SAHİH-İ MÜSLİM

HAC

 

(67) باب وجوب طواف الوداع وسقوطه عن الحائض

67- VEDA TAVAFININ VACİB OLMAKLA BİRLİKTE AY HALİ OLANDAN VÜCUBUNUN DÜŞTÜĞÜ BABI

 

379 - (1327) حدثنا سعيد بن منصور وزهير بن حرب. قالا: حدثنا سفيان عن سليمان الأحول، عن طاوس، عن ابن عباس. قال:

 كان الناس ينصرفون في كل وجه. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم "لا ينفرن أحد حتى يكون آخر عهده بالبيت". قال زهير: ينصرفون كل وجه. ولم يقل: في.

 

3206-379/1- Bize Said b. Mansur ve Zuheyr b. Harb da tahdis edip dediler ki: Bize Süfyan, Süleyman el-Ahvel'den tahdis etti, o Tavus'dan, o İbn Abbas'dan şöyle dediğini rivayet etti: İnsanlar her bir tarafa dağılıp gidiyorlardı. Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Son varacağı yer Beyt olmadıkça kesinlikle kimse ayrılıp gitmesin" buyurdu.

 

Zuheyr: "Her tarafa dağılıyorlardı" anlamındaki ibareyi zikr ederken ''fi'' -lafzını kullanmadı.

 

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 2002; İbn Mace, 3070

 

AÇIKLAMA:          "Hiç kimsenin son varacağı yer Beyt olmadan kesinlikle ayrılmsın'' Bu buyrukta Veda tavafının vacip olduğunu ve onu terk etmesi haline de kurban kesmesi gerektiğini söyleyenlerin lehine delil vardır. Mezhebimizde sahih görüş de budur. İlim adamlarının çoğunluğu da böyle demiştir. Hasen-i Basri, Hakem, Hammad, Sevri, Ebu Hanife, Ahmed, İshak ve Ebu Sevr Bunar arasındadır. Malik, Davud ve İbnu'l-Munzir ise Veda tavafı sünnettir, onu terk etmekten dolayı bir şey gerekmez demişlerdir. Mücahid'den ise bu husustaki iki görüşe uygun iki rivayet nakledilmektedir.

 

 

 

380 - (1328) حدثنا سعيد بن منصور وأبو بكر بن أبي شيبة (واللفظ لسعيد) قالا: حدثنا سفيان عن ابن طاوس، عن أبيه، عن ابن عباس. قال:

 أمر الناس أن يكون آخر عهدهم بالبيت. إلا أنه خفف عن المرأة الحائض.

 

3207-380/2- Bize Said b. Mansur ve Ebu Bekir b. Ebu Şeybe -lafız Said'e ait olmak üzere- tahdis edip dediler ki: Bize Süfyan, İbn Tavus'dan tahdis etti, o babasından, o İbn Abbas'dan şöyle dediğini rivayet etti: İnsanlara son varacakları yerin Beyt olması emrolundu. Şu kadar var ki hali olan kadından bu sorumluluk hafifletildi.

 

 

Diğer tahric: Buhari, 329 -buna yakın-, 1755, 1760 -buna yakın-

 

AÇIKLAMA:          "İnsanlara son varacakları yerin Beyt olması emrolundu ... " Bu da ay hali olan kadından başkaları hakkında Veda tavafının vacip olduğunun ve ay hali olandan da vücubunun düştüğünün, onu terk ettiği için kendisine ayrıca kurban kesmek gerekmediğinin delilidir. Şafii, Malik, Ebu Hanife, Ahmed ve genel olarak bütün ilim adamlarının görüşü de budur.

 

Ancak İbnu'l-Munzir'in, Ömer, İbn Ömer ve Zeyd b. Sabit (r.a.)'dan nakletmiş olduğu şu görüşleri bundan müstesnadır: Onlar bu durumdaki kadına Veda tavafı için kalmasını emrederler.

 

Cumhurun delili bu hadis ile bundan sonra gelecek olan Safiye (r.anha) hadisidir.

 

 

 

381 - (1328) حدثني محمد بن حاتم. حدثنا يحيى بن سعيد عن ابن جريج. أخبرني الحسن بن مسلم عن طاوس. قال: كنت مع ابن عباس. إذ قال زيد بن ثابت:

 تفتي أن تصدر الحائض قبل أن يكون آخر عهدها بالبيت ؟ فقال له ابن عباس: إما لا. فسل فلانة الأنصارية. هل أمرها بذلك رسول الله صلى الله عليه وسلم ؟ ققال: فرجع زيد بن ثابت إلى ابن عباس يضحك. وهو يقول: ما أراك إلا قد صدقت.

 

3208-381/3- Bana Muhammed b. Hatim tahdis etti, bize Yahya b. Sabit, İbn Cureyc'den tahdis etti, bana Hasan b. Müslim, Tavus'dan şöyle dediğini haber verdi: İbn Abbas ile birlikte idim. Derken Zeyd b. Sabit: Sen ay hali olanın son olarak Beyt'e uğramadan önce ayrılıp gideceğine fetva veriyormuşsun, dedi.

 

İbn Abbas ona: Eğer hayır diyorsan o zaman sen Ensar kadınlarından filan kadına, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine bunu emretti mi? diye sor, dedi.

 

Tavus dedi ki: Sonra Zeyd b. Sabit, İbn Abbas'a gülerek geri döndü ve bu arada: Gördüm ki sen gerçekten doğru söylüyormuşsun, diyordu. 

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          "İbn Abbas dedi ki: Madem kabul etmiyorsun o halde Ensar kadınlarından filan kadına sor dedi."

 

O halde bunun manası: Şayet başkasını yapmıyorsan o zaman bunu yap demek olur ... Eğer bunu yapmıyorsan o zaman bu olsun anlamındadır. Allah en iyi bilendir.

 

 

 

382 - (1211) حدثنا قتيبة بن سعيد. حدثنا ليث .ح وحدثنا محمد بن رمح. حدثنا الليث عن ابن شهاب، عن أبي سلمة وعروة؛ أن عائشة قالت: حاضت صفية بنت حيي بعد ما أفاضت. قالت عائشة:

 فذكرت حيضتها لرسول الله صلى الله عليه وسلم فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم "أحابستنا هي ؟" قالت فقلت: يا رسول الله ! إنها قد كانت أفاضت وطافت بالبيت. ثم حاضت بعد الإفاضة. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم "فلتنفر".

 

3209-382/4- Bize Kuteybe b. Said tahdis etti, bize Leys tahdis etti. (H.) Bize Muhammed b. Rumh da tahdis etti, bize Leys, İbn Şihab'dan tahdis etti o Ebu Seleme ve Urve'den rivayet ettiğine göre Aişe dedi ki: Huyey kızı Safiyye İfada tavafından sonra ay hali oldu. Aişe dedi ki: Onun ay hali olduğunu Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e söyledim. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bizi (yola çıkmaktan) alıkoyacak mı o" buyurdu. (Aişe) dedi ki: Ben: Ey Allah'ın Rasulü! O ifadada bulunup Beyfi tavaf etti. İfada’dan sonra ay hali oldu, dedim. Bu sefer Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O halde yola çıksın" buyurdu.

 

 

Diğer tahric: Buhari, 4401, İbn Mace, 3072

 

AÇIKLAMA:          "Huyey kızı Safiyye" "Huyey" ha harfi ötreli ve kesreli de söylenmekle birlikte ötreli söyleyiş daha meşhurdur.

 

Bu hadiste ay hali olandan Veda tavafının düştüğüne ve İfada tavafının da vazgeçilemez bir rükün olduğuna, ay halinden de başkasından da düşmediğine, ay hali olanın temizleninceye kadar İfada tavafı için kalacağına delil vardır. Şayet İfada tavafını yapmadan yurduna geri dönecek olursa o taktirde ihramlı kalmaya devam eder. Safiyye (r.anha) ile alakalı bu hadis ve i'rabı, zaptı, manası ve rükünleri ile alakalı açıklamalar Hacc Kitabının baş taraflarında Hacc İçin İhrama Giriş Şekillerinin Beyanı Babı'nda geçmiş bulunmaktadır.

 

 

 

383 - (1211) حدثني أبو الطاهر وحرملة بن يحيى وأحمد بن عيسى (قال أحمد: حدثنا. وقال الآخران: أخبرنا ابن وهب) أخبرني يونس عن ابن شهاب، بهذا الإسناد. قالت:

 طمثت صفية بنت حيي، زوج النبي صلى الله عليه وسلم، في حجة الوداع. بعدما أفاضت طاهرا. بمثل حديث الليث.

 

3210-383/5- Bana Ebu't-Tahir, Harmele b. Yahya ve Ahmed b. İsa tahdis etti. Ahmed bize İbn Vehb tahdis etti derken diğer ikisi bize haber verdi. dedi. (İbn Vehb dedi ki) Bana Yunus, İbn Şihab'dan bu isnad ile haber verdi ve: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Huyey kızı Safiyye Veda Haccında temiz olarak İfada tavafını yaptıktan sonra ay hali oldu, deyip hadisi Leys'in hadisi ile aynı şekilde rivayet etti.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

 

(1211) وحدثنا قتيبة (يعني ابن سعيد) حدثنا ليث. ح وحدثنا زهير بن حرب. حدثنا سفيان. ح وحدثني محمد بن المثنى. حدثنا عبدالوهاب. حدثنا أيوب. كلهم عن عبدالرحمن بن القاسم، عن أبيه، عن عائشة ؛ أنها ذكرت لرسول الله صلى الله عليه وسلم؛ أن صفية قد حاضت. بمعنى حديث الزهري.

 

3211- .. ./6- Bize Kuteybe -yani b. Said- de tahdis etti, bize Leys tahdis etti (H.) Bize Zuheyr b. Harb da tahdis etti, bize Süfyan tahdis etti (H.) Bana Muhammed b. el-Müsenna da tahdis etti, bize Abdülvehhab tahdis etti, bize Eyyub tahdis etti, hepsi Abdurrahman b. el-Kasım'dan, o babasından, o Aişe'den rivayet ettiğine göre Aişe, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e Safiyye ay hali oldu dedi ve hadisi Zühri'nin hadisi ile aynı manada rivayet etti.

 

Diğer tahric: Kuteybe'nin hadisi rivayetini Tirmizi, 943; Zuheyr b. Harb ile Muhammed b. el-Müsenna'nın rivayetini yalnızca Müslim rivayet etmiştir

 

 

384 - (1211) وحدثنا عبدالله بن مسلمة بن قعنب. حدثنا أفلح عن القاسم بن محمد، عن عائشة. قالت:

 كنا نتخوف أن تحيض صفية قبل أن تفيض. قال: فجاءنا رسول الله صلى الله عليه وسلم فقال "أحابستنا صفية ؟" قلنا: قد أفاضت. قال "فلا. إذن".

 

3212-38417- Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb de tahdis etti, Aişe (r.anha) dedi ki: Bizler Safiyye İfada tavafı yapmadan önce ay hali olur diye korkuyorduk. Derken Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanımıza elerek: "Safiyye bizi (yolumuzdan) alıkoyacak mı?" buyurdu. Biz: O İfada tavafını yaptı dedik. Allah Rasulü: "O halde alıkoymayacak" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 1733 -muallak olarak-

 

 

385 - (1211) حدثنا يحيى بن يحيى. قال: قرأت على مالك عن عبدالله بن أبي بكر، عن أبيه، عن عمرة بنت عبدالرحمن، عن عائشة ؛ أنها قالت لرسول الله صلى الله عليه وسلم:

 يا رسول الله ! إن صفية بنت حيي قد حاضت. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم: "لعلها تحبسنا. ألم تكن قد طافت معكن بالبيت ؟" قالوا: بلى. قال "فاخرجن".

 

3213-385/8- Bize Yahya b. Yahya da tahdis edip dedi ki: Malik'e, Abdullah b. Ebi Bekir'in rivayetini okudum. O babasından, o Abdurrahman kızı Amre'den, o Aişe'den rivayet ettiğine göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: Ey Allah'ın Rasulü! Huyey kızı Safiyye ay hali oldu, dedi.

 

Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Belki o bizi alıkoyacaktır. Peki sizinle birlikte Beyt'i tava! etmemiş miydi?" buyurdu. Onlar: Etmişti, deyince Allah Rasulü: "O halde (yola) çıkın" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 328; Nesai, 389

 

 

386 - (1211) حدثني الحكم بن موسى. حدثني يحيى بن حمزة عن الأوزاعي (لعله قال) عن يحيى بن أبي كثير، عن محمد بن إبراهيم التيمي، عن أبي سلمة، عن عائشة ؛ أن رسول الله صلى الله عليه وسلم أراد من صفية بعض ما يريد الرجل من أهله. فقالوا:

 إنها حائض. يا رسول الله ! قال "وإنها لحابستنا ؟" فقالوا: يا رسول الله ! إنها قد زارت يوم النحر. قال فلتنفر معكم".

 

3214-386/9- Bana el-Hakem b. Musa da tahdis etti, bize Yahya b. Hamza, el-Evzai'den tahdis etti -muhtemelen o dedi ki- Yahya b. Ebu Kesir'derden o Muhammed b. İbrahim et-Teymi'den, o Ebu Seleme'den, o Aişe'den rivayet ettiğine göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): Bir erkeğin zevcesinden istediği bazı hususları Safiyye'den istedi. O ay halidir ey Allah'ın Rasulü dediler. Allah Rasulü: "Yoksa o bizi (yolumuzdan) alıkoyacak mı?" buyurdu. Onlar: Ey Allah'ın Rasulü! O Nahr (kurban bayramı birinci) günü Ziyaret (tavafı) yapmıştı, dediler. Allah Rasulü: "O halde sizinle birlikte yola çıksın'' buyurdu.

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          "Bana el-Hakem b. Musa tahdis etti. .. Ebu Seleme'den, o Aişe'den" senet nüshalarm bir çoğunda bu şekilde olup Kadı Iyaz da nüshaların Çoğunluğundan bunu böylece nakletmiştir. Ayrıca: Taberi'de de "belki de o: Yahya b. Ebi Kesir'den dedi" ibaresi düştüğü halde İbnu'l-Hazza da sadece "belki de dedi" kısmı düşmüştür. Kadı Iyaz dedi ki: Zannederim bazılarının kitaplarından ismin tamamı düşmüş yahut bu hususta şüphe ettiğinden mahfuz olan doğru şekle katmış ve kenarda "belkide o'' lafzı ile dikkat çekmiştir.

 

"Ey Allah'ın Rasulü! O Nahr günü Ziyaret (tavafmı) yapmıştı dediler.'' Bu ifadelerde Şafii, Ebu Hanife ve Iraklılarm İfada tavafma, ziyaret tavafı demenin mekruh olmadığı şeklindeki görüşlerinin lehine delil bulunmaktadır. İmam Malik ise oraya ziyaret tavafı denilmesinin mekruh olacağını söylemiştir. Mekruh olacağını söylemenin güvenilir bir delili bulunmamaktadır.

 

"Feltenfir: o halde yola çıksın" lafzında (ikinci) fe harfi kesreli ve dammeli okunabilmekle birlikte kesreli söyleyiş daha fasihtir. Kur'an-ı Kerim'de de böyle gelmiştir. Allah en iyi bilendir.

 

 

 

387 - (1211) حدثنا محمد بن المثنى وابن بشار. قالا: حدثنا محمد بن جعفر. حدثنا شعبة. ح وحدثنا عبيدالله بن معاذ (واللفظ له) حدثنا أبي. حدثنا شعبة عن الحكم، عن إبراهيم، عن الأسود، عن عائشة. قالت:

 لما أراد النبي صلى الله عليه وسلم أن ينفر، إذا صفية على باب خبائها كئيبة حزينة. فقال "عقرى ! حلقي ! إنك لحابستنا" ثم قال لها "أكنت أفضت يوم النحر ؟" قالت: نعم. قال "فانفري".

 

3215-387/10- Bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşar tahdis edip dedi ki: Bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be tahdis etti. (H.) Bize Ubeydullah b. Muaz da -ki lafız ona aittir- tahdis etti, bize babam tahdis etti, bize Şu'be, el-Hakem'den tahdis etti, o İbrahim'den, o el-Esved'den, o Aişe'den şöyle dediğini rivayet etti: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (Mekke'den) ayrılmak isteyince Safiyye çadırının kapısında üzüntülü ve kederli duruyordu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hay Allah hayrını versin! Sen bizi yolumuzdan alıkoyacaksın (galiba)" buyurdu. Sonra da ona: ''Nahr günü ifada (tavafı) yapmış mıydın?" buyurdu. Safiyye: Evet deyince. Allah Resulü: "O halde sen de yola çık" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 5329, 6157

 

 

(1211) وحدثنا يحيى بن يحيى وأبو بكر بن أبي شيبة وأبو كريب عن أبي معاوية، عن الأعمش. ح وحدثنا زهير بن حرب. حدثنا جرير عن منصور. جميعا عن إبراهيم، عن الأسود، عن عائشة، عن النبي صلى الله عليه وسلم. نحو حديث الحكم. غير أنهما لا يذكران  كئيبة حزينة.

 

3216- .. ./11- Bize Yahya b. Yahya, Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Ebu Kureyb, Ebu Muaviye'den tahdis etti. O A'meş'den rivayet etti. (H.) Bize Zuheyr b. Harb da tahdis etti, bize Cerir, Mansur’DAN tahdis etti. Hepsi birlikte İbrahim'den, o el-Esved'den, o Aişe'den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den el-Hakem'in hadisine yakın olarak hadisi rivayet etti. Ancak ikisi de: üzüntülü ve kederli" lafızlarını zikretmediler. 

 

Diğer tahric: Yahya b. Yahya'nın rivayetini Buhari, 1771; İbn Mace, 3073; Zuheyr b. Harb'ın rivayetini yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

68- HACI OLAN İÇİN DE OLMAYAN İÇİN DE KABE'NİN İÇİNE GİRİP İÇİNDE NAMAZ KILMANIN VE HER TARAFINDA DUA ETMENİN MÜSTEHAP OLDUĞU BABI