SAHİH-İ MÜSLİM

NİKAH

 

(2) باب ندب من رأى امرأة، فوقعت في نفسه، إلى أن يأتي امرأته أو جاريته فيواقعها

2- BİR KADINI GÖRÜP DE ONDA AKLI KALAN KİMSEYİ HANIMINA YA DA CARİYESİNE GİDİP ONUNLA CİMA ETMEYE TEşVİK BABI

 

9 - (1403) حدثنا عمرو بن علي. حدثنا عبدالأعلى. حدثنا هشام بن أبي عبدالله عن أبي الزبير، عن جابر ؛ أن رسول الله صلى الله عليه وسلم رأى امرأة. فأتي امرأته زينب، وهي تمعس منيئة لها. فقضى حاجته. ثم خرج إلى أصحابه فقال:

 "إن المرأة تقبل في صورة شيطان، وتدبر في صورة شيطان، فإذا أبصر أحدكم امرأة فليأت أهله. فإن ذلك يرد ما في نفسه".

 

3393-9/1- Bize Amr b. Ali tahdis etti, bize Abdü'l-A'la tahdis etti, bize Hişam b. Ebu Abdullah, Ebu Zubeyr'den tahdis etti, o Cabir'den rivayet ettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir kadın gördü. Sonra hanımı Zeyneb'in yanına gitti. O sırada kendisine ait bir deriyi ovalıyormuş. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihtiyacını gördükten sonra ashabının yanına çıkarak şöyle buyurdu: "Şüphesiz ki kadın bir şeytan suretinde gelir, bir şeytan suretinde arkasını dönüp gider. Bu sebeple sizden biriniz bir kadın görecek olursa hanımının yanına gitsin. Şüphesiz ki bu onun nefsinde olanı geri çevirir. " 

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 2151; Tirmizi, 1158

 

 

(1403) حدثنا زهير بن حرب. حدثنا عبدالصمد بن عبدالوارث. حدثنا حرب بن أبي العالية. حدثنا أبو الزبير عن جابر بن عبدالله ؛ أن النبي صلى الله عليه وسلم رأى امرأة. فذكر بمثله. غير أنه قال:

 فأتى امرأته فليواقعها. فإن ذلك يرد ما في نفسه".

 

3394- .. ./2- Bize Zuheyr b. Harb tahdis etti, bize Abdüssamet b. Abdülvar tahdis etti, bize Harb b. Ebu'l-Aliye tahdis etti, bize Ebu Zubeyr, Cabir b. Abdullah'tan tahdis ettiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir kadın görd" deyip önceki hadisi aynen zikretti. Ancak rivayetinde şunları söyledi: O, bir deriyi ovalamakta olan hanımı Zeyneb'in yanına gitti. Fakat rivayetinde "bir şeytan suretinde arkasını dönüp gider" ibaresini zikretmedi. 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

 

3395-10/3- Bana Seleme b. Şebib de tahdis etti, bize Hasan b. A'yen tahdis etti, bize Ma'kil, Ebu Zubeyr'den şöyle dediğini tahdis etti: Cabir dedi ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle buyururken dinledim: "Biriniz bir kadını beğenir de o kalbinde yer ederse hemen kendi hanımının yanına gitsin, onunla beraber olsun. Çünkü bu onun nefsinde olanı geri çevirir. "

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in (3393) "Kadın bir şeytan suretinde gelir ve bir şeytan suretinde gider. Bu sebeple biriniz bir kadın görecek olursa kendi hanımının yanına gitsin. Çünkü bu onun nefsinde olanı geri çevirir.''

 

Diğer rivayette (3395) "Biriniz bir kadını beğenip de kalbinde yer edecek olursa hemen kendi hanımının yanına gitsin, onunla birlikte olsun. Çünkü bu onun nefsinde olanı geri çevirir" buyurmaktadır. Bu ikinci rivayet birinci rivayete açıklık getirmektedir. Hadisin anlamına gelince, bir kadın görüp de şehveti harekete geçen bir kimsenin kendi hanımının yanına ya da varsa cariyesinin yanına gitmesi ve şehvetini bertaraf edip nefsini sükunete erdirmesi için böylelikle kalbini (zihnini) yapmakta olduğu işe toparlayabilmesi için onunla birlikte olsun.

 

Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Şüphesiz kadın bir şeytan suretinde gelir ve bir şeytan suretinde arkasını dönüp gider" buyruğu hakkında şöyle söylemişlerdir: Bununla nefsin hevasına ve kadın vesilesi ile fitneye çağırmaya işaret edilmektedir. Çünkü yüce Allah erkeklerin nefislerinde kadınlara karşı bir eğilim, onlara bakmaktan ve onları ilgilendiren hususlardan zevk ve lezzet almayı taktir buyurmuştur. Bu yönü ile o vesvesesi, şerri insana süslü göstermesi sebebi ile şerre çağırması bakımından şeytanı andırmaktadır. Buradan da şu hüküm çıkarılmaktadır: O halde zaruret olmadıkça kadınlar erkeklerin arasına çıkmamalıdır. Erkeklerin de kadının elbisesine bakmaması ve kayıtsız ve şartsız olarak gözünü ondan başka tarafa çevirmesi gerekir.

 

"Bir deriyi ovalarken" dil bilginlerinin dediklerine göre "ma's: ovalamak" demektir. Mim harfi ötreli, nun harfi kesreli sonra da medli bir hemze arkasından yuvarlak te ile "menie" sagira, kebira ve zebiha vezninde olup dil bilginlerinin dediklerine göre tabaklanmaya bırakıldığı ilk sıradaki deriye denilir. Kisai ise tabaklanmak işleminde kaldığı sürece deriye "menie" denilir demiştir. Ebu Ubeyde ise tabaklamanın ilk sıralarındaki deriye meniye denilir. Sonra efik denilir, çoğulu da ufuktur. Bundan sonrasına ise edin denilir. Allah en iyi bilendir.

"Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir kadın gördü. Hanımı Zeyneb'in yanına gidiverdi. O sırada kendisine ait bir deriyi ovalıyordu. İhtiyacını gördükten sonra ashabının yanına çıkarak: Kadın şeytan suretinde gelir ... " buyurdu.

 

İlim adamları der ki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in böyle yapması bu gibi hallerde ne yapmaları gerektiğini onlara açıklamak ve onları irşad etmek için yapmıştır. Böylelikle onlara hem fiili ile hem sözü ile öğretmiş oldu.

 

Hadisten anlaşıldığına göre erkeğin gündüzün ve başka zamanlarda bırakılması mümkün olan bir meşguliyeti bulunduğu halde hanımından beraber olmayı istemesinde bir sakınca olmadığı hükmü anlaşılmaktadır. Çünkü erkeğin gecikmesi sebebi ile bedenine, kalbine ya da görmesine zarar verebilecek şekilde şehveti baskın bir hal almış olabilir. Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

3- MUT'A NİKAHI VE ÖNCE MÜBAH KILINIP SONRA NESH EDİLDİĞİ SONRA BİR DAHA MÜBAH KILINIP SONRA NESH EDİLDİĞİ VE SONUNDA KIYAMETE KADAR HARAM HÜKMÜNÜN KARAR BULDUĞU BABI