SAHİH-İ MÜSLİM |
NİKAH |
(17) باب
لا تحل
المطلقة
ثلاثا
لمطلقها حتى
تنكح زوجا
غيره ويطأها،
ثم يفارقها،
وتنقضى عدتها
17- ÜÇ TALAK İLE BOŞANMIŞ
BİR KADIN KENDİSİNİ BU ŞEKİLDE BOŞAYANDAN BAŞKA BİR KOCA İLE NİKAHLANIP O KOCA
ONUNLA CİNSİ MÜNASEBETTE BULUNDUKTAN SONRA ONDAN AYRILIP İDDETİ DE BİTMEDİKÇE
KENDİSİNİ İLK BOŞAYAN KOCASINA HELAL OLMAYACAĞI BABI
111 - (1433) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة
وعمرو الناقد
(واللفظ
لعمرو) قالا:
حدثنا سفيان
عن الزهري، عن
عروة، عن
عائشة. قالت:
جاءت امرأة
رفاعة إلى النبي
صلى الله عليه
وسلم فقالت:
كنت عند
رفاعة. فطلقني
فبت طلاقي.
فتزوجت
عبدالرحمن بن
الزبير. وإن
ما معه مثل
هدبة الثوب.
فتبسم رسول
الله صلى الله
عليه وسلم. فقال:
" أتريدين
أن ترجعي إلى
رفاعة ؟ لا.
حتى تذوقي عسيلته
ويذوق
عسيلتك". قالت:
وأبو بكر
عنده. وخالد
بالباب ينتظر
أن يؤذن له.
فنادى: يا أبا
بكر ! ألا تسمع
هذه ما تجهر
به عند رسول
الله صلى الله
عليه وسلم!
3512-111/1- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe ve Amr en-Nakid -lafız Amr'a ait olmak üzere- tahdis edip
dediler ki: Bize Süfyan, ez-Zühri'den tahdis etti, o Urve'den, o Aişe'den şöyle
dediğini rivayet etti: Rifaa'nın hanımı Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e gelerek: Ben daha önce Rifaa'nın yanında idim. O beni üç talak ile
boşadı. Ondan sonra ben de Abdurrahman b. ez-Zebır ile evlendim. Onun
beraberindeki ise elbisenin saçağı gibidir dedi. Bunun üzerine Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) gülümsedi ve: "Sen Rifda'ya dönmek mi istiyorsun?
Sen onun balcağızını tadıncaya o da senin balcağızını tadıncaya kadar
olmaz" buyurdu.
(Aişe r.anha.) dedi ki:
Ebu Bekir o sırada yanında idi, Halid b. Said ise kapıda kendisine izin
verilmesi için bekliyordu. Halid hemen: Ey Ebu Bekir! Sen bu kadının Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e neleri açık açık konuştuğunu işitmiyor musun?
diye seslendi.
Diğer tahric: Buhari,
2639; Tirmizi, 1118; İbn Mace, 1932
AÇIKLAMA: Rifaa'nın
hanımının: "Ben Abdurrahman b. ez-Zebir ile evlendim" ifadesinde Abdurrahman'ın
babasının adı ze fethalı, be kesreli söyleneceğinde hiçbir görüş ayrılığı
yoktur. Adı ez-Zebir b. Bata'dır. Batıya olduğu da söylenir. Abdurrahman da
sahabe idi. ez-Zebir ise Benu Kurayza kazasında Yahudi olarak öldürülmüştür.
İşte sözünü ettiğimiz bu Abdurrahman b. ezZebir b. Bata el-Kurazi, Rifaa
el-Kurazi'nin hanım ı ile evlenen kişidir. Ebu Ömer b. Abdilberr ile
muhakkiklerin sözünü ettiği İbn Mende ve Ebu Nuaym el-Asbahani'nin
Marifetu's-Sahabe adlı eserlerinde söyledikleri: O Abdurrahman b. ez-Zebir b.
Zeyd b. Umeyye b. Zeyd b. Malik b. Avf b. Amr b. Avf b. Malik b. Evs'dir
demişlerse de doğrusu birincisidir.
Rifaa'nın hanımının:
"Beni üç talak ile boşadı" demesi artık bütün talak
haklarınıkullanmış olduğunu anlatmaktadır.
"Elbisenin saçağı"
ibaresindeki "hudbe: saçak" lafzında he harfi ötreli, dal harfi
sakindir. O da elbisenin dokunmadan bırakılmış sarkan ucuna denir. Bunu gözün
çevresindeki kirpiklere benzetmişlerdir.
Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "Sen onun balcağızını tadıncaya o da senin
balcağızını tadıncaya kadar olmaz" buyruğunda balcağız anlamındaki
"useyle" lafzında ayn harfi ötreli, sin harfi fethalı olup
"asele: bal" lafzının küçültme ismidir. Bu ise cimadan kinayedir.
Lezzeti balın lezzetine ve tadına benzetilmiştir. Dilcilerin söylediklerine
göre balcağız lafzının müennes getirilmesi bal lafzında müzekkerlik ve
müenneslik olmak üzere iki niteliğin bulunmasından dolayıdır. Nutfeyi
kastederek bu lafzı müennes söylenmiş ise de bu zayıftır. Çünkü cimada inzal şart
değildir.
Bu hadis-i şeriften
anlaşıldığı üzere üç talak ile boşanmış olan bir kadının kendisini boşamış
olana helal olması ancak ondan başka bir kocayı nikahlayıp bu koca da onunla
cima ettikten sonra ayrılması ve iddetin bitmesinden sonra helal olabilir.
Başkasının ona sadece nikah akdi yapması onun ilk kocası için helal olmasını
sağlamaz. Ashab, tabiin ve onlardan sonraki bütün ilim adamları böyle demiştir.
Ama Said b. el-Müseyyeb tek başına ikincisi onunla nikah akdi yaptıktan sonra
ayrılırsa birincisine helal olur, ikincisinin cinsel ilişki kurması şart
değildir demiştir. Çünkü yüce Allah: "Ondan başka bir koca
nikahlamadıkça" (Bakara, 230) buyurmaktadır. Nikah ise sahih kabul edilen
kanaate göre hakiki anlamı ile akit hakkında kullanılır. Cumhur ise bu hadisin,
ayetin genel ifadesini tahsis ettiğini ve ayetten maksadın ne olduğunu beyan
etmektedir diye cevap vermişlerdir.
İlim adamları der ki:
Muhtemelen Said b. el-Müseyyeb'e bu hadis ulaşmamış olabilir. Kadı Iyaz dedi
ki: Bu Said'in görüşünü Haricilerden bir kesimden başka kabul eden olmamıştır.
İlim adamları kocanın haşefesini inzal olmadan dahi fercine sokmasının yeterli
olacağını ittifakla kabul etmişlerdir. Hasan-ı Basri istisna teşkil ederek
meninin inzalini de şart koşmuş ve balcağızın gerçek anlamının bu olduğunu
söylemiştir. Cumhur ise: Erkeklik organının girmesi ile lezzet ve balcağız
hasıl olur. Eğer o kadın ile fasid bir nikah ile ilişki kuracak olursa sahih
olan kanaate göre birincisine helal olmaz. Çünkü o bir koca değildir.
"Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) gülümsedi." İlim adamlarının dediklerine göre:
Gülümsemesi kadının açıkça konuşması ve adeten kadınların haya ettiği böyle bir
şeyi açık açık ifade etmesi dolayısıyla yahut da birinci kocasını arzulayıp
ikincisinden tiksinmesinden dolayıdır. Allah en iyi bilendir.
112 - (1433) حدثني
أبو الطاهر
وحرملة بن
يحيى (واللفظ
لحرملة) (قال
أبو الطاهر:
حدثنا. وقال
حرملة: أخبرنا
ابن وهب).
أخبرني يونس
عن ابن شاب.
حدثني عروة بن
الزبير ؛ أن
عائشة زوج
النبي صلى
الله عليه
وسلم أخبرته ؛
أن رفاعة
القرظى طلق
امرأته فبت
طلاقها.
فتزوجت بعده
عبدالرحمن بن
الزبير. فجاءت
النبي صلى
الله عليه
وسلم فقالت:
يا رسول الله ! إنها
كانت تحت
رفاعة. فطلقها
آخر ثلاث
تطليقات.
فتزوجت بعده
عبدالرحمن بن
الزبير. وإنه،
والله ! ما معه
إلا مثل
الهدبة. وأخذت
بهدبة من
جلبابها. قال:
فتبسم رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
ضاحكا.
فقال:
"لعلك
تريدين أن
ترجعي إلى
رفاعة. لا. حتى
يذوق عسيلتك
وتذوقي
عسيلته". وأبو
بكر الصديق
جالس عند رسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
وخالد ابن
سعيد بن العاص
جالس بباب
الحجرة لم
يؤذن له. قال:
فطفق خالد
ينادي أبا
بكر: ألا تزجر
هذه عما تجهر
به عند رسول
الله صلى الله
عليه
وسلم ؟.
3513-112/2- Bana
Ebu't-Tahir ve Harmele b. Yahya -lafız Harmele'ye ait olmak üzere- tahdis etti.
Ebu't-Tahir, bize İbn Vehbe tahdis etti derken, Harmele, haber verdi dedi. (İbn
Vehb) dedi ki: Bana Yunus, İbn Şihab’DAN şöyle dediğini haber verdi: Bana Urve
b. ez-Zubeyr'in tahdis ettiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
zevcesi Aişe ona şunu haber verdi: Rifaa elKurazi karısını boşamış ve üç talak
vermek sureti ile talakını kesinleştirmişti. O da ondan sonra Abdurrahman b.
ez-Zebir ile evlendi. Derken Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzuruna
gelerek: Ey Allah'ın Rasulül Ben Rifaa'nın nikahı altında idim. Sonra beni üç
talakın sonuncusunu da vererek boşadı. Ondan sonra Abdurrahman b. ez-Zebir ile
evlendim. Ama Allah'a yemin ederim ki beraberindeki ancak bu saçak gibidir dedi
ve dlbabının saçağını tuttu. Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) güler gibi gülümsedi ve: "Galiba sen Rifaa'ya geri dönmek
istiyorsun ama o senin balcağızını tadıncaya sen de onun balcağızını tadıncaya
kadar olmaz" buyurdu. Ebu Bekir es-Sıddik'da Rasulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in huzurunda oturuyordu. Halid b. Said b. el-As ise odanın kapısında
-içeriye girmesi için- ona izin verilmediği hali ile oturuyordu. Bu sefer
Halid, Ebu Bekir'e: Sen bu kadını Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
huzurunda bu şekilde açık konuşmaktan dolayı azarlamayacak mısın? dedi.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
113 - (1433) حدثنا
عبد بن حميد.
أخبرنا
عبدالرزاق.
أخبرنا معمر
عن الزهري، عن
عروة، عن
عائشة ؛ أن
رفاعة القرظي
طلق امرأته
فتزوجها
عبدالرحمن بن
الزبير. فجاءت
النبي صلى
الله عليه
وسلم فقالت: يا
رسول الله ! إن
رفاعة طلقها
آخر ثلاث
تطليقات. بمثل
حديث يونس.
3514-113/3- Bize Abd b.
Humeyd de tahdis etti, bize Abdurrezzak haber verdi, bize Ma'mer ez-Zühri'den
haber verdi, o Urve'den, o Aişe'den rivayet ettiğine göre Rifaa el-Kurazi
hanımını boşadı. Sonra Abdurrahman b. ez-Zebir onunla evlendi. Rifaa'nın hanımı
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek: Ey Allah'ın Rasulü! Rifaa beni üç
talakın sonuncusunu da vererek boşadı dedi ve Yunus'un hadisini aynen rivayet
etti.
Diğer tahric: Buhari,
6084; Nesai, 3409
114 - (1433) حدثنا
محمد بن
العلاء
الهمداني.
حدثنا أبو أسامة
عن هشام، عن
أبيه، عن
عائشة ؛ أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم سئل عن
المرأة
يتزوجها الرجل،
فيطلقها،
فتتزوج رجلا،
فيطلقها قبل أن
يدخل بها.
أتحل لزوجها
الأول ؟
قال "لا. حتى
يذوق عسيلتها".
3515-114/4- Bize
Muhammed b. el-A'la el-Hemedani tahdis etti, bize Ebu Üsame, Hişam'dan tahdis
etti, o babasından, o mü'minlerin annesi Aişe (radıyallahu anha) , dan rivayet
ettiğine göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e bir erkeğin kendisi
ile evlenip sonra da boşadığı bir kadın, bir başka erkekle evlendiği halde
onunla zifafa girmeden önce onu boşarsa birinci kocasına helal olur mu? diye
soruldu. Allah Rasulü: "Onun balcağızını tatmadan olmaz" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
(1433) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا ابن
فضل. ح وحدثنا
أبو كريب.
حدثنا أبو
معاوية. جميعا
عن هشام، بهذا
الإسناد.
3516- .. ./5- Bize Ebu
Bekr b. Ebi Şeybe tahdis etti, bize İbn Fudayl tahdis etti, (H.) Bize Ebu
Kureyb de tahdis etti, bize Ebu Muaviye tahdis etti, birlikte Hişam'dan bu
isnad ile rivayet etti.
Diğer tahric: Ebu Bekr
b. Ebu Şeybe'nin hadisini yalnız Müslim rivayet etmiştir; Ebu Kureyb'in rivayet
ettiği hadisi de Buhari, 5265
115 - (1433) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا علي بن
مسهر عن
عبيدالله بن
عمر، عن
القاسم بن
محمد، عن عائشة.
قالت: طلق رجل
امرأته ثلاثا.
فتزوجها رجل ثم
طلقها قبل أن
يدخل بها.
فأراد زوجها
الأول أن
يتزوجها. فسئل
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم عن ذلك.
فقال:
"لا.
حتى يذوق
الآخر من
عسيلتها، ما
ذاق الأول".
3517-115/6- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe tahdis etti, bize Ali b. Mushir, Ubeydullah b. Ömer'den
tahdis etti, o el-Kasım b. Muhammed'den, o Aişe'den şöyle dediğini rivayet
etti: Bir adam karısını üç talak ile boşadı. Bir başka adam onunla evlendikten
sonra onunla zifafa girmeden önce onu boşadı. İlk kocası onunla evlenmek
istedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e bu husus sorulunca o:
"Diğeri birincisinin tattığı şekilde onun balcağızından tatmadıkça
olmaz" buyurdu.
Diğer tahric: Buhari,
5261; Nesai, 3412
(1433) وحدثناه
محمد بن
عبدالله بن
نمير. حدثنا
أبي. ح
وحدثناه محمد
بن المثنى.
حدثنا يحيى
(يعني ابن
سعيد). جميعا
عن عبيدالله،
بهذا
الإسناد،
مثله. وفي حديث
يحيى عن
عبيدالله:
حدثنا القاسم
عن عائشة.
3518- .. ./7- Bunu bize
Muhammed b. Abdullah b. Numeyr de tahdis etti, bize babam tahdis etti (H.) Bunu
bize Muhammed b. el-Müsenna da tahdis etti, bize Yahya b. Said tahdis etti,
hepsi Ubeydullah'dan bu isnad ile aynısını rivayet etti.
Yahya'nın Ubeydullah'dan
hadisi rivayetinde: Bize el-Kasım, Aişe'den tahdis etti, demektedir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
18- CİMA SIRASINDA
SÖYLEMESİ MÜSTEHAP OLAN SÖZLER BABI