SAHİH-İ MÜSLİM |
HAC |
(68) باب
استحباب دخول
الكعبة للحاج
وغيره، والصلاة
فيها،
والدعاء في
نواحيها كلها
68- HACI OLAN İÇİN DE
OLMAYAN İÇİN DE KABE'NİN İÇİNE GİRİP İÇİNDE NAMAZ KILMANIN VE HER TARAFINDA DUA
ETMENİN MÜSTEHAP OLDUĞU BABI
388 - (1329) حدثنا
يحيى بن يحيى
التميمي. قال:
قرأت على مالك
عن نافع، عن
ابن عمر ؛ أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم دخل
الكعبة، هو
وأسامة وبلال
وعثمان بن
طلحة الحجبي.
فأغلقها عليه.
ثم مكث فيها.
قال ابن عمر:
فسألت بلالا،
حين خرج:
ما
صنع رسول الله
صلى الله عليه
وسلم ؟ قال: جعل
عمودين عن
يساره. وعمودا
عن يمينه.
وثلاثة أعمدة
وراءه. وكان
البيت يومئذ
على ستة أعمدة.
ثم صلى.
3217-388/1-
Bize Yahya b. Yahya et-Temimi de tahdis edip dedi ki: Malik'e Nafi'den
rivayetini okudum. Onun İbn Ömer'den rivayet ettiğine göre Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) kendisi, Üsame, Bilal ve Osman b. Talha el-Hacebi ile
birlikte Kabe'ye girdi ve kapısını üzerine kapattıktan sonra Kabe'nin içinde
bir süre durdu. İbn Ömer dedi ki: Dışarı çıktığı zaman Bilal'e: Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ne yaptı dedim. O: İki direği soluna, bir direği
sağına, üç direği de arkasına aldı dedi. Beyt o gün altı direk üzerinde idi.
Sonra namaz kıldı.
Diğer tahric: Buhari,
397 -bu manada- 468 -buna yakın-, 504 -buna yakın-, 505 -uzunca-, 506 -bu
manada-, 1167 -buna yakın-, 1598, 1599 -bu manada-, 2988 -buna yakın uzunca-,
4289 -buna yakın uzunca-, 4400 -buna yakın uzunca-; Ebu Davud, 2023, 2024 2025;
Nesai, 691, 748 -buna yakın uzunca-, 2905,2906,2907, 2908; İbn Mace, 3063
389 - (1329) حدثنا
أبو الربيع الزهراني
وقتيبة بن
سعيد وأبو
كامل والجحدري.
كلهم عن حماد
بن زيد. قال
أبو كامل:
حدثنا حماد.
حدثنا أيوب عن
نافع، عن ابن
عمر. قال:
قدم
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يوم
الفتح. فنزل
بفناء الكعبة.
وأرسل إلى
عثمان بن
طلحة. فجاء
بالمفتح. ففتح
الباب. قال: ثم
دخل النبي صلى
الله عليه
وسلم وبلال
وأسامة بن زيد
وعثمان بن
طلحة. وأمر
بالباب فأغلق.
فلبثوا فيه
مليا. ثم فتح
الباب. فقال
عبدالله:
فبادرت الناس.
فتلقيت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم خارجا.
وبلال على
إثره. فقلت
لبلال: هل صلى
فيه رسول الله
صلى الله عليه
وسلم ؟ قال: نعم.
قلت: أين ؟ قال:
بين العمودين.
تلقاء وجهه. قال:
ونسيت أن
أسأله: كم صلى.
3218-389/2-
Bize Ebu Rabi' ez-Zehranı, Kuteybe b. Said ve Ebu Kamil el-Cahderi hepsi Hammad
b. Zeyd'den tahdis etti. Ebu Kamil dedi ki: Bize Hammad tahdis etti, bize
Eyyub, Nafi'den tahdis etti, o İbn Ömer'den şöyle dediğini rivayet etti:
Mekke'nin fethedildiği gün Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve
Kabe'nin avlusunda indi. Osman b. Talha'ya birisini gönderdi, anahtarı getirdi.
Kapıyı açtı. Sonra Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bilal, Üsame o. Zeyd ve
Osman b. Talha içeri girdi. Verdiği emir ile kapı da kapatıldı. İçinde uzun
süre kaldılar. Sonra kapıyı açtı.
Abdullah dedi ki:
Herkesten elimi çabuk tutarak Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
çıktığını Bilili'in de onun arkasından çıktığını görünce hemen Bilal'e:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) içinde namaz kıldı mı? dedim. O, evet
dedi. Ben: Nerede? dedim, Bilili: Yüzünün karşısına gelen iki direk arasında
dedi.
(İbn Ömer) dedi ki: Ama
ona kaç rekat kıldığını sormayı unuttum.
AÇIKLAMA: Müslim
-Allah'ın rahmeti ona- bu babta kendi senetleri ile Bilal (r.a.)’dan (3218)
"Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Kabe'ye girip iki direk arasında
namaz kıldığını" yine kendi senedi ile Üsame (r.a.)'dan (3224) Kabe'nin
etrafında dua edip namaz kılmamış olduğuna dair hadisleri rivayet etmektedir.
Hadis ehli icma ile
Bilal'in rivayetini almayı kabul etmiştir. Çünkü bu Hadis bir hususu tespit
etmektedir. Bu yönü ile onda fazla bir bilgi vardır. O halde onu tercih etmek
icap eder. Maksat da rüku ve secdeleri bulunan namazdır. Bundan dolayı İbn
Ömer: Ve ben ona kaç rekat kıldığını sormayı unuttum demektedir. Üsame'nin
namaz kılmadığını söylemesi ise Kabe'nin içine girdikleri zaman kapıyı kapatıp
dua etmek ile meşgul olduklarından dolayıdır. Üsame Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in dua ettiğini görmüş, sonra kendisi de Beyt'in taraflarından
birisinde dua etmek ile meşgul olurken Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ise
Beyt'in bir başka tarafında olup Bilal de ona yakın bir yerde bulunuyordu.
Sonra Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz kılmış ona yakın olduğu için de
Bilal de onun namaz kıldığını görmüş, Üsame ise uzak olduğundan ve meşguliyeti
dolayısı ile onun namaz kıldığını görmemiştir. Kılınan bu namaz hafif {çabuk}
bir namaz idi. Kapı kapalı olduğundan ve uzak bulunup dua ile meşguliyetinden
dolayı Üsame namazı görmemiştir. Bu sebeple kendi zannı ile amel ederek namaz
kılmadığını söylemesi caiz olmuştur.
Bilal ise namazın
kılındığından muhakkak olarak emin olduğu için namaz kıldığınİ haber vermiştir.
Allah en iyi bilendir.
İlim adamları Kabe
içerisinde duvarlarından birisine ya da kapalı iken kapısına dönmüş olarak
namaz kılması hususunda ihtilaf etmişlerdir. Şafii, Sevri, Ebu Hanife, Ahmed ve
cumhur Kabe'nin içinde nafile namaz da farz namaz da sahihtir demişlerdir. İmam
Malik ise Kabe'nin içinde mutlak nafile namaz sahih olmakla birlikte farz
namaz, vitir, sabah namazının iki rekatı tavafın iki rekatı sahih olmaz.
Muhammed b. Cerir,
Maliki mezhebinden Esbah ve bazı Zahiri mezhebi alimleri ise Kabe'nin içinde
kesinlikle farz olsun nafile olsun hiçbir namaz sahih olmaz demişlerdir. Kadı
Iyaz bunu İbn Abbas’DAN da nakletmiş bulunmaktadır.
Cumhurun delili Bilal'in
rivayet ettiği hadistir. Ayrıca nafile sahih ise farz da sahih olur. Çünkü
(namaz kılan kişi) binek üzerinde olmayıp yerde bulunuyorsa, Kabe'ye dönmek
bakımından nafile namaz ile farz namaz arasında bir fark yoktur. Aralarında
yalnızca yolculuk esnasında yürüme halinde Kabe'ye yönelmek bakımından fark
vardır. Allah en iyi bilendir.
(3217) "Osman b.
Talha el-Hacebı" ha ve cim harfleri fethalı olup Kabe'nin hicabesine
nisbet edilmiştir. Bu ise Kabe işlerini, Kabe'yi açmak, kapatmak ve
hizmetlerini görmek görevidir. Ona ve onun akrabalarına "el-Hacebiyyan:
Hacebiler" denilir. Adı Osman b. Talha Ebu Talha'dır. Ebu Talha'nın adı da
Abdullah b. Abdüluzza b. Osman b. Abdüddar b. Kusayy el-Kuraşı el-Abderi'dir.
Halid b. el-Velid ve Amr b. el-As ile birlikte Hudeybiye barış antlaşması
sırasında müslüman olmuş ve Mekke'nin fethinde hazır bulunmuştu. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kabe'nin anahtarını ona ve Ebu Şeybe b. Osman b.
Ebu Talha'ya vermiş ve: Ey Talha oğulları! Bunu ebedi ve sürekli olarak alınız.
Bunu sizden ancak zalim olan bir kimse çekip alır, buyurmuştur. Sonra Medine'ye
yerleşmiş, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in vefatına kadar Medine'de
ikamet etmiş, sonra oradan Mekke'ye geçmiş, Mekke'de kırk iki yılında vefat
edinceye kadar ikamet etmiştir. Ecnadin günü şehit düştüğü de söylenmiştir.
Ecnadin ise Beytü'l-Makdis'e yakın bir yerdir. Buraya gaza Ömer b. el-Hattab
(r.a.)'ın halifeliğinin ilk zamanlarında yapılmıştı.
Sahih'de Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğu sabittir:
"Cahiliye
dönemindeki her türlü görevayaklarımın altındadır. Hacılara sikaye (su verme)
ve Beyt'in sidanesi (koruyuculuğu) müstesna."
Kadı Iyaz dedi ki: İlim
adamları der ki: Herhangi bir kimsenin bu görevi onlardan alması caiz değildir.
Bu görevonlara Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarafından verilmiştir.
Dolayısı ile her zaman için ebediyyen onların ve soylarından gelenlerin elinde
kalmaya devam edecektir. Bu hususta kimse onlarla çekişemez ve onlar var
oldukları ve bu işe elverişli olduğu sürece kimse onlarla bu görevlerinde ortak
olamaz.
"Kabe'nin içine
girip üzerine kapattı." Kapısını üzerine kapatmasının sebebi kalbine daha
bir sükunet verici, huşusunu toplamasına daha çok yardımcı olması, insanların
gelip toplanarak içeri girip izdiham yaparak bundan dolayı zarar görmemeleri ve
onların gürültüleri sebebi ile de kendisinin zihninin karışmaması içindir.
Allah en iyi bilendir.
"İki direği sol
tarafına, bir direği sağ tarafına aldı." Burada bu açıklama bu şekildedir.
Buhari'nin rivayetinde ise iki direği sağına, bir direği soluna aldı
şeklindedir. Muvatta'da, Ebu Davud'un Süneni'nde de bu şekildedir. Hepsi de
Malik'in rivayeti iledir. Buhari'deki bir rivayette de: Bir direği sağına, bir
direği soluna aldı şeklindedir.
(3218) "Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Mekke'nin fethedildiği günü geldi..." Bu, bu babtaki
hadislerde sözkonusu edilen Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem}'in Kabe'ye girip
içinde namaz kılmasının fetih gününde gerçekleşmiş olduğuna bir delildir. Bu
hususta görüş ayrılığı yoktur. Veda Haccı gününde bu iş olmamıştır.
"Kabe'nin avlusu
(finau'l-Kabe) etrafı ve Kabe'nin çevresi demektir. Allah en iyi bilendir.
"Anahtarı
getirdi" mifteh: anahtar mim harfi kesrelidir. Diğer rivayette ise te
harfinden sonra elif ile "miftah" şeklindedir. Her ikisi de birer
söyleyiştir.
"İçinde uzun süre
durdular." Meliyyen uzun süre demektir.
"Ona kaç rekat
namaz kıldığını sormayı unuttum." İbn Ömer'in rivayetinde Buhari ve
Müslim'in Sahih'lerinde bu şekilde sabit olmakla birlikte Ebu Davud'un
Süneni'nde zayıfbir isnad ile Abdurrahman b. Saffan'dan şöyle dediği
nakledilmektedir: Ömer b. el-Hattab (radıyallahu anh)'a: Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Kabe'ye girdiği zaman nasıl yaptı? dedim. O: İki rekat namaz
kıldı dedi diye rivayet edilmiştir.
390 - (1329) وحدثنا
ابن أبي عمر.
حدثنا سفيان
عن أيوب السختياني،
عن نافع، عن
ابن عمر. قال:
أقبل
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم، عام
الفتح، على
ناقة لأسامة
بن زيد. حتى
أناخ بفناء الكعبة.
ثم دعا عثمان
ابن طلحة
فقال" ائتني
بالمفتاح"
فذهب إلى أمه.
فأبت أن
تعطيه. فقال:
والله !
لتعطينيه أو
ليخرجن هذا
السيف من
صلبي. قال:
فأعطته إياه. فجاء
به إلى النبي
صلى الله عليه
وسلم فدفعه إليه.
ففتح الباب.
ثم ذكر بمثل
حديث حماد بن
زيد.
3219-390/3-
Bunu bize İbn Ebu Ömer de tahdis etti. .. İbn Ömer dedi ki: Mekke'nin
fethedildiği sene Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Üsame b. Zeyd'e ait
bir devenin üzerinde geldi. Nihayet devesini Kabe'nin avlusuna çöktürdü. Sonra
Osman b. Talha'yı çağırarak: "Bana anahtarı ver" buyurdu. Osman
annesine gitti. Annesi anahtarı vermek istemedi.
Osman: Allah'a yemin
ederim ya anahtarı bana verirsin yahut da bu kılıç (karnından girer) belinden
çıkar, dedi. Bunun üzerine annesi anahtarı ona verdi. O da anahtarı getirip
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e verdi. Kapıyı açtı. Sonra da hadisi Hammad
b. Zeyd'in hadisi gibi zikretti.
391 - (1329) وحدثني
زهير بن حرب.
حدثنا يحيى
(وهو القطان) .ح وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا أبو
أسامة .ح
وحدثنا ابن
نمير (واللفظ
له) حدثنا
عبدة عن عبيدالله،
عن نافع، عن
ابن عمر. قال:
دخل
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم البيت،
ومعه أسامة وبلال
وعثمان بن
طلحة. فأجافوا
عليهم الباب طويلا.
ثم فتح. فكنت
أول من دخل.
فلقيت بلالا.
فقلت: أين صلى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم ؟ فقال:
بين العمودين
المقدمين.
فنسيت أن
أسأله: كم صلى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم ؟.
3220-391/4
Bana Züheyr b. Harb da tahdis etti, bize Yahya -ki o el-Kattan'dır- tahdis etti
(H.) Bize Ebu Bekir b. Ebi Şeybe de tahdis etti, bize Ebu Üsame tahdis etti.
(H.) Bize İbn Numeyr de -lafız ona ait olmak üzere tahdis etti, bize Abde,
Ubeydullah'tan tahdis etti, o Nafi'den, o İbn Ömer'den şöyle dediğini rivayet
etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Üsame, Bilal ve Osman b. Talha
ile birlikte Beyt'in içine girdi. Kapıyı uzun süre üzerlerine kapalı tuttular.
Sonra kapı açıldı. İlk giren kişi ben oldum. Bilal ile karşılaştığımda:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nerede namaz kıldı? dedim. O: Öndeki
iki direk arasında, dedi. Ama ona: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kaç
rekat namaz kıldı, diye sormayı unuttum.
Diğer tahric: İbn
Ömer'in rivayet ettiği bu hadisi yalnızca Müslim rivayet etmiştir; Bilal'in
rivayetinin kaynakları ise daha önce 3217 numara ile gösterildi.
392 - (1329) وحدثني
حميد بن
مسعدة. حدثنا
خالد (يعني
ابن الحارث)
حدثنا
عبدالله بن
عون عن نافع،
عن عبدالله بن
عمر؛ أنه
انتهى إلى
الكعبة. وقد
دخلها النبي صلى
الله عليه
وسلم وبلال
وأسامة. وأجاف
عليهم عثمان
بن طلحة
الباب. قال:
فمكثوا
فيه مليا. ثم
فتح الباب.
فخرج النبي صلى
الله عليه
وسلم. ورقيت
الدرجة. فدخلت
البيت. فقلت:
أين صلى النبي
صلى الله عليه
وسلم ؟ قالوا:
ههنا. قال:
ونسيت أن
أسألهم: كم
صلى ؟.
3221-392/5-
Bana Humeyd b. Mes'ade de tahdis etti, bize Halid -yani b. el-Haris- tahdis
etti, bize Abdullah b. Avn, Nafi'den tahdis etti, o Abdullah b. Ömer'den rivayet
ettiğine göre kendisi Kabe'ye kadar vardığı sırada Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Bilal ve Üsame içeri girmiş, Osman b. Talha da kapıyı üzerlerine
kapatmıştı. İçeride uzun bir süre kaldılar. Sonra kapı açıldı. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) dışarı çıktı, ben de basamağa çıktım ve Beyt'in içine girdim.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nerede namaz kıldı? dedim. Burada, dediler.
(Abdullah b. Ömer) dedi ki: Fakat onlara kaç rekat namaz kıldığını sormayı
unuttum.
AÇIKLAMA: "Bana
Humeyd b. Mes'ade de tahdis etti ... Kaç rekat namaz kıldığını sormayı
unuttum." Bu rivayet burada bu şekildedir. Bu rivayetin zahirinden
anlaşıldığına göre İbn Ömer, BilaI'e, Üsame'ye ve Osman'a hepsine sormuş
olmaktadır. Kadı Iyaz dedi ki: Ama hadis ehli bu rivayetin (nisbeten) zayıf
olduğunu söylemişlerdir. Darakutni dedi ki: Burada İbn Avn yanıimış, başkası
ise ona muhalefet etmiş olup bunu sadece Bilal'den müsned olarak rivayet
etmişlerdir.
Kadı Iyaz dedi ki: İşte
Müslim'in diğer rivayet yollarında zikrettiği de budur: Bilal'e sordum
şeklindedir. Şu kadar var ki Harmele'nin İbn Vehb'den rivayetine göre bana
Bilal ve Osman b. Talha'nın haber verdiklerine göre Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Kabe'nin içinde namaz kıldı. Hadiste genel olarak bütün üstadlanmız
nezdinde bu şekildedir. Bazı nüshalarda ise Osman b. Ebu Talha diye
kaydedilmiştir ki bu da İbn Avn'ın rivayetini desteklemektedir. Ama meşhur olan
bunu yalnızca Bilal'in rivayet ettiğidir. Allah en iyi bilendir.
393 - (1329) وحدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
ليث. ح وحدثنا
ابن رمح.
أخبرنا الليث
عن ابن شهاب،
عن سالم، عن
أبيه ؛ أنه
قال:
دخل
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم البيت،
هو وأسامة بن
زيد وبلال
وعثمان بن
طلحة. فأغلقوا
عليهم. فلما
فتحوا كنت في
أول من ولج.
فلقيت بلالا
فسألته: هل
صلى فيه رسول
الله صلى الله
عليه وسلم ؟
قال: نعم. صلى
بين العمودين
اليمانيين.
3222-393/6-
Bize Kuteybe b. Said de tahdis etti, bize Leys tahdis etti (H.) Bize İbn Rumh
da tahdis etti, bize Leys İbn Şihab'dan haber verdi, o Salim'den, o babasından
şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Üsame b.
Zeyd, Bilal ve Osman b. Talha ile birlikte Beyt'in içine girdi ve üzerlerine
kapıyı kapattılar. Kapıyı açtıkları zaman içeri ilk giren kişi ben oldum. Bilal
ile karşılaştım, ona: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) için de namaz
kıldı mı? dedim. O, evet, iki yemani direğin arasında namaz kıldı dedi.
Diğer tahric: Buhari,
1598; Ayrıca 3217 numaralı hadisin kaynakları
394 - (1329) وحدثني
حرملة بن
يحيى. أخبرنا
ابن وهب.
أخبرني يونس
عن ابن شهاب.
أخبرني سالم بن
عبدالله عن
أبيه. قال:
رأيت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم دخل
الكعبة، هو
وأسامة بن زيد
وبلال وعثمان
بن طلحة. ولم
يدخلها معهم
أحد. ثم أغلقت
عليهم. قال
عبدالله بن
عمر: فأخبرني
بلال أو عثمان
بن طلحة ؛ أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم صلى في
جوف الكعبة،
بين العمودين
اليمانيين.
3223-394/7- Bana Harmele
b. Yahya da tahdis etti... Salim b. Abdillah babasının şöyle dediğini rivayet
etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i Üsame b. Zeyd, Bilal ve Osman
b. Talha ile birlikte Kabe'nin içine girdiklerini gördüm. Onlarla birlikte
başka kimse girmemişti. Sonra Kabe(nin kapısı) üzerlerine kapatıldı.
Abdullah b. Ömer dedi
ki: Bana Bilal yahut Osman b. Talha, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Kabe'nin içinde iki Yemanı direğin arasında namaz kıldı, dedi.
Diğer tahric: İbn
Ömer'in rivayet ettiği hadisi yalnız Müslim rivayet etmiştir; Bilal'in
rivayetinin kaynakları ise 3217 numaralı hadiste gösterilmiştir.
395 - (1330) حدثنا
إسحاق بن
إبراهيم وعبد
بن حميد.
جميعا عن ابن
بكر. قال عبد:
أخبرنا محمد
بن بكر. أخبرنا
ابن جريج. قال:
قلت لعطاء:
أسمعت ابن
عباس يقول:
إنما
أمرتم
بالطواف ولم
تؤمروا
بدخوله. قال: لم
يكن ينهى عن
دخوله. ولكني
سمعته يقول:
أخبرني أسامة
بن زيد ؛ أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم لما دخل
البيت دعا في
ناحيه كلها.
ولم يصل فيه. حتى
خرج. فلما خرج
ركع في قبل
البيت ركعتين.
وقال "هذه
القبلة" قلت له:
ما نواحيها ؟
أفي زواياها ؟
قال: بل في كل
قبلة من البيت.
3224-395/8-
Bize İshak b. İbrahim ve Abd b. Humeyd birlikte İbn Bekir'den tahdis etti. Abd
dedi ki: Bize Muhammed b. Bekr haber verdi, bize İbn Cureyc haber verip dedi
ki: Ata'ya sordum: İbn Abbas'ı şöyle derken dinledin mi? Size ancak tavaf
etmeniz emredildi. İçine girmeniz emredilmedi. O şöyle dedi: İçine girmeyi hiç
yasaklamadı ama ben onu şöyle derken dinlemiştim. Üsame b. Zeyd'in bana haber
verdiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Beyt'in içine girince her
tarafında dua etti ama çıkıncaya kadar içinde namaz kılmadı. Dışarıya çıkınca
Beyt'e doğru iki rekat namaz kıldı ve "kıble işte budur" buyurdu. Ben
ona: Etrafları ne demek, köşelerinde mi dedim. O: "Hayır, Beyt'in kıble
olan her bir tarafında" dedi.
Diğer tahric: Nesai,
2917
AÇIKLAMA: "Dışarı
çıkınca Beyt'e doğru iki rekat namaz kıldı ve: işte kıble budur dedi."
"Beyt'e doğru"
ibaresinde "kubul: ..e doğru" lafzında kaf ve be harfleri ötrelidir.
Bununla birlikte benzeri diğer kelimelerde olduğu gibi be harfinin sakin
okunması da caizdir. Bu da senin karşında olan demektir. Onun karşısındaki
anlamında olduğu da söylenmiştir. Sahihdeki bir rivayette de: "Kabe'nin
yüzüne karşı iki rekat namaz kıldı" denilmektedir. İşte "kubul: .. e
doğru" ile kastedilen budur. Yani Kabe'nin kapısının yanında namazı kıldı.
"Beyt'e doğru rüku yaptı" ise namaz kıldı anlamındadır.
"İki rekat' ifadesi
de Şafii'nin ve cumhurun gündüzün kılınan nafile namazların ikişer rekat
kılınması sünnettir şeklindeki görüşlerinin lehine bir delildir. Ebu Hanife ise
dört rekatın müstehap olduğunu söylemiştir. Mesele Namaz Kitabı'nda daha önce
geçti.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: "İşte kıble budur" buyruğu ile ilgili olarak
Hattabı şunları söylemektedir: Yani kıble ile ilgili durum artık bu Beyt'e
dönmek, istikbal etmek şeklinde kesinleşmiştir. Bugünden sonra nesh
olmayacaktır. Ebediyyen bu Beyt'e doğru namaz kılınır. Yine Hattabı şunları
söylemektedir: Onlara 'imamın nerede durmasının sünnet olduğunu öğrettiği ve
imamın Kabe'nin köşelerinde veya yanlarında değil karşısında duracağını -namaz
bütün cihetlerinde olsa dahi- öğretmek istemiş olma ihtimali de vardır.
Hattabi'nin açıklamaları bunlardır. Bunun üçüncü bir anlama gelme ihtimali de
vardır, o da şudur: İşte bu Kabe sizin dönmekle emrolunduğunuz mescid-i haramın
kendisidir. Ne bütün harem bölgesi, ne Mekke, ne de Kabe'nin etrafındaki
mescidin tamamıdır. Aksine sadece bizzat Kabe'nin kendisidir. Allah en iyi
bilendir.
396 - (1331) حدثنا
شيبان بن
فروخ. حدثنا
همام. حدثنا
عطاء عن ابن
عباس ؛ أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم دخل
الكعبة وفيها
ست سوار. فقام
عند سارية
فدعا، ولم يصل.
3225-396/9- Bize Şeyban
b. Ferruh tahdis etti, bize Hemmam tahdis etti, bize Ata'nın İbn Abbas'dan
tahdis ettiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kabe'nin içine
girdiğinde içinde altı direk vardı. Her bir direğin yanında durup dua etti ve
namaz kılmadı.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir
397 - (1332) وحدثني
سريج بن يونس.
حدثني هشيم.
أخبرنا
إسماعيل بن
أبي خالد. قال:
قلت لعبدالله
بن أبي أوفى،
صاحب رسول
الله صلى الله
عليه وسلم:
أدخل
النبي صلى
الله عليه
وسلم البيت في
عمرته ؟ قال:
لا.
3226-397110-
Bana Süreye b. Yunus da tahdis etti, bana Huşeym tahdis etti, bize ismail b.
Ebu Halid haber verip dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
arkadaşı Abdullah b. Ebu Evfa'ya: Umre yaptığı sırada Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) Beyt'in içine girdi mi? dedim. O, hayır dedi.
Diğer tahric: Buhari,
1600, 1791,4188,4255; Ebu Davud, 1902
AÇIKLAMA: "Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaptığı umrede Beyt'in içine girdi mi? dedim. O,
hayır dedi." Bu, ilim adamlarının üzerinde ittifak ettiği hususlardan
biridir. ilim adamları der ki: Bundan kasıt ise Mekke fethedilmeden önce
Hicretin yedinci yılında yapılan kaza umresidir. ilim adamları der ki: Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Beyt'in içine girmeyişinin sebebi o zaman
Beyt'in içinde bulunan putlar ve suretlerdir. Müşrikler de onları
değiştirmesine imkan vermezlerdi. Ama yüce Allah ona Mekke fethini nasip edince
Beyt'in içine girip içinde namaz kıldı ve girmeden önce içindeki suretleri
izale etti. Allah en iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
69- KABE'NİN
YIKILMASI VE BİNA EDİLMESİ BABI