SAHİH-İ MÜSLİM |
HİBE |
3 - باب
كراهة تفضيل
بعض الأولاد
في الهبة.
3- HİBE YAPARKEN
ÇOCUKLARININ BİRİNİ DİĞERİNDEN ÜSTÜN TUTMANIN MEKRUH OLDUĞU BABI
9 - (1623) حدثنا
يحيى بن يحيى.
قال: قرأت على
مالك عن ابن شهاب،
عن حميد بن
عبدالرحمن
وعن محمد بن
النعمان بن
بشير. يحدثانه
عن النعمان بن
بشير؛ أنه قال
: إن
أباه أتى به
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقال:
إني نحلت ابني
هذا غلاما كان
لي. فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
(أكل ولدك
نحلته مثل
هذا؟) فقال: لا.
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
(فارجعه).
4153-911 - Bize Yahya b.
Yahya tahdis edip, dedi ki: Malik'e, İbn Şihab’DAN rivayetini okudum. O Humeyd
b. Abdurrahman ile Muhammed b. Numan b. Beşir'den rivayet etti. Her ikisi
kendisine en-Numan b. Beşir'den tahdis ettiklerine göre o şöyle dedi: Babası
kendisini Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e götürerek bu oğluma bana
ait olan bir köleyi bağışladım, dedi. Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Bütün çocuklarına bunun gibi bir bağışta bulundun
mu" buyurunca, babam: Hayır, dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "O halde o bağışladığın! geri al" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
2586; Tirmizi, 1367; Nesai, 3674, 3675, 3676, 3677; İbn Mace, 2376;
10 - (1623) وحدثنا
يحيى بن يحيى.
أخبرنا
إبراهيم بن
سعد عن ابن
شهاب، عن حميد
بن عبدالرحمن
ومحمد بن النعمان،
عن النعمان بن
بشير. قال : أتى
بي أبي إلى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقال:
إني نحلت ابني
هذا غلاما. فقال
(أكل بنيك
نحلت؟) قال: لا.
قال (فاردده).
4154-10/2- Bize Yahya b.
Yahya da tahdis etti. .. en-Numan b. Beşir, dedi ki: Babam beni Rasulullah
{Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e götürüp: Ben bu oğluma bir köle
bağışladım" dedi. Allah Resulü: "Bütün oğullarına da bağışladın
mı" buyurunca babam: Hayır" dedi. Resuluilah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "O halde onu geri al" buyurdu.
11 - (1623) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة
وإسحاق بن
إبراهيم وابن
أبي عمر عن
ابن عيينة. ح
وحدثنا قتيبة
وابن رمح عن
الليث بن سعد.
ح وحدثني
حرملة بن يحيى.
أخبرنا ابن
وهب. قال:
أخبرني يونس.
ح وحدثنا
إسحاق بن
إبراهيم وعبد
بن حميد. قالا:
أخبرنا
عبدالرزاق.
أخبرنا معمر.
كلهم عن
الزهري، بهذا
الإسناد. أما
يونس ومعمر في
حديثهما (أكل
بنيك). وفي
حديث الليث وابن
عيينة (أكل
ولدك). ورواية
الليث عن محمد
بن النعمان
وحميد بن
عبدالرحمن؛
أن بشيرا جاء
بالنعمان.
4155-11/3- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe, İshak b. İbrahim ve İbn Ebu Ömer de İbn Uyeyne'den tahdis etti.
(H.) Bize Kuteybe ve İbn Rumh da Leys b. Sa'd'dan tahdis etti. (H.) Bana
Harmele b. Yahya da tahdis etti, bize İbn Vehb haber verip, dedi ki: Bana Yunus
haber verdi (H.) Bize İshak b. İbrahim ve Abd b. Humeyd de tahdis edip, dedi
ki: Bize Abdurrezzak haber verdi, bize Ma'mer haber verdi. Hepsi Hadesim'den bu
isnad ile rivayet etti. Yalnız Yunus ve Ma'mer hadislerinde: "Ekulle
beniike: Bütün oğullarına mı" derken Leys ve İbn Uyeyne'nin hadisi
rivayetlerinde: "Ekulle veledik: Bütün çocuklarına" demişlerdir.
Leys'in Muhammed b. en-Numan ile Humeyd b. Abdurrahman'dan rivayeti ise: "Beşir
Numan'ı getirdi" şeklindedir.
12 - (1623) حدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
جرير عن هشام
بن عروة، عن
أبيه. قال:
حدثنا
النعمان بن
بشير. قال:
وقد
أعطاه أبوه
غلاما، فقال
له النبي صلى
الله عليه
وسلم (ما هذا
الغلام؟) قال
أعطانيه أبي. قال
(فكل إخوته
أعطيته كما
أعطيت هذا؟)
قال: لا. قال
(فرده(.
4156-12/4- Bize Kuteybe
b. Said tahdis etti, bize Cerir, Hişam b. Urve'den tahdis etti, o babasından
şöyle dediğini rivayet etti: Numan b. Beşir bize tahdis edip, dedi ki: Babası kendisine
bir köle vermişti. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Bu köle neyin
nesidir" diye sormuş o da: Onu bana babam verdi diye cevap verince
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Buna verdiğin gibi bütün
kardeşlerine de verdin mi" buyurunca babam: Hayır" dedi. Allah Rasulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O halde onu geri al" buyurdu.
Diğer tahric: Ebu
Davud, 3543; Nesai, 3678 -buna yakın-
13 - (1623) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا عباد بن
العوام عن
حصين، عن
الشعبي. قال:
سمعت النعمان
بن بشير. ح
وحدثنا يحيى
بن يحيى
(واللفظ له).
أخبرنا أبو
الأحوص عن
حصين عن
الشعبي، عن
النعمان بن
بشير. قال:
تصدق
علي أبي ببعض
ماله. فقالت
أمي عمرة بنت
رواحة: لا
أرضى حتى تشهد
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم. فانطلق
أبي إلى النبي
صلى الله عليه
وسلم ليشهده
على صدقتي.
فقال له رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
(أفعلت بولدك
هذا كلهم؟) قال:
لا. قال (اتقوا
الله واعدلوا
في أولادكم). فرجع
أبي. فرد تلك
الصدقة.
4157-13/5- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Abbad b. el-Avvam, Husayn’DEN tahdis etti, o
Şa'bi’DEN şöyle dediğini rivayet etti: enNuman b. Beşir'i (şöyle derken)
dinledim. (H.) Bize Yahya b. Yahya da -lafız ona ait olmak üzere- tahdis etti,
bize Ebu'l-Ahvas, Husayn’DAN haber verdi, o Şa'bi'den, o en-Numan b. Beşir'den
şöyle dediğini rivayet etti: Babam bana malından bir miktar tasadduk (bağış)da
bulundu. Annem Revaha kızı Amre de: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i
şahit tutmadığın sürece ben kabul etmem" dedi. Bunun üzerine babam bana
yaptığı bağışa şahitlik etmesi için Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
yanına gitti. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Bütün
çocuklarına aynısını yaptın mı" buyurdu. O: Hayır deyince Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah'tan korkun ve çocuklarınız arasında
adaletli olun" buyurdu. Sonra babam geri döndü ve o sadakayı geri aldı.
Diğer tahric: Buhari,
2587, 2650; Ebu Davud, 3542; Nesai, 368 -muhtasar-, 3682, 3683, 3684; İbn Mace,
2375;
14 - (1623) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا علي بن
مسهر عن ابن
حيان، عن
الشعبي، عن
النعمان بن
بشير. ح
وحدثنا محمد
بن عبدالله بن
نمير (واللفظ
له). حدثنا
محمد بن بشر.
حدثنا أبو
حيان التميمي
عن الشعبي.
حدثني
النعمان بن
بشير؛
أن
أمه بنت رواحة
سألت أباه بعض
الموهوبة من
مال لابنها.
فالتوى بها
سنة. ثم بدا له.
فقالت: لا
أرضى حتى تشهد
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
على ما وهبت
لابني. فأخذ
أبي بيدي.
وأنا يومئذ
غلام. فأتى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقال: يا
رسول الله! إن
أم هذا، بنت
رواحة،
أعجبها أن
أشهدك على
الذي وهبت لابنها.
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم (يا
بشير! ألك ولد
سوى هذا؟) قال:
نعم. فقال
(أكلهم وهبت
لهم مثل هذا؟)
قال: لا. قال
(فلا تشهدني
إذا. فإني لا
أشهد على جور).
4158-14/6- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Ali b. Mushir, Ebu Hayyam'dan tahdis etti, o
Şa'bi'den oNuman b. Beşir'den rivayet etti. (H.) Bize Muhammed b. Abdullah b.
Numeyr -lafız ona ait olmak üzere- de tahdis edip, dedi ki: Bize Muhammed b.
Beşir tahdis etti, bize Ebu Hayyan et-Teymi, Şa'bi'den tahdis etti, bana Numan
b. Beşir'in tahdis ettiğine göre Revaha kızı olan annesi babasından oğluna
kendi malından bir şeyler bağışlamasını istedi. O da bir sene süre ile onu
oyaladı. Sonra bunu yapmayı uygun görünce annem: Oğluma yaptığın bağışa
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şahit tutmazsan kabul etmem deyince
babam elimden tuttu -ki o sırada ben küçük bir çocuktum-. Beni Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e götürüp: Ey Allah'ın Resulü! Bunun annesi olan
Revaha kızı oğluna yaptığım bağışa seni şahit tutmamı arzu etti" dedi. Bunun
üzerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Beşir! Senin bundan
başka çocuğun var mı" buyurdu. O:
Evet, dedi. Bu sefer
ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Peki onların hepsine bunun gibi
bir bağışta bulundun mu" buyurdu. Babam, hayır deyince Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O halde beni şahit tutma. Çünkü ben
haksızlığa şahitlik etmem" buyurdu.
15 - (1623) حدثنا
ابن نمير.
حدثنا أبي.
حدثنا
إسماعيل عن
الشعبي، عن
النعمان بن
بشير؛ أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال (ألك
بنون سواه؟)
قال: نعم. قال
(فكلهم أعطيت
مثل هذا؟) قال:
لا. قال (فلا
أشهد على جور).
4159-1517- Bize İbn
Numeyr tahdis etti. .. Numan b. Beşir'den rivayete göre Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Senin bundan başka çocukların var mı" diye sordu.
O: Evet, deyince Allah Rasulü: "Hepsine böyle bir şey verdin mi" diye
sordu, babam: Hayır deyince Allah Rasulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Ben haksızlığa şahitlik etmem" buyurdu.
16 - (1623) حدثنا
إسحاق بن
إبراهيم.
أخبرنا جرير
عن عاصم الأحول،
عن الشعبي، عن
النعمان ابن
بشير؛
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال
لأبيه (لا
تشهدني على
جور(.
4160-16/8- Bize İshak b.
İbrahim tahdis etti....Numan b. Beşir'den rivayete göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) babasına: ''Beni haksızlığa şahid tutma'' buyurdu.
17 - (1623) حدثنا
محمد بن
المثنى. حدثنا
عبدالوهاب
وعبدالأعلى. ح
وحدثنا إسحاق
ابن إبراهيم
ويعقوب الدورقي.
جميعا عن ابن
علية (واللفظ
ليعقوب). قال:
حدثنا
إسماعيل بن
إبراهيم عن
داود بن أبي
هند، عن
الشعبي، عن
النعمان بن
بشير قال:
انطلق
بي أبي يحملني
إلى رسول الله
صلى الله عليه
وسلم فقال: يا
رسول الله!
اشهد أني قد
نحلت النعمان
كذا وكذا من
مالي. فقال
(أكل بنيك قد نحلت
مثل ما نحلت
النعمان؟)
قال: لا. قال
(فأشهد على
هذا غيري). ثم
قال (أيسرك أن
يكونوا إليك
في البر
سواء؟) قال:
بلى. قال (فلا،
إذا).
4161-17/9- Bize Muhammed
b. el-Müsenna tahdis etti, bize Abdülvehhab ve Abdu'I-A'la tahdis etti (H.)
Bize İshak b. İbrahim ve Yakub ed-Devraki birlikte İbn Uleyye’den -lafız
Yakub'a ait olmak üzere- şöyle dediğini tahdis etti, bize İsmail b. İbrahim,
Davud b. Ebu Hind'den tahdis etti, o Şa'bi'den, oNuman b. Beşir'den şöyle
dediğini rivayet etti: Babam beni taşıyarak Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in huzuruna götürdü ve: Ey Allah'ın Rasulü! Benim Numan'a kendi
malımdan şunu ve şunu bağışladığıma şahit ol, dedi. O: "Numan'a
bağışladığının aynısını bütün çocuklarına da bağışladın mı" buyurunca
babam: Hayır, dedi. Allah Rasulü: "O halde buna benden başkasını şahit
tut" buyurduktan sonra: "Hepsinin sana karşı iyi davranmalarının aynı
olması seni memnun eder mi?" diye sorunca babam: Elbette deyince, Allah
Rasulü: "O halde böyle yapma" buyurdu.
18 - (1623) حدثنا
أحمد بن عثمان
النوفلي.
حدثنا أزهر.
حدثنا ابن عون
عن الشعبي، عن
النعمان ابن
بشير. قال:
نحلني
أبي نحلا. ثم
أتى بي إلى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم ليشهده.
فقال (أكل
ولدك أعطيته هذا؟)
قال: لا. قال
(أليس تريد
منهم البر مثل
ما تريد من
ذا؟) قال: بلى.
قال (فإني لا
أشهد(.
قال
ابن عون:
فحدثت به
محمدا. فقال:
إنما تحدثنا
أنه قال
(قاربوا بين
أولادكم(.
4162-18/10- Bize Ahmed
b. Osman en-Nevfeli tahdis etti. Bize ezher tahdis etti. Bize İbn Avn,
Şa'bi'den tahdis etti. O, Numan b. Beşir'den şöyle dediğini rivayet etti: Babam
bana bir bağışta bulunduktan sonra beni Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanına onu şahit tutmak üzere götürdü. Allah Rasulü: "Sen bunun
gibisini bütün çocuklarına da verdin mi" diye sordu. Babam: Hayır, deyince
Allah Rasulü: "Peki bundan istediğin sana karşı iyi davranışı onların
hepsinden arzu etmez misin" buyurunca babam, elbette, dedi. Allah Rasulü:
"O halde ben (böyle bir işe) şahitlik etmem" buyurdu.
İbn Avn rivayetinde,
dedi ki: Ben bunu Muhammed'e tahdis ettim, o da şöyle dedi: Biz ancak onun:
"Çocuklarınız arasında eşitlik sağlayın" diye rivayet ettik, dedi.
19 - (1624) حدثنا
أحمد بن
عبدالله بن
يونس. حدثنا
زهير. حدثنا
أبو الزبير عن
جابر. قال : قالت
إمرأة بشير:
انحل ابني
غلامك، واشهد
لي رسول الله
صلى الله عليه
وسلم. فأتى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقال: إن
ابنة فلان
سألتني أن
انحل ابنها
غلامي. وقالت: أشهد
لي رسول الله
صلى الله عليه
وسلم. فقال (أله
إخوة؟) قال:
نعم. قال
(أفكلهم أعطيت
مثل ما أعطيته؟)
قال: لا. قال
(فليس يصلح
هذا. وإني لا
أشهد إلا على
حق).
4163-19/11- Bize Ahmed
b. Abdullah b. Yunus tahdis etti, bize Zuheyr tahdis etti, bize Ebu Zubeyr,
Cabir'den şöyle dediğini tahdis etti: Beşir'in hanımı, dedi ki: Benden oğluna
pir bağışta bulun ve benim için de Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i
şahit tut, dedi. O da Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek:
Filanın kızı benden ondan olma oğluma bağışta bulunmamı istedi ve: Benim için
de Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şahit tut, dedi. Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunun üzerine: "Bunun kardeşleri de var
mı" buyurdu. Babam, evet deyince Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Buna verdiğinin aynısını hepsine verdin mi" buyurdu. Babam, hayır
deyince Allah Rasulü: "Bu uygun değildir. Şüphesiz ben hak olmayan bir
şeye şahitlik etmem" buyurdu.
Diğer tahric: Ebu
Davud, 3545
AÇIKLAMA: (4153)
"Numan b. Beşir'den rivayete göre babası kendisini Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e götürüp ... Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"o halde onu geri al" buyurdu." Bir rivayette (4154): "O
halde onu geri al buyurdu" bir rivayette (4157) "Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: Bütün çocuklarına böyle bir bağış yaptın mı,
dedi. ... sonra babam geri dönüp o sadakayı (bağışı) geri ald!." Diğer
rivayette (4158) "O halde beni şahit tutma, çünkü ben haksızlığa şahitlik
etmem buyurdu." Bir başka rivayette (4160) "Zulme beni şahit
tutma" bir diğer rivayette (4161) '() halde buna benden başkasını şahit
tut buyurdu" başka bir rivayette (4162) "şüphesiz ben şahitlik etmem
buyurdu" bir diğer rivayette (4163) "bu uygun olmaz. Şüphesiz ben hak
olmayan bir şeye şahitlik etmem buyurdu" denilmektedir.
Bu hadisten çeşitli
hükümler anlaşılmaktadır:
1. Baba çocuklarına
yapacağı bağışta eşit davranmalıdır. Onların herbirine diğerinin aynısını
bağışlamalı ve herhangi birisine fazla vermeyip, erkek ve dişi arasında eşitlik
sağlamalıdır. Bazı mezhep alimlerimiz: Bir erkeğe iki dişinin payı gibi verilir
demiş olmakla birlikte sahih ve meşhur olan hadisin zahiri dolayısı ile erkek
ve kız arasında eşitlik sağlayacağıdır. Eğer birilerine fazla verecek yahut
birilerine diğerinden daha az bağışta bulunacak olursa Şafii, Malik ve Ebu
Hanife'nin mezhebine göre bu mekruhtur, haram değildir, hibe de sahih olur.
Tavus, Urve, Mücahid,
Sevri, Ahmed, İshak ve Davud ise bu haramdır demişler ve: "Ben zulme
şahitlik etmem" rivayetini ve bunun dışındaki rivayetlerde geçen hadis
lafızlarını delil göstermişlerdir.
Şafii ve ona muvafakat
edenler de Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Buna benden
başkasını şahit tut" buyruğunu delil göstererek şunu söylemişlerdir: Eğer
bu haram ya da batıl olsaydı böyle bir söz söylemezdi. Şayet o bu sözünü tehdit
olmak üzere söylemiştir denilecek olursa biz de şöyle deriz: Şeriat koyucunun
kelamında asl olan böyle olmamasıdır. Bununla birlikte yap kişinin mutlak
olarak kullanılması halinde vücub (farziyet) ya da mendubluk ifade etme
ihtimali vardır. Eğer buna imkan olmazsa o taktirde mübahlık anlaşılır.
Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "Ben haksızlığa şahitlik etmem" buyruğundan da
bunun haram olduğu anlaşılmaz. Çünkü haksızlık (cevr) eşitlik ve itidalden
uzaklaşmak demektir. İtidalin sınırları dışına çıkan her bir şey haksızlıktır.
Haram yahut mekruh olsun fark etmez. Daha önce yaptığımız açıklamalar ile Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Buna benden başkasını şahit tut"
buyruğunun haram olmadığına delalet ettiği açıklık kazanmış bulunmaktadır. O
halde buradaki zulmün tenzihen mekruh olduğu şeklinde tevil edilmesi
gerekmektedir.
2. Bu hadiste çocukların
bir kısmını dışarıda tutarak bazılarına bir şeyler hibe etmenin sahih olduğu,
eğer buna yaptığı bağışın bir benzerini diğerlerine yapmayacak olur ise de
birincisine yaptığı bağışı geri almanın müstehap olduğu hükmü anlaşılmaktadır.
Mezhep alimlerimizin, dediklerine göre birincisine yaptığı bağışın bir
benzerini diğerlerine de yapması müstehap olur. Şayet bunu yapmayacak olursa
birincisine yaptığı bağışı geri alması müstehap olmakla birlikte vacip
değildir.
3. Babanın çocuğuna
yaptığı hibeden vazgeçip onu geri alması caizdir. (4158) "Babasından ona
bir şeyler hibe etmesini istedL" Nüshaların bir çoğunda
"mevhube" bazılarında ise "mevhibe" şeklindedir. Her iki
tabir de doğrudur. Birincisinin takdiri ise bağışlanan bazı şeyler (hibe
etmesini istedi) takdirindedir.
"Onu bir sene
oyaladı" yani bir sene onu savsakladı, istediğini yapmadı.
"Çocuklarınız arasında adaletli olun" Kadı Iyaz, dedi ki: Biz
buradaki (adaletli olun) buyruğunu be harfi ile mukarebe kökünden
"karibu" şeklinde bir de kıran kökünden gelecek şekilde "karinu:
onları denk tutun" diye rivayet etmiş bulunmaktayız. Her ikisinin anlamı
da doğru olup, onlara yaptığınız bağış ın aslında ve miktarında aralarında
eşitlik sağlayın demektir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
4- UMRA (BİR MÜLKÜ
BİRİSİNE ÖMÜR BOYU BAGIŞLAMAK) BABI