SAHİH-İ MÜSLİM |
ORUÇ |
(20) باب
أي يوم يصام
في عاشوراء
20- AŞURA ORUCUNDA HANGİ
GÜN ORUÇ TUTULUR BABI
132 - (1133) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا وكيع بن
الجراح عن
حاجب بن عمر،
عن الحكم بن
الأعرج. قال:
انتهيت
إلى ابن عباس
رضي الله عنه.
وهو متوسد رداءه
في زمزم. فقلت
له: أخبرني عن
صوم عاشوراء.
فقال: إذا
رأيت هلال
محرم فأعدد.
وأصبح يوم
التاسع صائما.
قلت: هكذا كان
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يصومه ؟
قال: نعم.
2659- Bize Ebu Bekr b.
Ebi Şeybe de tahdisetti. Bize Vek!' b. el-Cerrah, hacib b. Ömer'den tahdis
etti. O, Hakem b. el-A'rec'den şöyle dediğini tahdis etti: İbn Abbas (r.a.)
zemzem de ridası üzerine yatıyorken gittim. Ona: Aşura orucuna dair bana haber
ver dedim. O: Muharrem ayı hilalini görecek olursan (günleri) say ve dokuzuncu
günoruçlu sabahla dedi. Ben: ResululIah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bugünü
böyle mi oruç tutardı? dedim. O: Evet, dedi.
Diğer tahric: Ebu
Davud, 2446, ve 2446 muallak olarak; Tirmizi, 754
(1133) وحدثني
محمد بن حاتم.
حدثنا يحيى بن
سعيد القطان.
عن معاوية بن
عمرو. حدثني
الحكم بن
الأعرج. قال:
سألت ابن
عبًاس رضي
الله عنه، وهو
متوسد رداءه
عند زمزم، عن
صوم عاشوراء.
بمثل حديث حاجب
بن عمر.
2660- Bana Muhammed b.
Hatim de tahdis etti ... el-Hakem b. el A'rec tahdis edip dedi ki: İbn Abbas
(r.anhuma)'ya zemzemin yanında ridası üzerinde yatıyorken aşura orucu hakkında
soru sordum deyip Hacib b. Ömer'in hadisi ile aynı şekilde rivayet etti.
133 (1134) وحدثنا
الحسن بن علي
الحلواني.
حدثنا ابن أبي
مريم. حدثنا
يحيى بن أيوب.
حدثني
إسماعيل بن
أمية ؛ أنه
سمع أبا غطفان
بن طريف المري
يقول: سمعت
عبدالله بن
عباس رضي الله
عنهما يقول:
حين
صام رسول الله
صلى الله عليه
وسلم يوم عاشوراء
وأمر بصيامه،
قالوا: يا
رسول الله !
إنه يوم تعظمه
اليهود والنصارى.
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم:
"فإذا كان
العام المقبل
إن شاء الله،
صمنا اليوم التاسع.
قال: فلم يأت
العام
المقبل، حتى
توفي رسول
الله صلى الله
عليه وسلم.
2661- Bize el-Hasan b.
Ali el-Hülvani de tahdis etti, bize İbn Ebu Meryem tahdis etti, bize Yahya b.
Eyyub tahdis etti, bana İsmail b. Umeyye'nin tahdis ettiğine göre o Ebu Gatafan
b. Tarif el-Murri'yi şöyle derken dinlemiştir. Abdullah b. Abbas (r.anhuma)'yı
şöyle derken dinledim: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aşura günü oruç
tutup o günün oruç tutulmasını emredince ashab: Ey Allah'ın Resulü! Gerçek şu
ki bu Yahudilerle Hristiyanların ta'zim ettikleri bir gündür dediler. Bu sefer
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İnşaallah gelecek sene biz
dokuzuncu gün oruç tutarız" buyurdu. Ama gelecek sene (aşura günü
gelmeden) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefat etti.
Diğer tahric: Ebu
Davud, 2440
134 - (1134) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة وأبو
كريب. قالا: حدثنا
وكيع عن ابن
أبي ذئب، عن
القاسم بن
عباس، عن
عبدالله ابن
عمير. (لعله
قال: عن عبدالله
بن عباس رضي
الله عنهما)
قال: قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم:
لئن
بقيت إلى قابل
لأصومن
التاسع. وفي
رواية أبي
بكر: قال: يعني
يوم عاشوراء.
2662- Bize Ebu Bekr bin
Ebu Şeybe ve Ebu Kureyb tahdis edip dedi ki: Bize Veki', İbn Ebu Zi'b'den
tahdis etti, o el-Kasım b. Abbas'dan, o Abdullah b. Ömer'den, o İbn Abbas
(r.a.)'dan şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Eğer gelecek seneye kadar hayatta kalırsam andolsun dokuzuncu
günü oruç tutacağım" buyurdu.
Ebu Bekr'in rivayetinde
de: "Yani aşura günü" dedi şeklindedir.
Diğer tahric: İbn
Mace, ı 736
AÇIKLAMA: (2659)
"İbn Abbas'dan rivayete göre aşCıra günü Muharrem'in dokuzuncu günü olup
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de dokuzuncu günü oruç tutardı" diğer
rivayette ise (2661) "İbn Abbas'tan rivayete göre Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) aşCıra günü oruç tuttu. Ashab: Ey Allah'ın Resulü! Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefat etti." Bu ifadeler İbn Abbas'ın
kendisi tarafından aşCıra hakkındaki kanaatinin onun Muharrem'in dokuzuncu günü
olduğu şeklinde açık bir ifadesidir. O bunu deve leri n susuz bırakılmasından
ve (suya götürülmelerinden) alınmış bir lafız olarak yorumlamaktadır. Çünkü
Araplar develerin suya getirildiği beşinci güne (dördüncü gün anlamında)
"rab'" derler. Geri kalan diğer günleri de buna göre adlandırırlar.
Buna göre dokuzuncu gün (onuncu gün) olur.
Selef ve halefin
alimlerinin büyük çoğunluğunun kanaatine göre ise aşCıra Muharrem'in onuncu
günüdür. Bunu söyleyenler arasında Said b. el-Müseyyeb, Hasan-ı Basri, Malik,
Ahmed, İshak ve pek çok kimse vardır. Hadislerin zahiri ve (aşCıra) lafzın(ın)
muktezası da budur. Bunun develeri susuz bırakmak uygulamasından alınmış
olduğunu varsaymak ise uzak bir ihtimaldir. Diğer taraftan İbn Abbas'ın rivayet
ettiği ikinci hadis ise bu kanaati reddetmektedir. Çünkü bu hadisde Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) aşCıra günü oruç tutardı. Yahudilerle
Hristiyanların bugün oruç tuttukları sözkonusu edilince Allah Resulü: Gelecek
sene dokuzuncu günü oruç tutacağını haber verdi denilmektedir. İşte bu hadis
onun ilkin oruç tuttuğu aşCıra orucunun dokuzuncu gün olmadığı hususunda açık
bir ifade taşımaktadır. O halde aşuranın onun cu gün olduğu kesin olarak tayin edilmiş
olmaktadır.
Şafii, Şafii mezhebinin
alimleri, Ahmed, İshak ve başkaları da şöyle demektedir: Dokuzuncu gün ve
onuncu günün bir arada oruç tutulması müstehabtır. Çünkü Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onuncu günü oruç tutmuş ve dokuzuncu gün tutmayı da (gelecek
sene için) niyet etmiştir. Müslim'in Sahih'inde Namaz Kitabı'nda Ebu Hureyre
(r.anh)'ın rivayeti ile Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Ramazan
ayından sonra en faziletli oruç ise Allah'ın ayı olan Muharrem ayı
(orucudur)" dediği rivayeti geçmiş bulunmaktadır. Kimi ilim adamı da şöyle
demiştir: Muhtemelen onuncu gün ile dokuzuncu günü de oruç tutmanın sebebi
sadece onuncu günü oruç tutmak sureti ile Yahudilerin orucuna benzetmemek
içindir. Hadiste de buna bir ışaret bulunmaktadır. Bir diğer açıklamaya göre bu
aşura günü kesin olarak oruçlu olmayı isabet ettirmekte ihtiyat içindir. Ama
birinci açıklama daha uygundur. Allah en iyi bilendir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
21- AŞURA GÜNÜ
YEMEK YİYEN BİR KİMSE GÜNÜN GERİ KALAN KISMINDA YEMEKTEN UZAK DURSUN BABI