SAHİH-İ MÜSLİM

SÜT EMME

 

باب رضاعة الكبير

7/31- YAŞI BÜYÜK KİMSENiN SÜT EMMESİ BABI

 

26 - (1453) حدثنا عمرو الناقد وابن أبي عمر. قالا: حدثنا سفيان بن عيينة عن عبدالرحمن بن القاسم، عن أبيه، عن عائشة ؛ قالت: جاءت سهلة بنت سهيل إلى النبي صلى الله عليه وسلم. فقالت : يا رسول الله  ! إني أرى في وجه أبي حذيفة من دخول سالم (وهو حليفه). فقال النبي صلى الله عليه وسلم

 " أرضعيه " قالت: وكيف أرضع ؟ وهو رجل كبير. فتبسم رسول الله صلى الله عليه وسلم وقال

 " قد علمت أنه رجل كبير".

زاد عمرو في حديثه: وكان قد شهد بدرا. وفي رواية ابن أبي عمر: فضحك رسول الله صلى الله عليه وسلم.

 

3585-26/1- Bize Amr en-Nakid ve İbn Ebu Ömer tahdis edip dedi ki: Bize Süfyan b. Uyeyne, Abdurrahman b. el-Kasım'dan tahdis etti, o babasından, o Aişe’DEN şöyle dediğini rivayet etti: Suheyl kızı Sehle, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek: Ey Allah'ın Rasulü! Ben Ebu Huzeyfe'nin azadlısı Salim'in (bulunduğum yere) girmesinden dolayı Ebu Huzeyfe'nin yüzünde hoşlanmadığını(n belirtilerini) görüyorum, dedi. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onu emzir" buyurdu. Sehle: Onu nasıl emzirebilirim? O büyük bir adamdır, dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de gülümseyerek:

"Ben onun büyük bir adam olduğunu biliyorum" buyurdu.

Amr hadisi rivayetinde: "O Bedir'e katılmıştı" ibaresini ekledi. İbn Ebu Ömer'in rivayetinde de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) güldü, denilmektedir.

 

Diğer tahric: Nesai, 3320; İbn Mace, 1943;

 

 

27 - (1453) وحدثنا إسحاق بن إبراهيم الحنظلي ومحمد بن أبي عمر. جميعا عن الثقفي. قال ابن أبي عمر: حدثنا عبدالوهاب الثقفي عن أيوب، عن ابن أبي مليكة، عن القاسم، عن عائشة ؛ أن سالما مولى أبي حذيفة كان مع أبي حذيفة وأهله في بيتهم. فأتت (تعني ابنة سهيل) النبي صلى الله عليه وسلم فقالت:

 إن سالما قد بلغ ما يبلغ الرجال. وعقل ماعقلوا. وإنه يدخل علينا وإن أظن أن في نفس أبي حذيفة من ذلك شيئا. فقال لها النبي صلى الله عليه وسلم "أرضعيه تحرمي عليه، ويذهب الذي في نفس أبي حذيفة" فرجعت فقالت: إني قد أرضعته ، فذهب الذي في نفس أبي حذيفة.

 

3586-27/2- Bize İshak b. İbrahim el-Hanzali ve Muhammed b. Ebu Ömer birlikte es-Sakafi’DEN tahdis etti. İbn Ebu Ömer dedi ki: Bize Abdülvehhab es-Sakafi, Eyyub'dan tahdis etti, o İbn Ebu Muleyke'den, o Kasım'dan, o Aişe'den rivayet ettiğine göre Ebu Huzeyfe'nin azadlısı Salim, Ebu Huzeyfe ve eşi ile beraber evlerinde kalıyordu. Bir gün -Süheyl'in kızını kastederek- Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelip: Şüphesiz ki Salim erkeklerin ulaştığı yaşa kadar ulaştı, erkeklerin akıllarının erdiklerine onun da aklı eriyor. Üstelik o bulunduğumuz yere de girip çıkıyor. Ben bundan dolayı Ebu Huzeyfe'nin içinden bir parça rahatsız olduğunu düşünüyorum dedi. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Onu emzir, sen ona haram olursun ve Ebu Huzeyfe'nin içindeki menfi duygular gider" buyurdu. Geri döndü, kendisi: Ben onu emzirdim, bunun neticesinde de Ebu Huzeyfe'nin nefsindeki menfi duygular da gitti.

 

 

Diğer tahric: Nesai, 3322, 3323

 

AÇIKLAMA:          Müslim, Ebu Huzeyfe'nin zevcesi Suheyl kızı Sehle'yi ve onun adam olmuş Salim'e süt emzirmesini zikretmektedir.

 

İlim adamları bu mesele hakkında ihtilaf etmişlerdir. Aişe ve Davud küçük çocuğun süt emmesi sebebi ile sabit olduğu gibi büluğa ermiş kimsenin de süt emmesi ile süt emmenin haramlığı sabit olur demişlerdir. Ashab ve tabiin ile İslam ülkesinin çeşitli ilim adamlarının oluşturduğu diğer alimler ise şu zamana kadar iki seneden önce süt emzirilmediği sürece süt emme haramlığı sabit olmaz demişlerdir. Ancak Ebu Hanife istisna olarak ikibuçuk yıl, Züfer üç yıl demiştir. Malik’DEN ise iki yıl birkaç gün dediği rivayet edilmiştir. Cumhur yüce Allah'ın: "Anneler çocuklarını -emmeyi tamamlamak isteyen kimseler için- iki tam yıl emzirirler" (Bakara, 233) buyruğunu ve Müslim'in bundan sonra zikredeceği: (3591) "Süt emmek ancak açlıktan dolayıdır" hadisini ve meşhur daha başka hadisleri delil gösterirler. Sehle ile ilgili bu hadisi de ona ve Salim'e özel bir hadis olarak yorumlarlar. Ayrıca Müslim, Um Seleme'den de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in diğer zevcelerinden de bu hususta Aişe (radıyallahu anha)'ya muhalefet ettiklerini rivayet etmiştir. Allah en iyi bilendir.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Onu emzir" buyurması ile ilgili olarak Kadı lyaz şunları söylemektedir: Muhtemelen göğsünden süt sağdıktan sonra onun memesine dokunmaksızın ve tenleri birbirlerine değmeksizin sütünü içmiştir. Kadı lyaz'ın bu açıklaması güzel bir açıklamadır. Ayrıca büyük kimsenin süt emme gibi bir özelliği tanındığı gibi ihtiyaç dolayısıyla dokunmasının af edilmiş olma ihtimali de vardır. Allah en iyi bilendir.

 

 

28 - (1453) وحدثنا إسحاق بن إبراهيم ومحمد بن نافع. (واللفظ لابن رافع) قال: حدثنا عبدالرزاق. أخبرنا ابن جريج، أخبرنا ابن أبي مليكة ؛ أن القاسم بن محمد بن أبي بكر أخبره ؛ أن عائشة أخبرته ؛ أن سهلة بنت سهيل بنت عمرو جاءت النبي صلى الله عليه وسلم فقالت:

 يا رسول الله ! إن سالما (لسالم مولى أبي حذيفة) معنا في بيتنا. وقد بلغ ما يبلغ الرجال وعلم ما يعلم الرجال. قال "أرضعيه تحرمي عليه" قال: فمكثت سنة أو قريبا منها لا أحدث به وهبته. ثم لقيت القاسم فقلت له: لقد حدثتني حديثا ما حدثته بعد. قال: فما هو ؟ فأخبرته. قال: فحدثه عني ؛ أن عائشة أخبرتنيه.

 

3587- Bize İshak b. İbrahim ve Muhammed b. Rafi' -ki lafız İbn Rafi'ye ait olmak üzere- tahdis etti. Dedi ki: Bize Abdürrezzak tahdis etti, bize İbn Cüreyc haber verdi, bize İbn Ebi Muleyke'nin haber verdiğine göre el-Kasım b. Muhammed b. Ebi Bekir kendisine şunu haber verdi: Aişe kendisine haber verdiğine göre Süheyl b. Amr'ın kızı Sehle, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek: Ey Allah'ın Rasulü! Salim -bununla Ebu Huzeyfe'nin azadlısı Salim'i kastediyordu- evimizde bizimle beraber kalıyor. Artık o erkeklerin geldiği yaşa geldi. Erkeklerin bildiklerini bilir oldu, dedi. Allah Rasulü: "Onu emzir, ona haram olursun" buyurdu.

 

İbn Ebu Muleyke dedi ki: Ben bir sene ya da ona yakın bir süre -onu büyük görerek- tahdis etmeden bekledim. Sonra el-Kasım ile karşılaştım. Ona: Sen bana bir hadis nakletmiştin ama ben hala onu kimseye tahdis etmedim, dedim. O hangisidir? dedi. Ben de ona haber verince o: Sen bunu benden tahdis et, çünkü onu bana Aişe haber vermişti, dedi. 

 

 

AÇIKLAMA:          "Bir sene yahut ona yakın bir süre onu büyük gördüğümden ötürü onu tahdis etmeden durdum." Bu lafız (onu büyük gördüğümden anlamındaki) "ve hibtuhu" lafzı- bazı nüshalarda bu şekilde heybet'ten gelen bir lafız olarak kaydedilmiştir. Heybet ise büyük görmek, ta'zim etmek demektir. Bazı nüshalarda ise rahbet (korku)den gelen bir kelime olarak re harfi ile "rahibtuhu: ondan korktuğundan" diye kaydedilmiştir. Bu ise he harfi kesreli, be harfi sakin, te harfi ötreli okunur. Kadı Iyaz ve başkaları ise bunu he harfi sakin, be fethalı ve te harfi mansub olarak "rahbetehu: bana verdiği korku dolayısıyla" diye zaptetmişlerdir. Kadı Iyaz, bu ise harf-i cer düşürüldüğü için nasb edilmiştir. Ama birinci zaptediş daha güzeldir, diğer nüshalara uygun olan da odur, demiştir.

 

 

29 - (1453) وحدثنا محمد بن المثنى. حدثنا محمد بن جعفر. حدثنا شعبة عن حميد بن نافع، عن زينب بنت أم سلمة. قالت: قالت أم سلمة لعائشة:

إنه يدخل عليك الغلام الأيفع الذي ما أحب أن يدخل علي. قال: فقالت عائشة: أما لك في رسول الله صلى الله عليه وسلم أسوة ؟ قالت: إن امرأة أبي حذيفة قالت: يا رسول الله ! إن سالما يدخل علي وهو رجل. وفي نفس أبي حذيفة منه شيء. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم

" أرضعيه حتى يدخل عليك".

 

3588-29/3- Bize Muhammed b. el-Müsenna da tahdis etti, bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be, Humeyd b. Nafi'den tahdis etti, o Um Seleme'nin kızı Zeyneb'den şöyle dediğini rivayet etti: Um Seleme, Aişe (radıyallahu anha)'ya: Gerçek şu ki senin huzuruna benim yanıma girmesinden hoşlanmadığım büluğa yakın genç bir çocuk girebiliyor dedi. Bunun üzerine Aişe: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sana örnek değil mi dedi ve şöyle devam etti: Ebu Huzeyfe'nin hanımı: Ey Allah'ın Rasulü! Salim bir adam olduğu halde yanıma giriyor. Bundan dolayı Ebu Huzeyfe de içten içe rahatsız oluyor dedi. Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Senin yanına girebilmesi için onu emzir" buyurdu.

 

 

Diğer tahric: Nesai, 3319

 

AÇIKLAMA:          "Senin yanına büluğa yaklaşmış bir çocuk giriyor." Eyfe'; büluğa yaklaşmış ama henüz baliğ olmamış demektir. Çoğulu fe harfinden sonra elif ile "eyfa'" diye gelir. Allah en iyi bilendir.

 

 

 

30 - (1453) وحدثني أبو الطاهر وهارون بن سعيد الأيلي (واللفظ لهارون) قالا: حدثنا ابن وهب. أخبرني مخرمة بن بكير عن أبيه. قال: سمعت حميد بن نافع يقول: سمعت زينب بنت أبي سلمة تقول:

 سمعت أم سلمة زوج النبي صلى الله عليه وسلم تقول لعائشة: والله ! ما تطيب نفسي أن يراني الغلام قد استغنى عن الرضاعة. فقالت: لم ؟ قد جاءت سهلة بنت سهيل إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم. فقلت: يا رسول الله ! والله ! إني لا أرى في وجه أبي حذيفة من دخول سالم قالت: فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم "أرضعيه" فقالت: إنه ذو لحية. فقال "ارضعيه يذهب ما في وجه أبي حذيفة ".

فقالت: والله ! ما عرفته في وجه أبي حذيفة.

 

3589-30/5- Bana Ebu't-Tahir ve Harun b. Said el-Eyli -lafız Harun'a ait olmak üzere- tahdis edip dedi ki: Bize İbn Vehb tahdis etti, bana Mahreme b. Bukeyr babasından şöyle dediğini tahdis etti: Ben Humeyd b. Nafi'i şöyle derken dinledim: Ebu Seleme'nin kızı Zeyneb'i şöyle derken dinledim: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Um Seleme'yi Aişe'ye: Allah'a yemin ederim artık süt emme ihtiyacı kalmamış bir çocuğun beni görmesi hoşuma gitmez derken dinledim. Aişe: Neden? Suheyl kızı Sehle Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gelip: Ey Allah'ın Rasulü! Allah'a yemin ederim ki ben Salim'in (yanıma) girmesinden dolayı Ebu Huzeyfe'nin yüzünden rahatsız olduğunu görüyorum dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de: "Ona süt emzir" buyurdu. Sehle: O sakallı birisidir deyince Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onu emzir, bundan dolayı Ebu Huzeyfe'nin yüzündeki o hal kaybolacaktır" buyurdu dedi.

 

Sonra Sehle dedi ki: Allah'a yemin olsun ki (ondan sonra) Ebu Huzeyfe'nin o tanıdığım ifadesini (bir daha) görmedim.

 

 

 

31 - (1454) حدثني عبدالملك بن شعيب بن الليث. حدثني أبي عن جدي. حدثني عقيل بن خالد عن ابن شهاب ؛ أنه قال: أخبرني أبو عبيدة بن عبدالله بن زمعة ؛ أن أمه زينب بنت أبي سلمة أخبرته ؛ أن أمها أم سلمة زوج النبي صلى الله عليه وسلم كانت تقول: أبي سائر أزواج النبي صلى الله عليه وسلم أن يدخلن عليهن أحدا بتلك الرضاعة. وقلن لعائشة:

 والله  ! مانرى هذا إلا رخصة أرخصها رسول الله صلى الله عليه وسلم لسالم خاصة. فما هو بداخل علينا أحد بهذه الرضاعة. ولا رائينا.

 

3590-31/6- Bana Abdulmelik b. Şuayb b. el-leys tahdis etti, bana babam dedemden tahdis etti, bana Ukayl b. Halid, İbn Şihab'dan şöyle dediğini tahdis etti: Bana Ebu Ubeyde b. Abdullah b. Zem'a'nın haber verdiğine göre annesi Ebu Seleme'nin kızı Zeyneb kendisine şunu haber verdi: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Um Seleme: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sair zevceleri O şekilde süt emmek sebebi ile kimsenin yanlarına girmesini kabul etmediler ve Aişe'ye: Allah'a yemin olsun ki biz bunun ancak Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Salim'e özel olarak verdiği bir ruhsat olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla böyle bir süt emme sebebi ile hiçbir kimse bizim bulunduğumuz yere giremez ve bizi göremez, dediler. 

 

Diğer tahric: Nesai, 3325; İbn Mace, 1947 -buna yakın-

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

8/32- SÜT EMMEK (AKRABALIĞI) ANCAK AÇLIKTAN DOLAYI SABİT OLUR BABI