sen sabreden, ecrini
ümit eden, geri dönmeyerek ileri atılan birisi olarak (öldürülürsen) evet. Ama borç müstesna. Şüphesiz Cebrail (aleyhisselam)
bana bunu söyledi" buyurdu.
Diğer tahric: Tirmizi, ı 712; Nesai, 3156, 3157
(1885) - حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة
ومحمد بن
المثنى. قالا:
حدثنا يزيد بن
هارون. أخبرنا
يحيى (يعني ابن
سعيد) عن سعيد
بن أبي سعيد
المقبري، عن
عبدالله بن
أبي قتادة، عن
أبيه. قال: جاء
رجل إلى رسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
فقال: أرأيت
إن قتلت في
سبيل الله؟
بمعنى حديث
الليث.
4858- ..
./2- Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Muhammed b. el-Müsenna tahdis edip dedi ki: Bize
Yezid b. Harun tahdis etti,
bize Yahya b. Said, Said b.
Ebu Said el-Makburi'den haber verdi, o Abdullah b. Ebu
Katade'den, o babasından şöyle dediğini rivayet etti:
Bir adam Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e geldi ve: Allah yolunda öldürülürsem ... ne dersin dedi ve
hadisi Leys'in hadisi ile aynı manada rivayet etti.
AÇIKLAMA: (4857) Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Allah yolunda öldürülmesi halinde günahlarının
bağışlanacağına dair soru soran kimseye: "Evet, eğer sen Allah yolunda ... bunu bana Cebrail
söyledi" buyruğunda şunlar anlaşılmaktadır: Mücahidin öyle büyük bir
fazileti vardır. Bu da insanların hakları dışında bütün günahlarının kefaret
olunması (bağışlanması)dır. Günahlarının bağışlanması sözkonusu edilen bu şartlarla gerçekleşir. Bunlar da
mücahidin sabreden, ecrini uman, geri kaçmayıp ileri atılan bir kimse
olmasıdır. Ayrıca hadisten amellerin niyet ve yüce Allah'a ihlas
ile yapılmadıkça fayda vermeyeceği hükmü de anlaşılmaktadır.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Arkasını dönmeyip ileri atılan"
buyruğu muhtemelen bir zaman ileri giden bir zaman arkasını dönüp çekilen
kimseleri dışarıda tutmak için kullanılmış olabilir. Muhtesib
(ecrini uman) ise amelini yüce Allah için ihlasla
yapan kimse demektir. Eğer taasscub (kavmiyetçilik
gibi) ganimet, ün kazanmak ya da buna benzer bir amaç için savaşacak olursa
onun böyle bir sevap kazanması da başka bir sevap kazanması da sözkonusu değildir.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Borç müstesna" buyruğunda Ademoğullarının bütün haklarına dikkat çekilmekte, cihadın, şehid olmanın ve daha başka iyi amellerin Ademoğullarının
haklarına kefaret olmayacağına, ancak yüce Allah'ın haklarına kefaret olacağı
anlaşılmaktadır.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Evet" buyurduktan sonra "borç müstesnd" buyurması derhal ona vahiy geldiği şeklinde
açıklanmıştır. Bundan dolayı "borç müstesnd,
şüphesiz bunu bana Cebrail söyledi" buyurmuştur. Allah en iyi bilendir.
118 - (1885) وحدثنا
سعيد بن
منصور. حدثنا
سفيان عن عمرو
بن دينار، عن
محمد بن قيس. ح
قال: وحدثنا
محمد بن عجلان
عن محمد بن
قيس، عن
عبدالله بن
أبي قتادة، عن
أبيه، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم. يزيد
أحدهما على
صاحبه: أن
رجلا أتى
النبي صلى
الله عليه وسلم،
وهو على المنبر.
فقال: أرأيت
إن ضربت
بسيفي. بمعنى
حديث المقبري.
4859-118/3- Bize Said b. Mansur da tahdis etti, bize Süfyan, Amr b.
Dinar'dan tahdis etti, o Muhammed b. Kays'dan
rivayet etti. (H.) Dedi ki:
Bize Muhammed b. Aclan da Muhammed b. Kays'dan tahdis etti, o Abdullah b. Ebu Katade'den, o babasından, o Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'den diye rivayet etti. İkisinden
biri arkadaşına göre şu fazlalığı da zikretti: Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) minber üzerinde iken bir adam
huzuruna gelerek:
Kılıcımla vuruşursam ... ne dersin dedi ve
el-Makburi'nin hadisi ile aynı manada rivayet etti.
Diğer tahric: Nesai, 3158
AÇIKLAMA: "Bize
Said b. Mansur tahdis etti ... Ebu Abdullah b. Ebu Katade'den rivayet
etti." Burada: Bize İbn Aclan
da tahdis etti diyen kişi Süfyan'dır.
119 - (1886) حدثنا
زكرياء بن
يحيى بن صالح
المصري حدثنا
المفضل (يعني
ابن فضالة) عن
عياش (وهو ابن
عباس
القتباني) عن
عبدالله بن
يزيد أبي
عبدالرحمن
الحبلي، عن
عبدالله بن
عمرو بن
العاص؛
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال
(يغفر للشهيد
كل ذنب، إلا
الدين(.
4860-119/4- Bize Zekeriyya b. Yahya b.
Salih el-Mısri tahdis etti,
bize elMufaddal-yani b. Fedale-
Ayyaş'dan -ki o b. Abbas el-Kitbani'dir-dan
tahdis etti, o Abdullah b. Yezid
Ebu Abdurrahman el-Hubuli'den, o Abdullah b. Amr b.
el-As’DAN rivayet ettiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Borcun dışında şehidin bütün günahlan
bağışlanır" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
AÇIKLAMA: "Ayyaş
b. Abbas el-Kitbani" birinci isim
"Ayyaş" şin iledir. İkincisi ise sin ile
(Abbas)dir. El-Kitbani ise
kesreli kaf'dan sonra sakin te
ile olup Ruayn'ın bir kolu olan "Kitbani'e mensuptur.
120 - (1886) وحدثني
زهير بن حرب.
حدثنا
عبدالله بن
يزيد المقرئ.
حدثنا سعيد بن
أبي أيوب.
حدثني عياش بن
عباس
القتباني عن
أبي
عبدالرحمن
الحبلي، عن عبدالله
بن عمرو بن
العاص؛
أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم قال
(القتل في سبيل
الله يكفر كل
شيء، إلا
الدين(.
4861-120/5- Bana Zuheyr b. Harb da tahdis etti ... Abdullah b. Amr b. el-As’DAN rivayete göre
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Allah yolunda öldürülmek borç dışında her şeye kefarettir" buyurdu.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: