SAHİH-İ MÜSLİM

CİHAD VE SİYER

 

29/31- TAİF GAZASI BABI

 

4596-82/1- Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, Zuheyr b. Harb ve İbn Numeyr birlikte Süfyan'dan tahdis etti. Zuheyr, dedi ki: Bize Süfyan b. Uyeyne, Amr'dan tahdis etti, o Ebu'I-Abbas eş-Şair el-A'ma'dan, o Abdullah b. Amr’DAN şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Taiflileri muhasara etmekle birlikte onlardan hiçbir şeyele geçiremedi. Bu sebeple: "Biz inşallahu Teala geri döneceğiz" buyurdu. Ashabı: Bunu (kaleyi) fethetmeden döneceğiz öyle mi deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara: "O halde yarın sabah savaşa girin" buyurdu. Onlar da sabah savaşa başladılar ve bir takım yaralarla isabet aldılar. Bu sefer Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara: "Yarın geri döneceğiz" buyurdu. (Abdullah), dedi ki: Bu söz onların hoşuna gidince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'de güldü.

 

 

Diğer tahric: Buhari, 4321, 6086, 7480

 

AÇIKLAMA:          "Bize Süfyan b. Uyeyne ... tahdis etti. .. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Taif'lileri muhasara etti." Sahih-i Müslim nüshalarında bu şekilde ayn harfi fethalı olarak Abdullah b. Amr diye kaydedilmiştir. O Abdullah b. Amr b. el-As'dır.

 

Kadı Iyaz, dedi ki: el-Culudi'nin rivayetinde ve İbn Mahan'dan gelen asıl nüshaların çoğunda da böyledir. (Kadı Iyaz devamla), dedi ki: Kadı eşŞehid Ebu Ali, dedi ki: Doğrusu ise İbn Ömer b. el-Hattab (radıyallahu anh)'dır. Buhari de bunu böylece zikretmiş, Darakutni de böylesinin doğru olduğunu ifade etmiştir. İbn Ebu Şeybe, hadisi Müsnedi'nde Süfyan'dan diye rivayet etmiştir. O: Abdullah b. Amr b. el-As, dedikten sonra şunları söylemektedir:

 

İbn Ukbe bu hadisi başka bir sefer Abdullah b. Ömer'den diye tahdis etmiştir. Kadı Iyaz'ın zikrettikleri bunlardır.

 

Halef el-Vasıtı de bu hadisi el-Atraf fi Müsned-i İbn Ömer adlı eserinde sonra da Müsned-u İbn Amr'da zikretmiş ve her iki yerde de Buhari'ye ve Müslim'e izafe etmiştir. Ancak ilim adamları Halef'in bu yaptığını kabul etmemişlerdir. Bu hadisi Ebu Mes'ud ed-Dimeşki, el-Etraf'da Buhari ve Müslim'e izafe ederek İbn Ömer b. el-Hattab'dan diye zikretmiştir. el-Humeydi de bunu el-Cem Beyne Sahihayn'de İbn Ömer'in Müsned hadisleri arasında zikretmiş, sonra da şunları söylemiştir: Bu hadisi bu şekilde Buhari Edeb kitabında Kuteybe'den kendisi ve Müslim birlikte Megazi'de İbn Ömer b. elAs'dan diye rivayet etmişlerdir. Hadis İbn Uyeyne'nin rivayet ettiği bir hadisdir. Bu hususta ona muhalefet edilmiş olup onlardan kimi bu hadisi ondan bu şekilde rivayet ederken kimisi de bunu şek (şüphe) ile rivayet etmiştir. el-Humeydi, dedi ki: Ebu Bekr el-Burkani, dedi ki: Daha sahih olan bunUn İbn Ömer b. el-Hattab’DAN rivayet edildiğidir. Nitekim Ebu Mesud da bunu İbn Ömer b. el-Hattab'ın Müsned'inde böylece tahric etmiştir. el-Humeydi, dedi ki: Burada adı geçen Ebu'l-Abbas'ın, İbn Ömer b. el-Hattab'ın Müsned rivayetleri arasında hakkında ihtilaf olunan bu hadisten başka rivayeti yoktur. Ayrıca bu hadisi Nesai Süneni'nde Siyer Kitabı'nda sadece İbn Amr el-As’DAN rivayet etmiştir. 

 

"Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Taiflileri muhasara etti... Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'de güldü." Hadisin anlamı şudur: Taif'in işinin zorluğu, Taif kalesinde bulunan kafirlerin güçlü olup, kalelerini güçlendirmesi sebebi ile onları alıp dönmek isterken ashabına şefkatli davranmak, onlara yumuşaklıkla ve rıfk ile muamele etmek istemişti. Ayrıca O gerçekten de görüldüğü gibi daha sonraları burayı herhangi bir zorlukla karşılaşmadan fethedeceğini yüce Allah'tan öğrenmiş yahut da bunu ümit etmişti.

 

Ashabının ileri derecede orada kalıp cihad etmek istediklerini görünce O'da kaldı ve ciddi bir şekilde savaşa devam etti. Aralarında yaralananlar olunca bu sefer yine önceden onlar için rıfk ve yumuşaklık ile muamele etmeye döndü. Kendileri de bu açık zoduğu gördükleri için buna sevindiler. Belki de onlar duruma bakınca Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in görüşünün daha bereketli, daha faydalı, akibeti daha güzel ve kendi görüşlerinden daha isabetli olduğunu anladılar ve böylelikle ayrılıp gitmeye muvafakat ettiler ve sevindiler. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'de görüşlerinin hızlıca değişmesine şaşarak güldü. Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

30/32- BEDİR GAZASI BABI