SAHİH-İ MÜSLİM |
HAC |
(50) باب
رمي جمرة
العقبة من بطن
الوادي، تكون
مكة عن يساره،
ويكبر مع كل
حصاة
50- AKABE CEMRESİNE MEKKE'Yİ
SOL TARAFINA ALARAK VADİNİN İÇ TARAFINDAN TAŞ ATMAK VE ATTIĞI HER BİR TAŞ İLE
BİRLİKTE TEKBİR GETİRMEK BABI
305 - (1296) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة وأبو
كريب. قالا: حدثنا
أبو معاوية عن
الأعمش، عن
إبراهيم، عن
عبدالرحمن بن
يزيد. قال:
رمى
عبدالله بن
مسعود جمرة
العقبة، من
بطن الوادي،
بسبع حصيات.
يكبر مع كل
حصاة. قال
فقيل له: إن
أناسا يرمونها
من فوقها.
فقال عبدالله
بن مسعود:
هذا، والذي لا
إله غيره !
مقام الذي
أنزلت عليه
سورة البقرة.
3118-305/1- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe ve Ebu Kureyb tahdis edip dedi ki: Bize Ebu Muaviye,
A'meş'den tahdis etti, o İbrahim'den, o Abdurrahman b. Yezid'den şöyle dediğini
rivayet etti: Abdullah b. Mesud vadinin iç tarak dan her bir taş ile birlikte
tekbir getirerek Akabe Cemresine yedi taş attı.
(Abdurrahman) dedi ki:
Ona: Bir takım kimseler bu Cemreye yukarı tarafından taş atıyorlar denilince
Abdullah b. Mesud: Burası -kendisinden başka hiçbir ilah olmayana yemin ederim
ki- üzerine Bakara Suresi'nin nazil olduğu o yüce zatın durduğu yerdir.
Diğer tahric: Buhari,
1747, 1748, 1749, 1750; Ebu Davud, 1974; Tirmizi, 901; Nesai, 3070, 3071 3072,
3073; İbn Mace, 3030
AÇIKLAMA: "Abdullah
b. Mesud Akabe Cemresine vadinin iç tarafından her bir taş ile birlikte tekbir
getirerek yedi taş attı. .. "
Bu hadisten çeşitli
hükümler anlaşılmaktadır:
1. Nahr (kurban bayramı
birinci) günü Akabe Cemresine taş atılacaçnın tespiti. Bu üzerinde icma edilmiş
bir husus olup vaciptir, ihramdan çıkış sebeplerinden birisidir. İhramdan
çıkmanın sebepleri (şartları) ise üç tanedir. Nahr günü Akabe Cemresine taş
atmak, ondan sonra -eğer sa'y etmemiş ise- say'i ile birlikte İfada tavafını
yapmak, üçüncüsü ise bir nüsük (hacc ibadeti) olduğunu söyleyenlere göre de
traş olmak ki sahih olan da budur. Buna göre Akabe Cemresine Teşrik günleri
geçinceye kadar taş atmayacak olursa haccı sahih olmakla birlikte bir kurban kesme
si gerekir. Şafii'nin ve cumhurun görüşü budur. Maliki mezhebine mensup bazı
ilim adamları ise Akabe Cemresine taş atmak bir rükündür. O olmadan hacc sahih
olmaz demişlerdir. İbn Cerir ise bazı kimselerden Cemrelere taş atmak tekbiri
korumak için meşru kılınmıştır, dolayısı ile tekbir getirmekle birlikte Cemreye
taş atmayacak olursa bu onun için yeterli olur dediklerini nakletmektedir.
Benzeri bir kanaat Aişe (r. anha)'dan da rivayet edilmiştir. Fakat sahih ve
meşhur olan az önce kaydettiğimizdir.
2. Cemrelere yedi(şer)
taş atılır. Bu da icma ile kabul olunmuş bir husustur.
3. Her bir tpŞ atılırken
tekbir getirmek müstehaptır. Hem bizim, hem Malik'in hem de genel olarak bütün
ilim adamlarının görüşü budur.
Kadı lyaz dedi ki: İcma ile
kabul edildiği üzere tekbir getirmeyecek olursa ona bir şey düşmez.
4. Akabe Cemresine
vadinin iç tarafından taş atmak müstehaptır. Dolayısı ile Cemrenin aşağısında
vadinin iç tarafında durması ve Mekke'yi soluna, Mina'yı sağ tarafına alması
yüzünü akabeye ve Cemreye dönüp Cemreye yedi taş atması müstehaptır.
Mezhebimizce sahih olan işte budur. İlim adamlarının cumhum da böyle
demişlerdir.
Bazı mezhep alimlerimiz
de şöyle demiştir: Yüzünü Mekke'ye dönmüş olarak Cemreyi karşısına alıp durması
müstehaptır. Bir kısım mezhep alimlerimiz de yüzünü Kabe'ye çevirip Cemrenin
sağ tarafında bulunması müstehaptır demiştir. Doğrusu birincisidir. Bununla
birlikte hepsinin icmaı ile nereden Cemreye taş atarsa caizdir. İster onu
kıblesine alsın, ister sağ tarafına, ister sol tarafına, ister üst tarafından,
ister altından ona taş atsın. İster ortasında bulunup ona taş atsın farketmez.
Teşrik günlerinde diğer
Cemrelere taş atmaya gelince, bunlara üst taraflarından taş atmak müstehaptır.
"Üzerine Bakara
Suresi'nin nazil olduğu zatın durduğu yer burasıdır" sözünün açıklaması
ise az önce geçti. Allah en iyi bilendir.
306 - (1296) وحدثنا
منجاب بن
الحارث
التيمي.
أخبرنا ابن مسهر
عن الأعمش.
قال: سمعت
الحجاج بن
يوسف يقول،
وهو يخطب على
المنبر:
ألّفوا
القرآن كما
ألّفه جبريل.
السورة التي
يذكر فيها
البقرة.
والسورة التي
يذكر فيها
النساء.
والسورة التي
يذكر فيها آل
عمران.
قال:
فلقيت
إبراهيم
فأخبرته
بقوله. فسبه
وقال: حدثني
عبدالرحمن بن
يزيد ؛ أنه
كان مع عبدالله
بن مسعود.
فأتى جمرة
العقبة. فاستبطن
الوادي.
فاستعرضها.
فرماها من بطن
الوادي بسبع
حصيات. يكبر
مع كل حصاة.
قال فقلت: يا
أبا
عبدالرحمن !
إن الناس
يرمونها من
فوقها. فقال: هذا،
والذي لا إله
غيره ! مقام
الذي أنزلت
عليه سورة
البقرة.
3119-306/2- Bize Mincab
b. el-Haris et-Temimı de tahdis etti, bize İbn Müzhir el-A'meş'den şöyle
dediğini haber verdi. el-Haccac b. Yusuf'u minber üzerinde hutbe verdiğinde
şöyle derken dinledim: Kur'an'ı Cebrail'in telif ettiği gibi siz de telif
ediniz. Bakara'nın söz konusu edildiği sure, kadınların söz konusu edildiği
sure (Nisa), Al-i İmran'ın söz konusu edildiği sure. (A'meş) dedi ki: Sonra İbrahim
ile karşılaştım. Ona söylediklerini haber verince ona sövüp saydı ve şöyle
dedi: Bana Abdurrahman b. Yezid'in tahdis ettiğine göre o Abdullah b. Mesud ile
birlikte idi. Akabe Cemresine geldi. Vadinin iç tarafına geçip Cemrenin
karşısında durdu ve vadinin iç tarafından Cemreye her biri ile bir tekbir almak
sureti ile yedi taş attı. (İbrahim) dedi ki:
Ben: Abdurrahman'ın
babası, insanlar buna üst tarafından taş atıyorlar dedi. O: Burası -kendisinden
başka ilah olmayana yemin ederim ki- üzerine Bakara Suresi'nin nazil olduğu o
yüce zatın durduğu yerdir, dedi.
AÇIKLAMA: "A'meş'den
rivayete göre: Haccac b. Yusuf'u minber üzerinde hutbe verirken şöyle dediğini
dinledim: ... ona sövüp saydı." Kadı Iyaz dedi ki: Şayet Haccac:
"Cebrail'in telif ettiği gibi" sözleri ile ayetlerin şu anda
mushaftaki halleri üzere her bir sure içindeki yer ve sıralarını kastetmiş ise
bu zaten müslümanların üzerinde icma ettikleri bir husustur. Ayrıca onlar Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in telifinin de bu olduğunu icma ile kabul
etmişlerdir. Eğer surelerin birbiri arkasında sıralanması manasında bir telifi
kastediyorsa bu bazı fukaha ve kıraat alimlerinin görüşüdür. Ama muhakkikler
onlara muhalefet etmişler ve: Hayır bu imamların bir ictihadıdır, bu bir tevkif
değildir demişlerdir.
Kadı Iyaz dedi ki:
Burada onun Al-i İmran'dan sonra Nisa Suresinin adını vermesi ancak ayetlerin
sure içerisindeki sıralanışını kastettiğine bir delildir. Çünkü Haccac, Osman
(r.a.)'ın mushafına tabi oluyor ve ona muhalefet etmiyordu. Zahiren anlaşıldığı
üzere o surelerin tertip ve sıralanışını değil, ayetlerin tertibini
kastetmiştir.
(1296) وحدثني
يعقوب
الدورقي.
حدثنا ابن أبي
زائدة. ح
وحدثنا ابن
أبي عمر.
حدثنا سفيان.
كلاهما عن الأعمش.
قال: سمعت
الحجاج يقول:
لا تقولوا
سورة البقرة.
واقتصا
الحديث بمثل
حديث ابن مسهر.
3120 ..... ./3- Bana
Yakub ed-Devraki de tahdis etti, bize İbn Zaide tahdis etti, (H.) Bize İbn Ebu
Ömer de tahdis etti, bize Süfyan tahdis etti ikisi A'meş'den şöyle dediğini
rivayet etti: Haccac'ı şöyle derken dinledim: Bakara Suresi demeyin deyip
hadisi İbn Mushir'in hadisi gibi nakletti.
307 - (1296) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا غندر عن
شعبة. ح
وحدثنا محمد
بن المثنى
وابن بشار.
قالا: حدثنا
محمد بن جعفر.
حدثنا شعبة عن
الحكم، عن إبراهيم،
عن عبدالرحمن
بن يزيد ؛ أنه
حج مع عبدالله.
قال:
فرمى
الجمرة بسبع
حصيات. وجعل
البيت عن
يساره. ومنى
عن يمبينه.
وقال: هذا
مقام الذي
أنزلت عليه
سورة البقرة.
3121-307/4- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Gunder, Şu'be'den tahdis etti, (H.) Bize
Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşar da tahdis edip dediler ki: Bize Muhammed
b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be, el-Hakem'den tahdis etti, o İbrahim'den, o
Abdurrahman b. Yezid'den rivayet ettiğine göre Abdullah ile birlikte haccetti
ve dedi ki: (Abdullah) Cemreye yedi taş attı, Beyt'i sol tarafına, Mina'yı sağ
tarafına alarak: Burası, üzerine Bakara Suresi'nin indirildiği yüce zat'ın
durduğu yerdir, dedi.
AÇIKLAMA: "Beyt'i
sol tarafına, Mina'yı sağ tarafına ald!." Bu bizim Cemreye taş etmak için
durulması müstehap olan yer hakkında daha önce kaydettiğimiz sahih görüşün
lehine bir delildir .
308 - (1296) وحدثنا
عبيد بن معاذ.
حدثنا أبي.
حدثنا شعبة، بهذا
الإسناد. غير
أنه قال: فلما
أتى جمرة العقبة.
3122-308/5- Bize
Ubeydullah b. Muaz da tahdis etti, bize babam tahdis etti, bize Şu'be bu isnad
ile tahdis etmekle birlikte o: Akabe Cemresine gelince dedi.
309 - (1296) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا أبو
المحياة. ح
وحدثنا يحيى
بن يحيى
(واللفظ له)
أخبرنا يحيى
بن يعلى أبو
المحياة عن
سلمة بن كهيل،
عن عبدالرحمن
بن يزيد. قال:
قيل
لعبدالله: إن
أناسا يرمون
الجمرة من فوق
العقبة. قال:
فرماها
عبدالله من
بطن الوادي.
ثم قال: من
ههنا، والذي
لا إله غيره !
رماها الذي أنزلت
عليه سورة
البقرة.
3123-309/6- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe de tahdis etti, bize Ebu'l-Muhayyat tahdis etti, (H.) Bize
Yahya b. Yahya da -ki lafız ona aittir- tahdis etti, bize Yahya b. Ya'la,
Ebu'l-Muhayyat, Seleme b. Kuheyl'den haber verdi, o Abdurrahman b. Yezid'den
şöyle dediğini rivayet etti: Abdullah (b. Mesud)'a: Bir takım kimseler Cemreye
akabenin yukarısından taş atıyorlar. denildi. (Abdurrahman b. Yezid) dedi ki:
Abdullah Cemreye vadinin iç tarafından taş attıktan sonra: İşte buradan
-Kendisinden başka İlah olmayana yemin ederim ki- üzerine Bakara Suresi'nin
nazil olduğu o yüce zat ona taş atmıştır, dedi.
AÇIKLAMA: "Ebu'l-Muhayyat"
mim harfi ötreli, ha harfi fethalı ve ye harfi de şeddeli söylenir. Allah en
iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: