SAHİH-İ MÜSLİM |
MUSAKAT |
13 - باب
تحريم بيع
الخمر
والميتة
والخنزير
والأصنام.
13/34- İÇKİNİN,
MEYTENİN, DOMUZUN VE PUTLARIN SATIŞININ HARAM KILINMASI BABI
71 - (1581) حدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
ليث عن يزيد
بن أبي حبيب،
عن عطاء بن
أبي رباح، عن
جابر بن عبدالله؛
أنه
سمع رسول الله
صلى الله عليه
وسلم يقول، عام
الفتح، وهو
بمكة (إن الله
ورسوله حرم
بيع الخمر
والميتة
والخنزير
والأصنام).
فقيل: يا رسول الله!
أرأيت شحوم
الميتة فإنه
يطلى بها
السفن ويدهن
بها الجلود
ويستصبح بها
الناس؟ فقال
(لا. هو حرام). ثم
قال رسول الله
صلى الله عليه
وسلم، عند ذلك
(قاتل الله
اليهود. إن
الله عز وجل لما
حرم عليهم
شحومها.
أجملوه ثم باعوه.
فأكلوا ثمنه).
4024-71/1- Bize Kuteybe
b. Said tahdis etti, bize Leys, Yezid b. Ebu Habib'den tahdis etti, o Ata b.
Ebu Rebah'dan, o Cabir b. Abdullah'tan rivayet ettiğine göre Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i Mekke'nin fethedildiği sene o Mekke'de iken
şöyle buyururken dinlemiştir: "Şüphesiz Allah ve Rasulü içkinin, meytenin,
domuzun ve putların satışını haram kılmıştır." Bunun üzerine: Ey Allah'ın
Rasulü! Meyte'nin yağları hakkında ne buyurursun. Çünkü o yağlarla gemiler
sıvanır, deriler onunla yağlanır ve insanlar onu yakarak aydınlanırlar diye
sorulunca O: "Hayır o(nlar} haramdır" buyurdu. Sonra Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu esnada: "Allah Yahudileri kah retsin.
Şüphesiz aziz ve celil Allah onlara hayvanların iç yağlarını haram kılınca
onlar o yağları erittikten sonra sattılar ve onun bedelini yediler"
buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
2236, 4633, 4296; Ebu Davud, 3486, 3787; Tirmizi, 1297; Nesai, 4267, 4683; İbn
Mace, 2167
(1581) - حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة وابن
نمير. قالا. حدثنا
أبو أسامة عن
عبدالحميد بن
جعفر، عن يزيد
بن أبي حبيب،
عن عطاء، عن
جابر. قال:
سمعت رسول الله
صلى الله عليه
وسلم عام
الفتح. ح
وحدثنا محمد
بن المثنى.
حدثنا الضحاك
(يعني أبا
عاصم) عن
عبدالحميد.
حدثني يزيد بن
أبي حبيب. قال:
كتب إلي عطاء؛
أنه سمع جابر
بن عبدالله
يقول: سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم، عام
الفتح، بمثل
حديث الليث.
4025- .. ./2- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe ve İbn Numeyr tahdis edip, dediler ki: Bize Ebu Üsame,
Abdulhamid b. Cafer'den tahdis etti, o Yezid b. Ebu Habib'den, o Ata'dan, o
Cabir'den şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'i Mekke'nin fethedildiği sene şöyle buyururken dinledim: (H.) Bize
Muhammed b. el-Müsenna da tahdis etti, bize Dahhak -yani Ebu Asım-
Abdulhamid'den tahdis etti, bana Yezid b. Ebu Habib tahdis edip, dedi ki: Ata,
bana Cabir b. Abdullah'tan şöyle dedi. diye mektup yazdı:
Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'i Mekke'nin fethedildiği sene şöyle buyururken dinledim deyip
Leys'in hadisinin aynısını rivayet etti.
72 - (1582) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة
وزهير بن حرب
وإسحاق بن إبراهيم
(واللفظ لأبي
بكر). قالوا:
حدثنا سفيان بن
عيينة عن
عمرو، عن
طاوس، عن ابن
عباس، قال
: بلغ
عمر أن سمرة
باع خمرا.
فقال: قاتل
الله سمرة.
ألم يعلم أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال (لعن
الله اليهود.
حرمت عليهم
الشحوم فجملوها
فباعوها).
4026-72/3- Bize Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe, Zuheyr b. Harb ve İshak b. İbrahim -lafız Ebu Bekr'e ait olmak
üzere- tahdis edip, dediler ki: Bize Süfyan b. Uyeyne, Amr'dan tahdis etti, o
Tavus'dan, o İbn Abbas'dan şöyle dediğini rivayet etti: Ömer (radıyallahu
anh)'a Semura'nın içki sattığı haberi ulaşınca: Allah Semura'yı kahretsin. O
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Allah Yahudileri lanetlesin.
Onlara iç yağları haram kılındığı halde onlar o yağları eritip sattılar"
buyurduğunu bilmiyor mu?
Diğer tahric: Buhari,
2223, 3460; İbn Mace, 3383
(1582) - حدثنا
أمية بن
بسطام. حدثنا
يزيد بن زريع.
حدثنا روح
(يعني ابن
القاسم) عن
عمرو بن
دينار، بهذا
الإسناد،
مثله.
4027- ... /4- Bize
Umeyye b. Bistam tahdis etti, bize Yezid b. Zureyh tahdis etti, bize Ravh -yani
b. el-Kasım- Amr b. Dinar'dan bu isnad ile aynısını rivayet etti.
73 - (1583) حدثنا
إسحاق بن
إبراهيم
الحنظلي.
أخبرنا روح بن
عبادة. حدثنا
ابن جريج.
أخبرني ابن
شهاب عن سعيد
بن المسيب؛
أنه حدثه عن
أبي هريرة،
عن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم. قال
(قاتل الله
اليهود. حرم
الله عليهم
الشحوم
فباعوها
وأكلوا
أثمانها).
4028-73/5- Bize İshak b.
İbrahim el-Hanzali tahdis etti, bize Ravh b. Ubade tahdis etti, bize İbn Cureyc
tahdis etti, bize İbn Şihab, Said b. elMüseyyeb'den haber verdiğine göre ona
Ebu Hureyre'den diye tahdis etti, o Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'den: "Allah Yahudileri kahretsin. Allah onlara iç yağlarını haram
kıldığı halde onlar o yağları satıp paralarını yediler" buyurdu.
Diğer tahric: Hadisi
yalnız Müslim rivayet etmiştir
74 - (1583) حدثني
حرملة بن
يحيى. أخبرنا
ابن وهب.
أخبرني يونس
عن ابن شهاب،
عن سعيد بن
المسيب، عن
أبي هريرة،
قال:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم (قاتل
الله اليهود.
حرم عليهم
الشحم فباعوه
وأكلوا ثمنه).
4029-74/6- Bana Harmele
b. Yahya da tahdis etti, bize İbn Vehb tahdis etti, bana Yunus İbn Şihab'dan
haber verdi, o Said b. el-Müseyyeb'den, o Ebu Hureyre’DEN şöyle dediğini
rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah Yahudileri kahretsin.
Onlara iç yağını haram kıldı, onlar da onu satıp parasını yediler"
buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
2224
AÇIKLAMA: (4024)
"Cabir (radıyallahu anh)'dan rivayete göre o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i
Mekke'nin fethedildiği sene Mekke'de bulunuyarken şöyle buyurduğunu dinlemiştir
... " .
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "Hayır, o haramdır" buyruğu şu demektir: Hayır
onu satmayın, onu satmak haramdır. Burada zamir yararlanmaya değil satmaya
aittir. Şafii ve onun mezhebine mensup ilim adamlarına göre sahih olan kanaat
budur. Onların kanaatine göre gemilerin yağlanmasında ve aydınlanmak için
kullanmak ve buna benzer yemenin dışında ve Ademoğlunun bedenine sürmenin
dışında bir yolla yararlanmak caizdir. Aynı şekilde Ata b. Ebu Rebah ve
Muhammed b. Cerir et-Taberi de böyle demiştir. Cumhur ise hiçbir şekilde ondan
yararlanmak caiz değildir. Buna sebep ise meyteden yararlanma ile ilgili
yasağın ifadesinin genel olmasıdır. Bundan tek istisna nas ile tahsis olunandır
ki, o da tabaklanmış olan deridir.
Zeytin yağı, sade yağ ve
buna benzer necaset bulaşmış yağlara gelince; bu gibi yağları aydınlanmak ve
buna benzer yemenin ve bedene sürmenin dışındaki yollarda kullanmak yahut da
zeytin yağından sabun yapmak ya da necaset bulaşmış balı arıya yedirmek yahut
da meyteyi (leşi) köpeklerine yedirmek yahut necis bir yiyeceği bineklerine,
hayvanlarına yedirmek caiz midir? Bu hususta selef alimleri arasında görüş
ayrılığı vardır. Mezhebimizdeki sahih görüş ise bütün bu hususların caiz
olduğudur.
Kadı Iyaz İmam Malik’DEN
ve Ashab-ı kiramın bir çoğundan Şafii, Sevri, Ebu Hanife, onun mezhebine mensup
ilim adamlarından ve Leys b. Sa'd’dan diye nakletmiş olup, şunları
söylemektedir: Buna yakın bir görüş, Ali, İbn Ömer, Ebu Musa, Kasım b.
Muhammed, Salim b. Abdullah Ömer'den de rivayet edilmiştir. (Kadı der ki): Ebu
Hanife, onun mezhebine mensup alimler, Leys ve başkaları durumunu açıklaması
halinde necis olan zeytin yağını satmayı caiz kabul etmişlerdir. Abdulmelik b.
el-Macişun, Ahmed b. Hanbel ve Ahmed b. Salih ise bütün bunların herhangi
birisi ile herhangi bir şeyde yararlanmak caiz değildir demişlerdir. Allah en
iyi bilendir.
İlim adamları der ki:
Meyte'nin satışının haram olmasının genel hükmünün kapsamına bizim tarafımızdan
öldürülmesi ve kafirler tarafından satın alınması ve onun karşılığında bedel
ödenmesi isteğinin bulunması halinde de kafirin leşini satmak haramdır. Çünkü
hadis-i şerifte belirtildiği üzere Müslümanlar Hendek gazasında NEvfal b.
Abdullah el-Mahzumi'yi öldürmüşler, kafirler onun cesedine karşılık Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e on bin dirhem vermişler, Allah Resulü ise o
parayı onlardan almadan onun cesedini kendilerine vermiştir." Tirmizi de
buna yakın bir hadis rivayet etmiştir.
Mezhep alimlerimiz der
ki: Meyte'nin, içkinin ve domuzun satışının haram kılınış illeti necis
oluşlarıdır. O halde bu hüküm necis olan her bir şeyi kapsamına alır.
Putların satışının haram
kılınış illeti ise onların mübah olan bir faydalarının bulunmayışıdır. Eğer
kırılmaları halinde kırıntıları ve parçaları ile yararlanılabilecek ise
bunların satışının sıhhati hususunda mezhep alimlerimizin meşhur bir görüş
ayrılığı bulunmaktadır. Onlardan kimileri nehyin zahiri ifadesi ve mutlaklığını
göz önünde bulundurarak yasak olduğunu söylerken kimisi de yararlanılabilme
esasına dayanarak caiz kabul etmiş ve hadisi parçaları ile yararlanılması
mümkün olmayan putlar hakkında yahut da özel olarak putlar ile ilgili kerahetin
tenzihi olduğu şeklinde yorumlamışlardır.
Meyte, içki ve domuza
gelince. Müslümanlar bunların her birinin satışının haram olduğunu icma ile
kabul etmişlerdir. Allah en iyi bilendir.
Kadı Iyaz, dedi ki: Bu
hadis-i şerif yenilmesi ve kendisi ile yararlanılması helal olmayan bir şeyin
satışının da caiz olmadığı ve yine hadis-i şerifte sözkonusu edilmiş iç
yağlarında olduğu gibi bedellerini yemenin de helal olmadığı hükmü
anlaşılmaktadır. Bazı Yahudi ve inkarcılar buna evlada babasından bir cariye
miras kalıp, baba bu cariye ile cima etmiş ise oğluna haram olur. Bununla
birlikte böyle bir cariyeyi oğlunun satıp bedelini yemesi de ona helaldir
demişlerdir. Kadı Iyaz, dedi ki: Bu yeterli bilgiye sahip olmayan kimselere
karşı bir saptırıcı ifadedir. Çünkü babanın bu durumdaki cariyesi oğluna o
cariyeden cinsel yolla yararlanmanın dışında herhangi bir hususu haram
değildir. O cariye ile cinsi bakımdan yararlanmak ise diğer insanlara helaldir.
Bu durumdaki evladın cinsel yararlanma dışında bütün yollarla böyle bir
cariyeden yararlanması helal olduğu gibi başkalarının bu cariyeden cinsel yolla
da başka şekilde de yararlanmaları helaldir. Oysa {Yahudilere haram kılınan} iç
yağların durumu bundan farklıdır. Yahudilere haram kılınan iç yağlarından maksat
ise bütün Yahudilere onu yemenin haram olduğudur. Aynı şekilde meyte iç yağını
yemek herkese haramdır. Yeme dışında diğer yararlanmalar ise buna tabidir. Oysa
miras alan evladın babası tarafından kendisi ile cima edilmiş olan cariyenin
durumu böyle değildir. Allah en iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: