SAHİH-İ MÜSLİM

HAC

 

(18) باب في المتعة بالحج والعمرة

18- HACC VE UMRE İLE MUT'A (TEMETTU HACCI) HAKKINDA BİR BAB

 

145 - (1217) حدثنا محمد بن المثننى وابن بشار. قال ابن المثنى: حدثنا محمد بن جعفر. حدثنا شعبة. قال: سمعت قتادة يحدث عن أبي نضرة قال:

 كان ابن عباس يأمر بالمتعة. وكان ابن الزبير ينهى عنها. قال: فذكرت ذلك لجابر بن عبدالله. فقال: على يدَيَّ دارَ الحديثُ. تمتعنا مع رسول الله صلى الله عليه وسلم. فلما قام عمر قال: إن الله كان يحل لرسوله ما شاء بما شاء. وإن القرآن قد نزل منازله. فأتموا الحج والعمرة لله. كما أمركم الله. وأبتوا نكاح هذه النساء. فلن أوتى برجل نكح امرأة إلى أجل، إلا رجمته بالحجارة.

 

2939-145/1- Bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşar tahdis etti, İbnu'l-Müsenna dedi ki: Bize Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şu'be tahdis edip dedi ki: Katade'yi Ebu Nadra'dan tahdis ederken dinledim. Dedi ki: İbn Abbas mut'a yapmayı emrederdi. İbn Zubeyr ise bunu yapmayı yasaklardı. Sonra ben bunu Cabir b. Abdullah'a söyledim. O dedi ki: Bu hadis (olay) benim önümde cereyan etti. Biz Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte mut'a yaptık. Ömer kalkıp da: Muhakkak Allah, Rasulü'ne dilediği şeyi dilediği surette helal kılar ve şüphesiz Kur'an-ı Kerim yerli yerince nazil olmuş (her şey yerini bulmuş)tur. Bu sebeple Allah'ın size emrettiği gibi haccı da umreyi de Allah için tamamlayınız. Bu sebeple işi kesin yapınız ve bu kadınlarla (böyle bir) nikahtan uzak durunuz. Bana belli bir süreliğine bir kadını nikahlamış bir adam getirilecek olursa kesinlikle onu taşlarla recmederim.

 

 

(1217) وحدثنيه زهير بن حرب. حدثنا عفان. حدثنا همام. حدثنا قتادة، بهذا الإسناد. وقال في الحديث: فافصلوا حجكم من عمرتكم. فإنه أتم لحجكم. وأتم لعمرتكم.

 

Bunu bana Zuheyr b. Harb da tahdis etti, bize Affan tahdis etti, bize Hemmam tahdis etti, bize Katade bu isnad ile tahdis etti ve hadiste: o halde haccınızı umrenizden ayırınız. Şüphesiz ki bu haccınızın da daha mükemmel, umrenizin de daha mükemmel olmasını sağlayacaktır.

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:          "İbn Abbas [bize] mut'ayı emreder, İbn Zubeyr ise onu yasaklardı. .. Onu taşa tutarak recmederim" diğer rivayette ise Ömer (r.a.)'ın: "Haccınızı umrenizden ayırınız çünkü böylesi haccınız için de daha mükemmeldir, umreniz için de daha mükemmeldir." Bundan sonra da Müslim, Ebu Musa el-Eş'ari (radıyallahu anh)'ın mut'a (Temettu haccı)'nın yapılacağı şeklinde fetva verdiğini ve Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kendisine bunu emretmiş olduğunu delil gösterdiği hadisini rivayet edecektir. Aynı zamanda Ömer (r.a.)'ın: Biz Allah'ın Kitabı'nın hükmünü alırız. Şüphesiz aziz ve celil Allah (haccı da umreyi de) tamamlamayı emir buyurmuştur sözünü kaydedecektir. Osman (radıyallahu anh)'dan da mut'a (Temettu haccını) ya da umreyi yasakladığı, Ali (radıyallahu anh)'ın bu hususta ona muhalefet edip her ikisi için birlikte ihrama girdiği de zikredilmektedir. Ebu Zer (r.a.)'ın: "Haccda mut'a Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın ashabına ait bir özellikdi" sözü ile bir rivayette "(onlara ait özel) bir ruhsattı" diğer taraftan İmran b. Husayn'ın: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aile halkının bazılarına (bazı zevcelerine) Zülhicce'nin ilk on gününde umre yaptırmıştır. Bunu fesheden bir ayet-i kerime de inmedi" bir diğer rivayette hacc ile umreyi bir arada yaptı sonra da Bunun hakkında kitaptan bir hüküm nazil olmadı ve bunu nehyetmedi" gibi rivayetlerle ilgili olarak el-Mazeri şunları söylemektedir:

 

Ömer (radıyallahu anh)'ın hacc esnasında yasakladığı mut'anın ne olduğu hususunda ihtilaf edilmiştir. Bunun haccın umreye feshedilmesi olduğu söylendiği gibi hacc aylarında umre yapmak sonra da aynı sene haccetmek olduğu da söylenmiştir. Buna göre Ömer (radıyallahu anh)'ın umre yapmayı yasaklamasının sebebi İfrad haccının daha faziletli olması hasebi ile İfrad haccını teşvik etmek içindir. Yoksa o böyle bir umrenin batıl ya da haram olduğuna inandığından dolayı değildir.

 

Kadı lyaz der ki: Cabir, İmran ve Ebu Musa'nın rivayet ettikleri hadislerin zahirinden anlaşıldığına göre hükmü hakkında ihtilafa düştükleri mut'a haccı feshedip umreye dönüştürmekten başkası değildir. Bundan dolayı Ömer (radıyallahu anh) insanları böyle yaptıklarından ötürü döverdi. Yoksa onlar, hac aylarında sadece Temettu haccı yaptıklarından ötürü dövmüyordu. Onları dövmelerinin sebebi kendisinin ve diğer ashabın inandıkları haccı feshedip umreye dönüştürmenin o seneye, az önce sözünü ettiğimiz hikmet dolayısı ile ait bir özellik olduğuna inanmalarından dolayı idi.

 

İbn Abdilber dedi ki: "Kim hacc zamanına kadar umreden yararlanmak isterse (Temettu etmek isterse) kurbandan kolayına geleni kessin" (Bakara, 196) buyruğunda kastedilen Temettunun haccdan önce hacc aylarında umre yapmak olduğu arasında görüş ayrılığı bulunmamaktadır. Kıran haccı da aynı şekilde Temettu türündEmdir. Çünkü Kıran haccı yapan bir kimse kendi evinden diğer ibadet için ayrıca yolculuk yapmak külfetinden kurtularak faydalanmış (Temettu etmiş) olur. Yine haccın feshedilip umreye dönüştürülmesi de Temettu şekillerindendir. Kadı lyaz'ın açıklamaları bunlardır.

 

Derim ki tercih edilen Ömer, Osman ve başkalarının yasakladıkları hacc aylarında umre yaptıktan sonra aynı yıl tekrar hacc yapmak şeklindeki mut'adır. Onların bu yasaklamaktan kasıtları ise daha faziletli olması dolayısı ile İfrad haccını teşvik etmek için evleviyet anlamında bir yasaklamadır. Esasen bundan sonra kerahet sözkonusu olmaksızın ifratın Temettun ve kıran haclarının caiz olduğu üzerinde de icma gerçekleşmiş, ilim adamları ancak bunların hangisinin daha faziletli olduğu hususunda ihtilaf etmişlerdir.

 

Bu mesele bu babın baş taraflarında yeterli açıklamaları ile geçmiş bulunmaktadır. Allah en iyi bilendir.

 

Ömer (radıyallahu anh)'ın bir kadını belli bir süreliğine nikahlamak demek olan mut'a nikahı hakkındaki sözlerine gelince: Mut'a nikahı önceleri mübahtı. Sonra Hayber günü nesh edildi. Sonra Mekke'nin fethedildiği günü mübah kılındı, sonra yine Mekke'nin fethedildiği günlerde nesh edildi. Şu anda da haramlığı kıyamet gününe kadar devam etmektedir. Birinci asırda hakkında görüş ayrılığı vardı, sonradan bu görüş ayrılığı kalkmış olup haram olduğu üzerinde icma olmuştur. İleride yüce Allah'ın izni ile Nikah Kitabı'nda Bunun hükümleri genişçe açıklanacaktır.

 

 

 

146 - (1216) وحدثننا خلف بن هشام وأبو الربيع وقتيبة. جميعا عن حماد. قال خلف: حدثنا حماد بن زيد عن أيوب. قال: سمعت مجاهدا يحدث عن جابر بن عبدالله رضي الله عنهما. قال:

 قدمنا مع رسول الله صلى الله عليه وسلم ونحن نقول: لبيك ! بالحج. فأمرنا رسول الله صلى الله عليه وسلم أن نجعلها عمرة.

 

2940-146/2- Bize Halef b. Hişam, Ebu'r-Rabi' ve Kuteybe de birlikte Hammad'dan tahdis ettiler. Halef dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd, Eyyub'dan şöyle dediğini tahdis etti: Mücahid'i Cabir b. Abdullah (radıyallahu anhuma)'dan şöyle dedi diye tahdis ederken dinledim: Biz Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Lebbeyke bil hacc, hacc niyeti ile geldik emrine uyduk diyerek gelmiştik ama Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize onu umre yapmamız! emir buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 1570

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

19- NEBİ (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'İN HACCI BABI