SAHİH-İ MÜSLİM

HUDUD

9/20- TA'ZİR OLARAK VURULACAK KAMÇILARIN MİKTARI BABI

4435-40/1- Bize Ahmed b. İsa tahdis etti, bize İbn Vehb tahdis etti, bana Amr, Bukeyr b. el-Eşecc'den şöyle dediğini haber verdi. Bizler Süleyman b. Yesar'ın yanında bulunuyorken yanına Abdurrahman b. Cabir geldi, onunla konuştu. Sonra Süleyman bize dönerek, dedi ki: Bana Abdurrahman b. Cabir babasından tahdis etti, o Ebu Burde el-Ensful’DEN rivayet ettiğine göre ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i: ''Allah'ın hadlerinden bir haddin uygulanması hali dışında hiçbir kimseye on kamçıdan fazla vurulmaz" buyururken dinlemiştir.

Diğer tahric: Buhari, 6848, 6849, 6850; Ebu Davud, 4491, 4992; TIrmizi. 1463; İbn Mace, 2601

AÇIKLAMA: (4435) "Kimseye ... on kamçıdan fazla vurulmaz." Buradaki "la yüdedu: vurulmaz" lafzını iki şekilde zaptetmişlerdir: Birincisi ye harfi fethalı, lam harfi kesreli "la yedidu: vurmaz" şekli, ikincisi ise ye harfi ötreli lam harfi fethalı "le yüdedü" şeklindedir. Her ikisi de sahihtir.

İlim adamları ta'zir hususunda ihtilaf etmişlerdir. Acaba ta'zirde on celde ve daha aşağısı mı vurulur, fazlası caiz değil midir yoksa fazlası caiz olur mu? Ahmed b. Hanbel, Maliki mezhebine mensup Eşheb ve mezhep alimlerimizden kimisi on celdeden fazlası caiz değildir demişlerdir.

Ashab, tabiin ve onlardan sonra cumhurun kanaatine göre ise fazlası caizdir. Ayrıca bunlar da ihtilaf etmiş olup Malik, mezhebine mensup ilim adamları, Ebu Yusuf, Muhammed, Ebu Sevr ve Tahavi vurulacak celdelerin sayısının sınırı yoktur. Aksine bu imamın görüşüne bırakılmıştır. Had miktarlarından fazla vurmak yetkisi vardır demişlerdir. Çünkü Ömer b. el-Hattab (radıyallahu anh) yüzüğüne nakış yapan kimseye yüz celde vurduğu gibi bir çocuğa hadden fazlasını da vurmuştur. Ebu Hanife ise ta'zirde kırk celdeye kadar vurulmaz demiştir. İbn Ebu Leyla yetmişbeş demiştir. Bu aynı zamanda Malik ve Ebu Yusuf’DAN gelen bir rivayettir. Ömer’den gelen sekseni aşmayacağına dair rivayeti de vardır. İbn Ebu Leyla’dan gelen bir başka rivayete göre ise ta'zir yüz celdeden aşağıdır. Bu İbn Şubrume'nin de görüşüdür. İbn Ebi Zi'b ve İbn Ebu Yahya ise te'dib için üç celdeden fazla vurulmaz demiştir. Şafii ve mezhebine mensup ilim adamlarının çoğunluğu ise her bir insana vurulacak ta'zir ona uygulanacak asgari hadde kadar ulaşmaz. Buna göre köle ta'zir edilirken yirmiye, hür kişi ta'zir edilirken kırka kadar vurulmaz demiştir.

Bazı mezhep alimlerimizin, dediklerine göre hür ve kölenin her birine kırk celdeye kadar vurulmaz demişlerdir. Bazıları ise hür ve kölenin her birine yirmiye kadar vurulmaz demişlerdir.

Mezhep alimlerimiz hadise mensuh olduğunu söyleyerek cevap vermişler ve ashab (radıyallahu anhum)'un yirmi celdeden fazla vurduklarını delil göstermişlerdir. Maliki mezhebine mensup ilim adamları da bu hadisi bu Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanına özeldi diye yorumlamışlardır. Çünkü o durumda onlardan bir suç işleyene bu kadarı yeterliydi diye gerekçelendirmişlerdir. Böyle bir yorum ise zayıftır. Allah en iyi bilendir.

Bu hadisin isnadında "bana Amr haber verdi" denilen kişi Amr b. elHans'dir. "O Bukeyr b. el-Eşecc'den ... Ebu Burde'den" Darakutni, dedi ki: Amr b. el-Haris'e Üsame b. Zeyd de Bukeyr'den, o Süleyman'dan mutaabat etmiş olmakla birlikte Leys, Sa'd b. Ebu Eyyub ve İbn Ebu Leyla her ikisine muhalefet ederek bunu Bukeyr'den, o Süleyman'dan, o Abdurrahman b. Cabir'den, o Ebu Burde'den diye rivayet etmiş ve "babasından" diye zikretmemişlerdir.

Ayrıca bu hususta Müslim b. İbrahim'e de muhalefet edilmiştir. İbn Cureyc: Ondan, o Abdurrahman b. Cabir'den, o Ensar'dan bir adamdan, o Nebi {Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den derken Hafs b. Meysere de: Ondan, o Cabir'den, o babasından diye rivayet etmiştir. Darakutni Kitabu'l-Eylel'de:

Doğru görüş Leys'in ve ona mütabaat eden Bukeyr'den diye naklettikleri rivayettir. Kitabu'l-Bey'de ise Amr'ın, dediği sahihtir demektedir. Allah en iyi bilendir.

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

10/21- HADLER UYGULANDIĞI KİMSELERE KEFFARETTİR BABI