SAHİH-İ MÜSLİM |
BUYU’ |
10 - باب
ثبوت خيار
المجلس
للمتبايعين.
10- ALIŞVERİŞ YAPANLAR
İÇİN MECLİS MUHAYVERLİĞİNİN SABİT OLDUGU BABI
43 - (1531) حدثنا
يحيى بن يحيى.
قال: قرأت على
مالك عن نافع،
عن ابن عمر؛
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال (البيعان،
كل واحد منهما
بالخيار على
صاحبه، ما لم
يتفرقا. إلا
بيع الخيار).
3831-4311- Bize Yahya b.
Yahya tahdis edip dedi ki: Ben Malik'e, Nafi'den rivayetini okudum: İbn
Ömer'den rivayete göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
''Alışveriş yapanların her birinin ayrılmadıkları sürece diğerine karşı muhayyerlik
hakkı vardır. Muhayyerlik şartı ile yapılan alışveriş müstesna."
AÇIKLAMA: ''Alışveriş
yapanların her biri. .. müstesna." Bu hadis alışveriş yapanların her biri
için akit gerçekleştikten sonra o meclisten bedenen ayrılacakları zamana kadar meclis
muhayyerliklerinin sabit olduğuna delildir. Ashab-ı kiramdan, tabiinden ve
onlardan sonra gelen ilim adamlarının büyük çoğunluğu böyle demiştir. Bu görüşü
kabul edenler arasında Ali b. Ebu Talib, İbn Ömer, İbn Abbas, Ebu Hureyre, Ebu
Berze el-Eslemi, Tavus, Said b. el-Müseyyeb, Ata, Kadı Şüreyh, Hasan-ı Basri,
Şa'bi, Zühri, Evzai, İbn Ebu Zi'b, Süfyan b. Uyeyne, Şafii, İbnu'l-Mübarek, Ali
b. el-Medini, Ahmed b. Hanbel, İshak b. Rahuye, Ebu Sevr, Ebu Ubeyd, Buhari ve
sair muhaddisler ile başkaları da vardır.
Ebu Hanife ve Malik ise
meclis muhayyerliği sabit olmaz, aksine bizzat 'cap ve kabulün kendisi ile
alışveriş bağlayıcı olur. Rabia da böyle demiştir. Ayrıca bu görüş Nehai’DEN de
rivayet edilmiştir. -Bu aynı zamanda Sevri’DEN de gelen bir rivayettir-
Fakat bu sahih hadisler
bu kanaatte olanların görüşlerini reddetmektedir.
Onların bu hadislere
karşı verdikleri doğru bir cevapları da yoktur. Doğrusu ise cumhurun dediği
gibi bunun sabit olduğudur. Allah en iyi bilendir.
Nebi {Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in: "Muhayyerlik alışverişi müstesna" buyruğu ile ilgili
olarak mezhep alimlerimizin ve onlardan başka ilim adamlarının sözünü ettiği üç
açıklaması vardır:
Bunların en sahih olanlarına
göre kastedilen, akdin tamamlanmasından sonra ve meclisten ayrılmadan önceki
muhayyerliktir. Bunun takdiri de şu olur: Birbirlerinden ayrılmadıkları sürece
alışveriş yapanlar için muhayyerlik sabittir. Ancak mecliste birbirlerini
muhayyer bırakarak her ikisinin de alışverişin geçerli olmasını tercih etmeleri
müstesnadır. O taktirde alışveriş muhayyer bırakmanın kendisi ile bağlayıcı
olur ve ayrılıncaya kadar bu muhayyerlik devam etmez.
İkinci görüşe göre şu
demektir: Eğer herhangi bir alışverişlerinde şart muhayyerliğini üç gün ya da
daha az bir süre şart koşarlarsa o alışveriş müstesnadır. Bunun muhayyerliği
ayrılmakla birlikte sona ermez. Aksine şart koşulan süre tamamlanıncaya kadar
bu muhayyerlik devam eder.
Uçüncü açıklamaya göre
mecliste her ikisinin de muhayyerlik haklarının olmamasının şart koşulduğu
alışveriş müstesnadır. O taktirde bu alışveriş bizzat yapılmakla bağlayıcı olur
ve bunda muhayyerlik sözkonusu olmaz.
Bu, bu şekilde
alışverişi sahih kabul eden kimselerin yaptıkları bir açıklamadır. Fakat bizim
mezhep alimlerimize göre daha sahih olan böyle bir şart ile alışverişin batıl
olacağıdır. Bu hadisin açıklaması ile ilgili görüş ayrılıkları bundan
ibarettir. Mezhep alimlerimiz de birinci görüşü ittifakla tercih etmişlerdir.
Şafii'nin açıkça dile getirdiği ve kendisinden naklettikleri açıklama da budur.
Onların bir çoğu da bunun dışındaki açıklamaların batıl olduğunu söylemiş ve o
görüşü söyleyenlerin yanlış olduğunu söylemişlerdir.
Muhaddisler arasında
bunu tercih edenlerden birisi de Beyhaki'dir. Sonra bu görüşün delillerini
genişçe bildirmiş ve bu hadislere karşı olan (muarız durumdaki) rivayetlerin
zayıf olduğunu açıklamış olup arkasından şunları söylemiştir: Birçok ilim adamı
Ömer {radıyallahu anh)'dan nakledilen "alışveriş ya bir akittir yahut
muhayyerliktir" şeklindeki rivayetin zayıf olduğunu ve alışverişin
muhayyerliği kaldırma şartının alışverişte caiz olmadığı, muhayyerlik şartı ile
alışverişten kastın alışverişin gerçekleşmesinden sonraki muhayyerlik yahut da
üç gün muhayyerlik ihtiva eden şartlı alışveriş olduğu kanaatindedirler.
Daha sonra Beyhaki
şunları söylemektedir: Doğru (sahih) ise maksadın alışverişten sonraki
muhayyerlik olduğudur. Çünkü Nafi' bazı hallerde bunu muhayyerlik alışverişi
diye ifade etmiş, bazı hallerde bunu böylece açıklamıştır. Bunun sahih olduğunu
söyleyenler arasında Ebu İsa et-Tirmizi de vardır. İbnu'l-Munzir de el-İşraf
adlı eserinde bu açıklamayı Sevri, Evzai, İbn Uyeyne, Abdullah b. el-Hasen el
Anberi, Şafii ve İshak b. Rahuye'den de rivayet etmiştir. Allah en iyi
bilendir.
(1531) - حدثنا
زهير بن حرب
ومحمد بن
المثنى. قالا:
حدثنا يحيى
(وهو القطان). ح
وحدثنا أبي
بكر بن أبي شيبة.
حدثنا محمد بن
بشر. ح وحدثنا
ابن نمير. حدثنا
أبي. كلهم عن
عبيدالله، عن
نافع، عن ابن
عمر، عن النبي
صلى الله عليه
وسلم. ح وحدثني
زهير بن حرب
وعلي بن حجر.
قالا: حدثنا
إسماعيل. ح
وحدثنا أبي
الربيع وأبي
كامل. قالا:
حدثنا حماد
(وهو ابن زيد).
جميعا عن
أيوب، عن
نافع، عن ابن
عمر، عن النبي
صلى الله عليه
وسلم. ح وحدثنا
ابن المثنى
وابن أبي عمر.
قالا: حدثنا
عبدالوهاب.
قال؛ سمعت
يحيى بن سعيد.
ح وحدثنا ابن
رافع. حدثنا
ابن أبي فديك.
أخبرنا
الضحاك.
كلاهما عن
نافع، عن ابن
عمر، عن النبي
صلى الله عليه
وسلم. نحو
حديث مالك عن
نافع.
3832- .. ./2- Bize
Zuheyr b. Harb ve Muhammed b. el-Müsenna tahdis edip dedi ki: Bize Yahya -ki o
b. el-Kattan'dır- tahdis etti. (H.) Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti,
bize Muhammed b. Bişr tahdis etti, (H.) Bize İbn Numeyr de tahdis etti, bize
babam tahdis etti, hepsi Ubeydullah'dan, o Nafi'den, o İbn Ömer'den, o Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den rivayet etti.
(H.) Bana Zuheyr b. Harb
ve Ali b. Hucr da tahdis edip dedi ki: Bize İsmail tahdis etti, (H.) Bize Ebu
Rabi' ve Ebu Kamil tahdis edip dedi ki: Bize Hammad -ki o b. Zeyd'dir- tahdis
etti, hepsi Eyyub'dan, o Nafi'den, o İbn Ömer'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'den rivayet etti. (H.) Bize İbnu'l-Müsenna ve İbn Ebu Ömer de tahdis
edip dedi ki: Bize Abdülvehhab tahdis edip dedi ki: Yahya b. Said'i dinledim.
(H.) Bize İbn Rafi'de tahdis etti, Dize İbn Ebu Fudeyk tahdis etti, bize Dahhak
haber verdi, ikisi Nafi'den, o İbn Ömer'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'den Malik'in Nafi'den hadisi rivayetine yakın olarak rivayet etti.
Diğer tahric: Zuheyr
b. Harb ve Muhammed b. el-Müsenna'nın hadisini Nesai, 4478; Ebu Bekr b. Ebu
Şeybe ve İbn Numeyr'in hadisini yalnız Müslim rivayet etmiştir;
Zuheyr b. Harb, Ali b.
Hucr ve Ebu Rabi'in hadisini Buhari, 2109; Ebu Davud, 3455; Nesai, 4481, 4482
44 - (1531) حدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
ليث. ح وحدثنا
محمد بن رمح.
أخبرنا الليث
عن نافع، عن
ابن عمر،
عن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم؛ أنه قال
(إذا تبايع
الرجلان فكل
واحد منهما
بالخيار ما لم
يتفرقا،
وكانا جميعا،
أو يخير
أحدهما الآخر.
فإن خير
أحدهما الآخر
فتبايعا على
ذلك، فقد وجب
البيع. وإن
تفرقا بعد أن
تبايعا ولم
يترك واحد
منهما البيع،
فقد وجب البيع).
3833-44/3- Bize Kuteybe
b. Said tahdis etti, bize Leys tahdis etti, (H.) Bize Muhammed b. Rumh da
tahdis etti, bize Leys, Nafi'den haber verdi, o İbn Ömer'den, o Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'den şöyle buyurduğunu rivayet etti: "İki adam alışveriş
yapacak olursa birbirlerinden ayrılmadıkları ve beraber kaldıkları sürece yahut
onların biri diğerine muhayyerlik vermediği sürece her ikisi de muhayyerdir.
Eğer biri diğerine muhayyerlik verip de bu şartla alışveriş yapacak olursa
artık alışveriş vacip olur (bağlayıcı olur). Eğer alışveriş yaptıktan sonra
onlardan biri alışverişi terk etmeksizin ayrılacak olurlarsa alışveriş vacip
(bağlayıcı) olur."
Diğer tahric: Buhari,
2112; Nesai, 4483 -muhtasar-, 4484 -muhtasar-; İbn Mace, 2181;
AÇIKLAMA: "Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: İki adam alışveriş yaptıkları taktirde ...
bağlayıcı olur" buyruğundaki "yahut biri diğerine muhayyerlik hakkını
verirse" ibaresinin anlamı şudur: Biri ötekine: Alışverişin geçerli
olmasını seç, diyecek olursa öbürü de onu seçerse alışveriş vacip olur. Yani
bağlayıcı olur, kesinleşmiş olur. Şayet biri diğerini seçmekte serbest
bırakmakla birlikte susarsa, o takdirde susanın (meclis) muhayyerliği sona
ermez. Böyle diyenin (teklifi yapanın) muhayyerliğinin sona ermesi hususunda
ise mezhep alimlerimizin iki görüşü vardır. Daha sahih olanına göre hadisin
lafzının zahiri dolayısı ile bunun sona ereceği görüşüdür.
Müsenna ve İbn Ebu
Ömer'in hadisini Tirmizi, 1245; Nesai, 4485, 4486; İbn Rafi'in hadisini yalnız
Müslim rivayet etmiştir
45 - (1531) وحدثني
زهير بن حرب
وابن أبي عمر.
كلاهما عن سفيان.
قال زهير:
حدثنا سفيان
ابن عيينة عن
ابن جريج. قال:
أملى علي
نافع؛ سمع
عبدالله بن
عمر يقول:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم (إذا
تبايع المتبايعان
بالبيع فكل
واحد منهما
بالخيار من
بيعه ما لم
يتفرقا. أو
يكون بيعهما
عن خيار. فأذا
كان بيعهما عن
خيار، فقد وجب).
زاد
ابن أبي عمر
في روايته:
قال نافع:
فكان إذا بايع
رجلا فأراد أن
لا يقيله، قام
فمشي هنيهة،
ثم رجع اليه.
3834-45/4- Bana Zuheyr
b. Harb ve İbn Ebu Ömer de tahdis etti, ikisi Süfyan'dan rivayet etti. Zuheyr
dedi ki: Bize Süfyan b. Uyeyne, İbn Cureyc'den şöyle dediğini tahdis etti:
Nafi'in bana yazdırdığına göre o Abdullah b. Ömer'i şöyle derken dinlemiştir:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: ''lilışveriş yapanlar bir
alışveriş yaptıkları taktirde ayrılmadıkları sürece yahut da alışverişleri muhayyerlik
şartına bağlı olarak yapılmamışsa her biri muhayyerdir. Eğer alışverişleri
muhayyerlik şartına bağlı olursa artık vacip (kesinleşmiş, bağlayıcı) olur.
"
İbn Ebu Ömer rivayetinde
şunu ziyade eylemiştir: Nafi dedi ki: (İbn Ömer) bir adam ile alışveriş yapıp
da satışı bozmak istemezse kalkıp biraz yürür sonra ona dönerdi.
Diğer tahric: Nesai,
4480
AÇIKLAMA: "İbn
Ömer bir adamla alışveriş yaparsa ... sonra dönerdi." Bu ibare bazı
nüshalarda bu şekilde "hüneyye: biraz" lafzı ye harfi şeddeli ve hemzesizdir.
Bazılarında ise ye harfi şeddesiz ve he harfi ziyade edilerek
"hüneyhe" şeklindedir. Az bir şeyanlamındadır.
"Alışverişi bozmak
istemezse" yani alışverişi fesh etmek istemezse.
İşte bu ibare, bedenen
ayrılmanın hadisi rivayet eden İbn Ömer'in açıkladığı gibi olduğuna delil
olduğu gibi, ayrılmanın sözlü olarak ayrılma olduğuna, bunun da satış lafzı ile
gerçekleştiğine yorumlayanların yorumunu da reddetmektedir.
46 - (1531) حدثنا
يحيى بن يحيى
ويحيى بن أيوب
وقتيبة بن حجر
(قال يحيى بن
يحيى: أخبرنا.
وقال الآخرون:
حدثنا
إسماعيل بن
جعفر) عن
عبدالله بن
دينار؛ أنه
سمع ابن عمر
يقول : قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم (كل
بيعين لا يبع
بينهما حتى
يتفرقا. إلا
بيع الخيار).
3835-46/5- Bize Yahya b.
Yahya, Yahya b. Eyyub Kuteybe ve İbn Hucr tahdis etti -Yahya b. Yahya bize
İsmail b. Cafer, Abdullah b. Dinar'dan haber verdi derken diğerleri tahdis etti
dedi. - O İbn Ömer'i şöyle derken dinlemiştir: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Alışveriş yapan her iki kişi arasında muhayyerlik satışı dışında
birbirlerinden aynımadıkça aralarında alışveriş olmaz" buyurdu.
Diğer tahric: Nesai,
4487
AÇIKLAMA: "Alışveriş
yapan her iki kişi arasında ayrılmadıkları sürece aralarında alışveriş
olmaz." Yani aralarında bağlayıcı bir alışveriş olmaz.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
11- ALIŞVERİşTE
DOĞRULUK VE (MALIN KUSURLARINI) BEYAN BABI