SAHİH-İ MÜSLİM

HİBE

 

.. ./1- BİR KİMSENİN VASİYETİNİN YANINDA YAZILI BULUNMASI BABI

 

4180-1/1- Bize Ebu Hayseme, Zuheyr b. Harb ve Muhammed b. el-Müsenna el-Anez! -lafız İbnu'l-Müsenna'ya ait olmak üzere- tahdis edip, dediler ki: Bize Yahya -ki o b. Said el-Kattan'dır- Ubeydullah’DAN tahdis etti, bana Nafi'nin, İbn Ömer'den haber verdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Müslüman bir kimsenin hakkında vasiyette bulunmak istediği bir şeyleri olup da vasiyeti yanında yazılı olmadan iki gece geçirmesi hakkı değildir" buyurdu.

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 2862;

 

 

 

4181-2/2- Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Abde b. Süleyman ve Abdullah b. Numeyr tahdis etti. (H.) Bize İbn Numeyr de tahdis etti, bana babam tahdis etti, ikisi Ubeydullah'dan bu isnad ile rivayet etti. Ancak her ikisi rivayetlerinde: "Hakkında vasiyette bulunmak istediği bir şeyi olup" demiş ama: "Hakkında vasiyet etmek istediği" dememişlerdir.

 

Diğer tahric: Ebu Bekr b. Ebu Şeybe'nin rivayetini Yalnız Müslim rivayet etmiştir; İbn Numeyr'in rivayetini Tirmizi, 974; İbn Mace, 2699

 

 

 

4182-3/3- Bize Ebu Kamil el-Cahderi de tahdis etti, bize Hammad -yani b. Zeyd- tahdis etti. (H.) Bana Zuheyr b. Harb da tahdis etti, bize İsmail-yani b. Uleyye- tahdis etti, her ikisi Eyyub'dan rivayet etti. (H.) Bana Ebu't-Tahir de tahdis etti, bize İbn Vehb haber verdi, bana Yunus haber verdi. (H.) Bana Harun b. Said el-Eyli de tahdis etti, bize İbn Vehb tahdis etti, bana Üsame b. Zeyd el-leysı haber verdi, (H.) Bize Muhammed b. Rafi'de tahdis etti, bize İbn Ebu Fudeyk tahdis etti, bize Hişam -yani b. Sa'd- haber verdi, hepsi Nafi'den, o İbn Ömer'den o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den Ubeydullah'ın hadisinin aynısını rivayet edip hepsi de: "Hakkında vasiyet edeceği bir şeyi varsa" demişlerdir. Ancak hadisin Eyyub tarafından gelen rivayetinde o: "Hakkında vasiyet etmek istediği" diye Yahya b. Ubeydullah'ın rivayeti gibidir.

 

Diğer tahric: Ebu Kamil el-Cahderi ile Zuheyr b. Harb'in rivayetini Tirmizi, 2118; Ebu't-Tahir, Harun b. Said ve Muhammed b. Rafi'nin rivayetini yalnız Müslim rivayet etmiştir;

 

 

 

4183-4/4- Bize Harun b. Ma'ruf tahdis etti, bize Abdullah b. Vehb tahdis etti, bana Amr -ki b. el-Haris'dir- İbn Şihab'dan haber verdi, o Salim'den, o babasından rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i: "Hakkında vasiyette bulunacağı bir şeyleri olan Müslüman bir kimsenin vasiyeti yanında yazılı olmaksızın üç gece geçirmesi hakkı değildir" buyururken dinlemiştir.

Abdullah b. Ömer, dedi ki: Ben Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bunu söylediğini dinlediğimden beri vasiyetim yanımda yazılı olmadan üzerimden bir gece geçmiş değildir.

 

Diğer tahric: Nesai, 3621

 

 

 

4184- .. ./5- Bana Ebu't-Tahir ve Harmele de tahdis edip, dedi ki: Bize İbn Vehb haber verdi, bana Yunus haber verdi (H.) Bana Abdulmelik b. Şuayb b. Leys de tahdis etti, bize babam dedemden tahdis etti, bana Ukayl tahdis etti (H.) Bize İbn Ebu Ömer ve Abdullah b. Humeyd de tahdis edip, dedi ki: Bize Abdurrezzak tahdis etti, bize Ma'mer haber verdi, hepsi Hadesan'den bu isnad ile Amr el-Haris'in hadisine yakın olarak rivayet etti. 

 

 

Diğer tahric: Ebu't-Tahir ve Harmele'nin hadisini Nesai, 3620; Abdulmelik ve İbn Ebu Ömer'in hadisini yalnızca Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          (4180) "Hakkında vasiyet etmek istediği bir şeyleri bulunan bir müslümanın ... iki gece geçirmesi. .. hakkı değildir." Bir diğer rivayette (4183) "Üç gece" buyurulmaktadır. Bu hadis vasiyeti teşviki ihtiva etmektedir. Müslümanlar vasiyette bulunmanın emrolunduğunu icma ile kabul etmiş olmakla birlikte bizim ve büyük çoğunluğun benimsediği görüş bunun vacip olmayıp mendub olduğudur. Davud ve onun dışındaki Zahiri mezhep alimleri ise bu hadis gereği vacip olduğunu söylemişlerdir. Ama bu hadiste onların lehine delalet bulunmamaktadır. Çünkü hadiste vacip olduğunu ortaya koyan açık bir ifade yoktur. Ama eğer bir insanın borcu yahut üzerinde bir hakkı bulunuyor ya da yanında emanet ve benzeri şeyler varsa bunları vasiyet etmesi gerekir. Şafii -Allah'ın rahmeti ona-, dedi ki: Hadisin manası şudur: Müslüman için kararlılık ve ihtiyat ancak vasiyetinin yanında yazılı bulunması ile sözkonusu olur.

 

Vasiyetin erken yapılması ve sağlıklı iken onu yazıp bu hususta kendisine şahit tutması ve vasiyetinde ihtiyaç duyacağı şeyleri yazması müstehaptır. Eğer hakkında vasiyette bulunma gereğini duyacağı yeni bir husus ortaya çıkacak olursa bunu da vasiyetine katar. İlim adamlarının, dediklerine göre hergün oldukça önemsiz bir takım işler ile sık sık tekrarlanan cüz'i hususları yazmakla da mükellef değildir.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Vasiyeti yanında yazılı olduğu halde" buyruğu da bu vasiyette bulunduğuna dair kendisi hakkında şahit tutmuş ve yazmış olduğu halde anlamındadır. Yoksa yalnızca yazıp bırakmakla yetinmek anlamında değildir. Çünkü o vasiyeti yaptığına dair kendisine şahit tutmadığı sürece o vasiyet gereğince uygulama yapılmaz ve faydası olmaz. Bizim de cumhurun da kanaati budur. Mezhebimiz alimlerinden olan İmam Muhammed b. Nasr el-Mervezi ise hadisin zahirinden ötürü şahit tutmaksızın yazmak yeterlidir demiştir. Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

1/2- MALIN ÜÇTE BİRİNi VASİYET ETMEK BABI