SAHİH-İ MÜSLİM |
HAC |
(21) باب
في الوقوف
وقوله تعالى:
ثم أفيضوا من
حيث أفاض
الناس
21- VAKFE YAPMAK VE YÜCE
ALLAH'IN: "SONRA İNSANLARIN İFADA ETTİĞİ YERDEN SİZ DE İFADA EDİNİZ"
(BAKARA, 199) BUYRUĞU HAKKINDA BİR BAB
151 - (1219) حدثنا
يحيى بن يحيى.
أخبرنا أبو
معاوية عن هشام
بن عروة، عن
أبيه، عن
عائشة رضي
الله عنها. قالت:
كان
قريش ومن دان
دينها يقفون
بالمزدلفة. وكانوا
يسمون الحمس.
وكان سائر
العرب يقفون
بعرفة. فلما
جاء الإسلام
أمر الله عز
وجل نبيه صلى
الله عليه
وسلم أن يأتي
عرفات فيقف
بها. ثم يفيض
منها. فذلك
قوله عز وجل:
ثم أفيضوا من
حيث أفاض
الناس [2
/البقرة/
الآية 199].
2945-151/1- Bize Yahya
b. Yahya da tahdis etti, bize Ebu Muaviye, Hişam b. Urve'den haber verdi, o
babasından, o Aişe (r.anha)'dan şöyle dediğini rivayet etti: Kureyş ve onların
dini üzere olanlar Müzdelife'de vakfe yapıyor ve kendilerine
"el-Hums" adı veriliyordu. Sair Araplar ise Arafat'ta vakfe
yapıyorlardı. İslam gelince aziz ve celil Allah Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e Arafat'a gidip orada vakfe yapmasını, sonra da oradan ifada etmesini
(ayrılmasını) emir buyurdu. İşte aziz ve celil Allah'ın: "Sonra insanların
ifada ettikleri yerden siz de ifada edin" (Bakara, 199) buyruğu bunu dile
getirmektedir.
Diğer tahric: Buhari,
4520; Ebu Davud, 1910; Nesai, 3012
AÇIKLAMA: "Kureyşiiler
ve onun dinine uyanlar. .. " el-Hums, ha harfi ötreli, mim sakin okunur.
Ebu'l-Heysem dedi ki: Hums, Kureyşliler, Kureyşlilerden doğanlar, Kinane ve
Kayslıların Cedile koludur. Onlara bu ismin veriliş sebepleri; dinlerinde hamaset
göstermeleri, yani sıkı bağlılıkları dolayısıyladır. Ka'be'den dolayı bu ismin
kendilerine verildiği de söylenmiştir. Çünkü taşları siyaha çalan beyaz
renklidir (yani) "hamsa"dır. Az önce bu hadisin şerhi ve onların
Müzdelife'de vakfe yapmalarının sebebi geçmiş bulunuyor.
152 - (1219) وحدثنا
أبو كريب.
حدثنا أبو
أسامة. حدثنا
هشام عن أبيه.
قال:
كانت
العرب تطوف
بالبيت عراة.
إلا الحمس.
والحمس قريش
وما ولدت.
كانوا يطوفون
عراة. إلا أن تعطيهم
الحمس ثيابا.
فيعطي الرجال
الرجال
والنساء
النساء. وكانت
الحمس لا يخرجون
من المزدلفة.
وكان الناس
كلهم يبلغون عرفات.
قال هشام: فحدثني
أبي عن عائشة
رضي الله عنها
قالت: الحمس
هم الذين أنزل
الله عز وجل
فيهم: {ثم
أفيضوا من حيث
أفاض الناس} [2
/البقرة/
الآية 199] . قالت:
كان الناس يفيضون
من عرفات.
وكان الحمس
يفيضون من
المزدلفة.
يقولون: لا
نفيض إلا من
الحرم
فلما نزلت:
{أفيضوا من
حيث أفاض
الناس}، رجعوا
إلى عرفات.
2946-152/2- Bize Ebu
Kureyb de tahdis etti, bize Ebu Usame tahdis etti, bize Hişam babasından şöyle
dediğini tahdis etti: Humslar dışında Araplar Beyt'i çıplak tavaf ederlerdi.
Hums Kureyşlilerle onların çocuklarıdır. Humsların kendilerine elbise vermesi
hali dışında diğerleri çıplak tavaf ederlerdi. Erkekler erkeklere, kadınlar da
kadınlara elbise verirdi. Ayrıca Humslular Müzdelife'nin dışına çıkmazlardı.
Diğer insanların hepsi ise Arafat'a kadar ulaşırlardı.
Hişam dedi ki: Bana
babam Aişe (radıyallahu anha)'dan şöyle dediğini tahdis etti: Humslular aziz ve
celil Allah'ın haklarında: "Sonra insanların ifada ettikleri yerde siz de
ifada edin" (Bakara, 199) buyruğunu indirdiği kimselerdir. Aişe
(radıyallahu anha) dedi ki: İnsanlar Arafat'dan ifada ediyorlardı. Hums ise
Müzdelife'den ifada ediyorlar ve biz ancak Harem bölgesinden ifada ederiz,
diyorlardı. Fakat: "İnsanların ifada ettikleri yerden siz de ifada
edin" buyruğu nazil olunca Arafat'a döndüler.
Yalnız Müslim rivayet etmiştir
AÇIKLAMA: "Araplar
Beyt'i çıplak olarak tavaf ederlerdi. Hums müstesna ... " Bu onların
cahiliye dönemindeki hayasızlıklarındandır. Denildiğine göre bu husus ile
ilgili olarak: "Onlar bir hayasızlık işlediklerinde biz atalarımızı bunu
yapar bulduk derler" (A'raf, 28) buyruğu nazil olmuştur. Bundan dolayı
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu Bekr'in hacc emiri olarak hacc ettiği
dokuzuncu yılda münadisinin: Beyt'i çıplak kimse tavaf etmesin, diye nida
etmesini emir buyurmuştur.
153 - (1220) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة
وعمرو الناقد.
جميعا عن ابن
عيينة. قال
عمرو: حدثنا
سفيان بن عيينة
عن عمرو. سمع
محمد بن جبير
بن مطعم يحدث
عن أبيه، جبير
بن مطعم، قال:
أضللت
بعيرا لي.
فذهبت أطلبه
يوم عرفة.
فرأيت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
واقفا مع
الناس بعرفة.
فقلت: والله
إن هذا لمن
الحمس. فما
شأنه ههنا ؟
وكانت قريش
تعد من الحمس.
2947-153/3- Bize Ebu
Bekr b. Ebu Şeybe, Amr en-Nakid'te birlikte İbn Uyeyne'den tahdis etti. Amr
dedi ki: Bize Süfyan b. Uyeyne, Amr'dan tahdis etti, o Muhammed b. Cübeyr b.
Mut'im'i babası Cübeyr b. Mut'im şöyle derken dinlediğini tahdis etti: Bir
devemi kaybetmiştim. Arefe günü onu aramaya gittim. Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in Arafat'ta insanlarla beraber vakfe yapmakta olduğunu
görünce (kendi kendime) Allah'a yemin ederim ki şüphesiz bu Hums'tandır. Peki
burada işi ne? dedim. Çünkü Kureyş Hums'tan sayılırdı.
Diğer tahric: Buhari,
1664; Nesai, 3013
AÇIKLAMA: "Cübeyr
b. Mut'im dedi ki: ... Kureyş Hums'dan sayılırdı." Kadı Iyaz dedi ki: Bu
olay hicretten önceki haccı esnasında olmuştu. Cübeyr o zaman kafir idi. Mekke
fethedildiği zaman müslüman oldu. Hayber günü müslüman olduğu da söylenir. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Arafat'ta vakfe yapmasına hayret etmişti.
Allah en iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
22- İHRAMDAN
ÇIKMANIN NESHİ VE TAMAMLAMANIN EMREDİLDİĞİ HAKKINDA BİR BAB