SAHİH-İ MÜSLİM

BUYU’

 

10- ALIŞVERİŞ YAPANLAR İÇİN MECLİS MUHAYVERLİĞİNİN SABİT OLDUGU BABI

 

3831-4311- Bize Yahya b. Yahya tahdis edip dedi ki: Ben Malik'e, Nafi'den rivayetini okudum: İbn Ömer'den rivayete göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Alışveriş yapanların her birinin ayrılmadıkları sürece diğerine karşı muhayyerlik hakkı vardır. Muhayyerlik şartı ile yapılan alışveriş müstesna."

 

 

AÇIKLAMA:          ''Alışveriş yapanların her biri. .. müstesna." Bu hadis alışveriş yapanların her biri için akit gerçekleştikten sonra o meclisten bedenen ayrılacakları zamana kadar meclis muhayyerliklerinin sabit olduğuna delildir. Ashab-ı kiramdan, tabiinden ve onlardan sonra gelen ilim adamlarının büyük çoğunluğu böyle demiştir. Bu görüşü kabul edenler arasında Ali b. Ebu Talib, İbn Ömer, İbn Abbas, Ebu Hureyre, Ebu Berze el-Eslemi, Tavus, Said b. el-Müseyyeb, Ata, Kadı Şüreyh, Hasan-ı Basri, Şa'bi, Zühri, Evzai, İbn Ebu Zi'b, Süfyan b. Uyeyne, Şafii, İbnu'l-Mübarek, Ali b. el-Medini, Ahmed b. Hanbel, İshak b. Rahuye, Ebu Sevr, Ebu Ubeyd, Buhari ve sair muhaddisler ile başkaları da vardır.

 

Ebu Hanife ve Malik ise meclis muhayyerliği sabit olmaz, aksine bizzat 'cap ve kabulün kendisi ile alışveriş bağlayıcı olur. Rabia da böyle demiştir. Ayrıca bu görüş Nehai’DEN de rivayet edilmiştir. -Bu aynı zamanda Sevri’DEN de gelen bir rivayettir-

 

Fakat bu sahih hadisler bu kanaatte olanların görüşlerini reddetmektedir.

Onların bu hadislere karşı verdikleri doğru bir cevapları da yoktur. Doğrusu ise cumhurun dediği gibi bunun sabit olduğudur. Allah en iyi bilendir.

 

Nebi {Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Muhayyerlik alışverişi müstesna" buyruğu ile ilgili olarak mezhep alimlerimizin ve onlardan başka ilim adamlarının sözünü ettiği üç açıklaması vardır:

 

Bunların en sahih olanlarına göre kastedilen, akdin tamamlanmasından sonra ve meclisten ayrılmadan önceki muhayyerliktir. Bunun takdiri de şu olur: Birbirlerinden ayrılmadıkları sürece alışveriş yapanlar için muhayyerlik sabittir. Ancak mecliste birbirlerini muhayyer bırakarak her ikisinin de alışverişin geçerli olmasını tercih etmeleri müstesnadır. O taktirde alışveriş muhayyer bırakmanın kendisi ile bağlayıcı olur ve ayrılıncaya kadar bu muhayyerlik devam etmez.

 

İkinci görüşe göre şu demektir: Eğer herhangi bir alışverişlerinde şart muhayyerliğini üç gün ya da daha az bir süre şart koşarlarsa o alışveriş müstesnadır. Bunun muhayyerliği ayrılmakla birlikte sona ermez. Aksine şart koşulan süre tamamlanıncaya kadar bu muhayyerlik devam eder.

 

Uçüncü açıklamaya göre mecliste her ikisinin de muhayyerlik haklarının olmamasının şart koşulduğu alışveriş müstesnadır. O taktirde bu alışveriş bizzat yapılmakla bağlayıcı olur ve bunda muhayyerlik sözkonusu olmaz.

 

Bu, bu şekilde alışverişi sahih kabul eden kimselerin yaptıkları bir açıklamadır. Fakat bizim mezhep alimlerimize göre daha sahih olan böyle bir şart ile alışverişin batıl olacağıdır. Bu hadisin açıklaması ile ilgili görüş ayrılıkları bundan ibarettir. Mezhep alimlerimiz de birinci görüşü ittifakla tercih etmişlerdir. Şafii'nin açıkça dile getirdiği ve kendisinden naklettikleri açıklama da budur. Onların bir çoğu da bunun dışındaki açıklamaların batıl olduğunu söylemiş ve o görüşü söyleyenlerin yanlış olduğunu söylemişlerdir.

 

Muhaddisler arasında bunu tercih edenlerden birisi de Beyhaki'dir. Sonra bu görüşün delillerini genişçe bildirmiş ve bu hadislere karşı olan (muarız durumdaki) rivayetlerin zayıf olduğunu açıklamış olup arkasından şunları söylemiştir: Birçok ilim adamı Ömer {radıyallahu anh)'dan nakledilen "alışveriş ya bir akittir yahut muhayyerliktir" şeklindeki rivayetin zayıf olduğunu ve alışverişin muhayyerliği kaldırma şartının alışverişte caiz olmadığı, muhayyerlik şartı ile alışverişten kastın alışverişin gerçekleşmesinden sonraki muhayyerlik yahut da üç gün muhayyerlik ihtiva eden şartlı alışveriş olduğu kanaatindedirler.

 

Daha sonra Beyhaki şunları söylemektedir: Doğru (sahih) ise maksadın alışverişten sonraki muhayyerlik olduğudur. Çünkü Nafi' bazı hallerde bunu muhayyerlik alışverişi diye ifade etmiş, bazı hallerde bunu böylece açıklamıştır. Bunun sahih olduğunu söyleyenler arasında Ebu İsa et-Tirmizi de vardır. İbnu'l-Munzir de el-İşraf adlı eserinde bu açıklamayı Sevri, Evzai, İbn Uyeyne, Abdullah b. el-Hasen el Anberi, Şafii ve İshak b. Rahuye'den de rivayet etmiştir. Allah en iyi bilendir.

 

 

 

 

3832- .. ./2- Bize Zuheyr b. Harb ve Muhammed b. el-Müsenna tahdis edip dedi ki: Bize Yahya -ki o b. el-Kattan'dır- tahdis etti. (H.) Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Muhammed b. Bişr tahdis etti, (H.) Bize İbn Numeyr de tahdis etti, bize babam tahdis etti, hepsi Ubeydullah'dan, o Nafi'den, o İbn Ömer'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den rivayet etti.

(H.) Bana Zuheyr b. Harb ve Ali b. Hucr da tahdis edip dedi ki: Bize İsmail tahdis etti, (H.) Bize Ebu Rabi' ve Ebu Kamil tahdis edip dedi ki: Bize Hammad -ki o b. Zeyd'dir- tahdis etti, hepsi Eyyub'dan, o Nafi'den, o İbn Ömer'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den rivayet etti. (H.) Bize İbnu'l-Müsenna ve İbn Ebu Ömer de tahdis edip dedi ki: Bize Abdülvehhab tahdis edip dedi ki: Yahya b. Said'i dinledim. (H.) Bize İbn Rafi'de tahdis etti, Dize İbn Ebu Fudeyk tahdis etti, bize Dahhak haber verdi, ikisi Nafi'den, o İbn Ömer'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den Malik'in Nafi'den hadisi rivayetine yakın olarak rivayet etti.

 

Diğer tahric: Zuheyr b. Harb ve Muhammed b. el-Müsenna'nın hadisini Nesai, 4478; Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve İbn Numeyr'in hadisini yalnız Müslim rivayet etmiştir;

Zuheyr b. Harb, Ali b. Hucr ve Ebu Rabi'in hadisini Buhari, 2109; Ebu Davud, 3455; Nesai, 4481, 4482

 

 

 

3833-44/3- Bize Kuteybe b. Said tahdis etti, bize Leys tahdis etti, (H.) Bize Muhammed b. Rumh da tahdis etti, bize Leys, Nafi'den haber verdi, o İbn Ömer'den, o Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den şöyle buyurduğunu rivayet etti: "İki adam alışveriş yapacak olursa birbirlerinden ayrılmadıkları ve beraber kaldıkları sürece yahut onların biri diğerine muhayyerlik vermediği sürece her ikisi de muhayyerdir. Eğer biri diğerine muhayyerlik verip de bu şartla alışveriş yapacak olursa artık alışveriş vacip olur (bağlayıcı olur). Eğer alışveriş yaptıktan sonra onlardan biri alışverişi terk etmeksizin ayrılacak olurlarsa alışveriş vacip (bağlayıcı) olur."

 

 

Diğer tahric: Buhari, 2112; Nesai, 4483 -muhtasar-, 4484 -muhtasar-; İbn Mace, 2181;

 

AÇIKLAMA:          "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: İki adam alışveriş yaptıkları taktirde ... bağlayıcı olur" buyruğundaki "yahut biri diğerine muhayyerlik hakkını verirse" ibaresinin anlamı şudur: Biri ötekine: Alışverişin geçerli olmasını seç, diyecek olursa öbürü de onu seçerse alışveriş vacip olur. Yani bağlayıcı olur, kesinleşmiş olur. Şayet biri diğerini seçmekte serbest bırakmakla birlikte susarsa, o takdirde susanın (meclis) muhayyerliği sona ermez. Böyle diyenin (teklifi yapanın) muhayyerliğinin sona ermesi hususunda ise mezhep alimlerimizin iki görüşü vardır. Daha sahih olanına göre hadisin lafzının zahiri dolayısı ile bunun sona ereceği görüşüdür.

 

Müsenna ve İbn Ebu Ömer'in hadisini Tirmizi, 1245; Nesai, 4485, 4486; İbn Rafi'in hadisini yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

 

3834-45/4- Bana Zuheyr b. Harb ve İbn Ebu Ömer de tahdis etti, ikisi Süfyan'dan rivayet etti. Zuheyr dedi ki: Bize Süfyan b. Uyeyne, İbn Cureyc'den şöyle dediğini tahdis etti: Nafi'in bana yazdırdığına göre o Abdullah b. Ömer'i şöyle derken dinlemiştir: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: ''lilışveriş yapanlar bir alışveriş yaptıkları taktirde ayrılmadıkları sürece yahut da alışverişleri muhayyerlik şartına bağlı olarak yapılmamışsa her biri muhayyerdir. Eğer alışverişleri muhayyerlik şartına bağlı olursa artık vacip (kesinleşmiş, bağlayıcı) olur. "

İbn Ebu Ömer rivayetinde şunu ziyade eylemiştir: Nafi dedi ki: (İbn Ömer) bir adam ile alışveriş yapıp da satışı bozmak istemezse kalkıp biraz yürür sonra ona dönerdi.

 

 

Diğer tahric: Nesai, 4480

 

AÇIKLAMA:          "İbn Ömer bir adamla alışveriş yaparsa ... sonra dönerdi." Bu ibare bazı nüshalarda bu şekilde "hüneyye: biraz" lafzı ye harfi şeddeli ve hemzesizdir. Bazılarında ise ye harfi şeddesiz ve he harfi ziyade edilerek "hüneyhe" şeklindedir. Az bir şeyanlamındadır.

 

"Alışverişi bozmak istemezse" yani alışverişi fesh etmek istemezse.

 

İşte bu ibare, bedenen ayrılmanın hadisi rivayet eden İbn Ömer'in açıkladığı gibi olduğuna delil olduğu gibi, ayrılmanın sözlü olarak ayrılma olduğuna, bunun da satış lafzı ile gerçekleştiğine yorumlayanların yorumunu da reddetmektedir.

 

 

 

 

3835-46/5- Bize Yahya b. Yahya, Yahya b. Eyyub Kuteybe ve İbn Hucr tahdis etti -Yahya b. Yahya bize İsmail b. Cafer, Abdullah b. Dinar'dan haber verdi derken diğerleri tahdis etti dedi. - O İbn Ömer'i şöyle derken dinlemiştir: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Alışveriş yapan her iki kişi arasında muhayyerlik satışı dışında birbirlerinden aynımadıkça aralarında alışveriş olmaz" buyurdu.

 

 

Diğer tahric: Nesai, 4487

 

AÇIKLAMA:          "Alışveriş yapan her iki kişi arasında ayrılmadıkları sürece aralarında alışveriş olmaz." Yani aralarında bağlayıcı bir alışveriş olmaz.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

11- ALIŞVERİşTE DOĞRULUK VE (MALIN KUSURLARINI) BEYAN BABI