SAHİH-İ MÜSLİM |
HAC |
(79) باب
في فضل الحج
والعمرة ويوم
عرفة
79- HACCIN, UMRENİN VE
AREFE GÜNÜNÜN FAZİLETİ HAKKINDA BİR BAB
436 - (1348) حدثنا
هارون بن سعيد
الأيلى وأحمد
بن عيسى. قالا:
حدثنا ابن
وهب. أخبرني
مخرمة بن بكير
عن أبيه. قال:
سمعت يونس بن
يوسف يقول عن
ابن المسيب قال:
قالت عائشة:
إن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال:
"ما
من يوم أكثر
من أن يعتق
الله فيه عبدا
من النار، من
يوم عرفة.
وإنه ليدنو ثم
يباهي بهم
الملائكة.
فيقول: ما
أراد هؤلاء ؟".
3275-436/1- Bize Harun
b. Said el-Eyli ve Ahmed b. İsa tahdis edip dediler ki: Bize İbn Vehb tahdis
etti, bana Mahreme b. Bukeyr babasından şöyle dediğini haber verdi: Ben Yunus
b. Yusuf'u İbnu'l-Müseyyeb'den şöyle dedi, diye naklederken dinledim: Aişe dedi
ki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: Aziz ve Celil
Allah'ın Arefe gününden daha çok sayıda kulu ateşten azad ettiği hiçbir gün
yoktur. Şüphesiz ki O, oldukça yaklaşır sonra onlarla meleklere karşı övünerek:
Bunlar ne istedi, buyurur."
Diğer tahric: Nesai,
3003; İbn Mace, 3014
AÇIKLAMA: "Yüce
Allah'ın Arefe gününden daha çok ... diye buyurur." Bu hadis Arefe gününün
faziletine açıkça delalet etmektedir. Gerçekten de böyledir. Eğer bir adam: En faziletli
günde karım boş olsun diyecek olursa bu hususta mezhep alimlerimizin iki görüşü
vardır. Birinci görüşe göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in daha önce
Sahih-i Müslim'de geçtiği gibi "güneşin doğduğu en hayırlı gün cuma
günüdür" buyruğundan ötürü cuma günü ondan boş olur. Ama bu iki görüşten
daha sahih olanı Arefe günü boş olacağıdır. Buna delil de bu babta zikrolunan
bu hadis-i şerifdir. Cuma günü ile ilgili hadis-i şerif de haftanın en
faziletli günü diye tevil edilir.
Kadı Iyaz dedi ki: el-Mazeri
dedi ki: Hadiste geçen "yaklaşır" buyruğu rahmeti, lütuf ve ihsanları
yaklaşır demektir. Yoksa bu bir mesafe yaklaşması ve temas anlamında bir
yaklaşma değildir. Kadı Iyaz dedi ki: Bu hadis hakkında da daha önce dünya
semasına inme hadisi hakkında yapılan tevil geçerlidir. Nitekim bir başka
hadiste şeytan Arefe gününde rahmetin nüzulünü gördüğü için öfkelenip kızar.
Kadı Iyaz dedi ki: Bu
hadis ile beraberlerinde inen rahmet ile meleklerin dünya semasına yahut da
yeryüzüne yaklaşmaları ve meleklere karşı Yüce Allah'ın emri dolayısı ile
onlara övünmesi de kastedilmiş olabilir. Hadis Müslim'in Sahihi'nde muhtasar
olarak yer almıştır. Abdurrezzak bu hadisi Müsned'inde İbn Ömer'in naklettiği
bir rivayet olarak şöylece zikretmektedir: Yüce Allah dünya semasına inerek
onlarla (arafattakilerle) meleklere övünüp: Bunlar benim kullarımdır. Üstleri
başları tozlu, rahmetimi ümid ederek azabımdan korkarak -ve beni görmedikleri
halde- huzuruma geldiler. Ya Beni görselerdi nasıl olurdu deyip hadisin geri
kalan kısmını zikretmektedir.
437 - (1349) حدثنا
يحيى بن يحيى.
قال: قرأت على
مالك عن سمى مولى
أبي بكر بن
عبدالرحمن،
عن أبي صالح
السمان، عن
أبي هريرة ؛
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال:
"العمرة
إلى العمرة
كفارة لما
بينهما. والحج
المبرور، ليس
جزاء إلا الجنة".
3276-437/2- Bize Yahya
b. Yahya da tahdis edip dedi ki: Malik'e Ebu Bekr b. Abdurrahman'ın azadlısı
Sümey'den rivayetini okudum. O, Ebu Salih es-Semman'dan, o Ebu Hureyre'den rivayet
ettiğine göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bir
umreden sonra yapılan bir diğer umre ikisi arasındakiler için keffarettir.
Mebrur haccın ise cennetten başka bir karşılığı yoktur. "
Diğer tahric: Buhari,
1773; Nesai, 2628; İbn Mace, 2888
AÇIKLAMA: "Bir
umreden sonra yapılan bir diğer umre ikisi arasındakiler için bir
keffarettir." Hadis umrenin faziletini ve iki umre arasında meydana gelen
günah lar için bir keffaret olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Daha önce
Taharet Kitabı'nda bu günahlar ile ilgili açıklama, bu hadis ile abdestin
günahlara keffaret olması, namazların keffaret olması, arefe ve aşura günü
oruçlarının keffaret olması ile ilgili hadislerin bir birleri ile nasıl cem ve
telif edilecekleri de geçmiş bulunmaktadır. Bazıları, Şafii ile cumhurun aynı
sene içinde umreyi birkaç defa tekrarlamanın müstehap olduğu hususundaki
görüşüne bunu delil göstermişlerdir. Malik ve onun mezhebine mensup fukahanın
çoğunluğu ise bir senede birden çok umre yapmayı mekruh görmüşlerdir. Daha
başkaları ise: Bir ayda bir umreden fazla yapmaz demişlerdir.
Şunu bilelim ki, senenin
tamamı umre yapmak için uygun vakittir. Dolayısı ile umre senenin her vaktinde
sahihtir. Haccı yapmakta olan kimse bundan müstesnadır. Böyle bir kimsenin
haccı bitirmeden umre yapması sahih olmaz. Bizim mezhebimize göre hacı olmayan
kimseler için Arefe günü, kurban bayramı birinci günü, Teşrik günleri ile sair
günlerde umre yapmak mekruh değildir. Malik, Ahmed ve ilim adamlarının büyük
çoğunluğu da böyle demişlerdir. Ebu Hanife ise şu beş günde umre yapmaya mekruh
demiştir. Arefe günü, nahr (kurban bayramı birinci) günü ve üç Teşrik günüdür.
Ebu Yusuf ise dört günde mekruhtur, bunlar da Arefe günü ile Teşrik günleridir
demiştir.
İlim adamları umrenin
vacip olup olmadığı hususunda ihtilaf etmişlerdir.
Şafii ve cumhurun
mezhebine göre umre vaciptir. Bu görüşü dile getirenler arasında Ömer, İbn
Ömer, İbn Abbas, Tavus, Ata, İbnu'l-Müseyyeb, Said b. Cubeyr, Hasan-ı Basri,
Mesruk, İbn Sirin, Şabi, Ebu Burde, İbn Ebu Musa, Abdullah b. Şeddad, Sevri,
Ahmed, İshak, Ebu Ubeyd ve Davud da vardır. Malik, Ebu Hanife ve Ebu Sevr ise
umre sünnettir, vacip değildir demişlerdir. Bu görüş Nehai'den de rivayet
edilmiştir.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "Mebrur haccın ise cennetten başka bir karşılığı
yoktur" buyruğuna gelince daha sahih ve daha meşhur görüşe göre mebrur
hacc herhangi bir günahın karışmadığı haccdır. Bu da itaat anlamındaki
"el-birr"den alınmadır. Makbul anlamına geldiği de söylenmiştir.
Kabulün alametlerinden birisi de kişinin öncekinden daha hayırlı bir hale
dönmesi ve tekrar masiyetlere geri dönmemesidir. Bir diğer görüşe göre Mebrur
hacc riyakarlığın bulaşmadığı haccdır. Bunun akabinde masiyetin gelmediği hacc
olduğu da söylenmiştir. Bu iki açıklama da önceki açıklamalarln kapsamı
içerisindedir. "Cennetten başka karşılığı yoktur" buyruğu da şu
demektir: Haccı mebrur olan kimseye sadece günahlarının bağışlanması karşılık
olarak verilmekle kalınmaz, aksine o mutlaka cennete de girecektir. Allah en
iyi bilendir.
(1349) وحدثناه
سعيد بن منصور
وأبو بكر بن أبي
شيبة وعمرو
الناقد وزهير
بن حرب. قالوا:
حدثنا سفيان
بن عيينة. ح
وحدثني محمد
بن عبدالملك
الأموي. حدثنا
عبدالعزيز بن
المختار عن
سهيل. ح
وحدثنا ابن
نمير. حدثنا
أبي. حدثنا
عبيدالله. ح
وحدثنا أبو
كريب. حدثنا
وكيع. ح
وحدثني محمد
بن المثنى.
حدثنا
عبدالرحمن.
جميعا عن
سفيان. كل
هؤلاء عن سمى،
عن أبي صالح،
عن أبي هريرة،
عن النبي صلى
الله عليه
وسلم. بمثل
حديث مالك.
3277- .. ./3- Bunu bize
Said b. Mansur, Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, Amr en-Nakid ve Zuheyr b. Harb da tahdis
edip dediler ki: Bize Süfyan b. Uyeyne tahdis etti. (H.) Bana Muhammed b.
Abdulmelik el-Umevı de tahdis etti, bize Abdulaziz b. el-Muhtar, Sehl'den
tahdis etti (H.) Bize İbn Numeyr de tahdis etti, bize babam tahdis etti, bize
Ubeydullah tahdis etti, (H.) Bize Ebu Kureyb de tahdis etti, bize Veki' tahdis
etti (H.) Bana Muhammed b. el-Müsenna da tahdis etti, bize Abdurrahman tahdis etti,
hepsi birlikte Süfyan’dan rivayet etti, bütün bunlar Sümey'den, o Ebu
Salih'den, o Ebu Hureyre'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den Malik b.
Enes'in hadisi ile aynen rivayet etti.
Diğer tahric: Said b.
Mansur'un hadisini yalnızca Müslim rivayet etmiştir; Muhammed b. Abdulmelik
el-Umevi'nin hadisini Nesai, 2621, 2622; İbn Numeyr'in hadisini de yalnızca
Müslim rivayet etmiştir; Ebu Kureyb ve Muhammed b. el-Müsenna'nın hadislerini
Tirmizi, 933;
438 - (1350) حدثنا
يحيى بن يحيى
وزهير بن حرب
(قال يحيى: أخبرنا.
وقال زهير:
حدثنا جرير)
عن منصور، عن
أبي حازم، عن
أبي هريرة.
قال: قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم:
"من
أتى هذا البيت
فلم يرفث ولم
يفسق، رجع كما
ولدته أمه".
3278-438/4- Bize Yahya
b. Yahya ve Zuheyr b. Harb tahdis etti, Yahya bize Cerir, Mansur’DAN haber
verdi derken, Zuheyr tahdis etti dedi. O (Mansur) Ebu Hazim'den, o Ebu
Hureyre'den şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Kim bu Beyt'e gelip de çirkin bir söz söylemez ve fasıklık
etmezse annesinin kendisini doğurduğu günkü hali ile geri döner. "
Diğer tahric: Buhari,
1819, 1820; Tirmizi, 811; Nesai, 2626; İbn Mace, 2889
AÇIKLAMA: "Kim
bu Beyt'e gelip de çirkin bir söz söylemez ... döner." Kadı Iyaz dedi ki:
Bu yüce Allah'ın: "Onda refes (çirkin söz) de yoktur, fasıklık da
yoktur.'' (Bakara, 197) buyruğundan alınmıştır. Refes, çirkin ve hayasızca
sözlerin adıdır. Cima demek olduğu da söylenmiştir. Cumhurun ayet hakkındaki
açıklaması da bu şekildedir. Yüce Allah ayrıca: "Oruç gecesi kadınlarınıza
refes (yaklaşmak) size helal kılındı." (Bakara, 187) buyurmaktadır.
"Refese" fiili mazi olarak fe harfi kesreli "rafise" diye
de kullanılır. Muzari şekli ise "yerfusu, yarfesu ve yarfisu" diye gelir.
Aynı şekilde "erfese" diye hemzeli de kullanılır. Bir diğer görüşe
göre refes açıktan açığa cimayı ifade etmektir. Ezheri dedi ki: Aslında bu
erkeğin kadından istediği her bir anlamı ifade eden kapsamlı bir kelimedir. İbn
Abbas ise bunu özel olarak kadınlara hitaplar hakkında kabul ederdi.
''Annesinin kendisini
doğurduğu günkü gibi döner" sözünün anlamı ise günahsız döner şeklindedir.
Fasıklık ise masiyetin kendisidir. Allah en iyi bilendir.
(1350) وحدثناه
سعيد بن منصور
عن أبي عوانة
وأبي الأحوص.
ح وحدثنا أبو
بكر بن أبي
شيبة. حدثنا
وكيع عن مسعر
وسفيان. ح
وحدثنا ابن
المثنى. حدثنا
محمد بن جعفر.
حدثنا شعبة. كل
هؤلاء عن
منصور، بهذا
الإسناد. وفي
حديثهم جميعا
"من حج فلم
يرفث ولم يفسق".
3279- .. ./5- Bunu bize Said
b. Mansur da Ebu Avane ve Ebu'l-Ahvas'dan tahdis etti, (H.) Bize Ebu Bekr b.
Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Veki', Misar ve Süfyan'dan tahdis etti. (H.)
Bize İbnu'l-Müsenna da tahdis etti, bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize
Şu'be tahdis etti, bunların hepsi Mansur'dan bu isnad ile rivayet etti ve
hepsinin hadislerinde, "kim hacceder de haccı esnasında refes yapmaz,
fasıklık etmezse ... " denilmektedir.
(1350) حدثنا
سعيد بن
منصور. حدثنا
هشيم عن سيار،
عن أبي حازم،
عن أبي هريرة،
عن النبي صلى
الله عليه
وسلم، مثله.
3280- .. ./6- Bize Said
b. Mansur tahdis etti, bize Huşeym Seyyar'dan tahdis etti, o Ebu Hazim'den, o
Ebu Hureyre'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynısını rivayet
etti.
Diğer tahric: Buhari,
1521
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
80- HACILARIN
MEKKE'DE KONAKLAMALARI VE MEKKE EVLERİNİN MİRAS BIRAKILMASI BABI