SAHİH-İ MÜSLİM

ORUÇ

 

(16) باب أجر المفطر في السفر إذا تولى العمل

16- SEFERDE ÇALIŞMAYI ÜSTLENMESİ HALİNDE ORUÇ TUTMAYANIN ECRİ BABI

 

100 - (1119) حدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. أخبرنا أبو معاوية عن عاصم عن مورق، عن أنس رضي الله عنه. قال:

 كنا مع النبي صلى الله عليه وسلم في السفر. فمنا الصائم ومنا المفطر. قال: فنزلنا منزلا في يوم حار. أكثرنا ظلا صاحب الكساء  ومنا من يتقي الشمس بيده. قال: فسقط الصوام. وقام المفطرون فضربوا الأبنية وسقوا الركاب. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم  "ذهب المفطرون اليوم بالأجر".

 

2617- Bize Ebu Bekr b. Ebi Şeybe de tahdis etti... Enes (r.anh) dedi ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte seferde idik. Kimimiz oruç tuttu, kimimiz oruçlu değildi. Derken sıcak bir günde bir yerde konakladık. Aramızda gölgesi en çok olan kişi bir elbisesi olankişi idi. Aramızdan eli ile dahi güneşten kendisini koruyanlanmız vardı. Oruç tutanlar yere yığıldı kaldı. Oruç tutmayanlar ise ayakta kalıp çadırlan kurdular, binekleri suladılar. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bugün oruç açanlar ecir ve mükafatı atıp götürdüler" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 2890 -buna yakın-; Nesai, 2282

 

 

101 - (1119) وحدثنا أبو كريب. حدثنا حفص عن عاصم الأحول، عن مورق، عن أنس رضي الله عنه قال:

 كان رسول الله صلى الله عليه وسلم في سفر. فصام بعض وأفطر بعض. فتحزم المفطرون. وعملوا وضعف الصوام عن بعض العمل. قال: فقال في ذلك "ذهب المفطرون اليوم بالأجر".

 

2618- Bize Ebu Kureyb de tahdis etti, bize Havs, Asım el-Ahvel'den tahdis etti, o Muverrik'den, o Enes (r.a.)'den şöyle dediğini rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir seferde iken onunla beraber olanların bir kısmı oruç tuttu, diğer bir kısmı oruç açb. Oruç açanlar (oruç tutmamakla) ihtiyatlı davrandılar ama oruç tutanlar ise bazı işleri yapamadılar. (Enes) dedi ki: işte bu hususta (Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bugün oruç tutmayanlar mükafatı alıp gitti" buyurdu.

 

 

AÇIKLAMA:          (2618) "Oruç açanlar" oruç tutmamakla ihtiyatlı davrandılar. (ihtiyatlı davrandılar anlamını verdiğimiz lafız olan) "tehazzeme" kelimesi bizim diyarımızdaki bütün nüshalarda bu şekilde ha ve ze harfleri iledir. Kadi İyaz da Sahih-i Müslim ravilerinin çoğunluğundan bunu böylece nakletmiş ve şunları söylemiştir: Bazıları ise bu lafız hı ve dal harfi ile "fetehaddeme: hizmet etti" diye kaydetmişlerdir. Ayrıca bunlar doğru ifadenin bu olduğunu da iddia etmişlerdir. Çünkü bu kimseler (oruç tutmayanlar) hizmet görüyorlardı. (Devamla) Kadi İyaz dedi ki: Ama birincisi de sahihtir. Bunun sahih olmasının da üç açıklaması vardır:

 

1. Hizmet etmek için kollarını sıvadılar, anlamındadır.

 

2. Oldukça hizmet edip çalışmakta gayret göstermelerini anlatmak için bir istiaredir. "Ramazan'ın son on günü girdi mi olanca gayret eder ve izarını sıkı sıkıya bağlardı" hadisinde de bu anlam kastedilmektedir.

 

3. ihtiyatlı davranmak güçlü olanı yapmak ve maslahata olan işlere gerektiği gibi önem vermek demek olan "hazm" kökünden gelmektedir ..

 

 

 

102 - (1120) حدثني محمد بن حاتم. حدثنا عبدالرحمن بن مهدي عن معاوية بن صالح، عن ربيعة. قال: حدثني قزعة. قال:  أتيت أبا سعيد الخدري رضي الله عنه وهو مكسور عليه. فلما تفرق الناس عنه، قلت: إني لا أسألك عما يسألك هؤلاء عنه. سألته  عن الصوم في السفر ؟ فقال: سافرنا مع رسول الله صلى الله عليه وسلم إلى مكة ونحن صيام. قال: فنزلنا منزلا. فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم: "إنكم قد دنوتم من عدوكم والفطر أقوى لكم". فكانت رخصة. فمنا من صام ومنا من أفطر. ثم نزلنا منزلا آخر. فقال: "إنكم مصبحوا عدوكم. والفطر أقوى لكم، فأفطروا" وكانت عزمة. فأفطرنا. ثم قال: رأيتنا نصوم، مع رسول الله صلى الله عليه وسلم بعد ذلك، في السفر.

 

2619- Bana Muhammed b. Hatim tahdis etti ... Bana Kazaa tahdis edip dedi ki: Ebu Said el-Hudrı (r.a.)'ın yanına etrafında pek çok kimsenin bulunduğu bir sırada gittim. Ahali etrafından dağılınca ben: Sana şunların hakkında soru sordukları şeylere dair soru sormayacağım deyip ona yolculukda oruç tutmaya dair soru sordum. O da şu cevabı verdi: Biz oruçlu olduğumuz halde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte sefere çıktık. Derken bir yerde konakladık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Siz düşmanınıza oldukça yaklaşmış bulunuyorsunuz. Oruç açmanız sizi daha güçlen- . direcektir" buyurdu. Böylelikle bu bir ruhsattı. Kimimiz oruç tuttu, kimimiz orucunu açtı. Sonra bir başka yerde konakladık. Bu sefer: "Siz sabah vakti düşmanınızla karşılaşacaksınız. Oruç açmak sizin için daha güçlendiricidir, bu sebeble oruç açınız" buyurdu. Bu da kat'i bir emir (azimet) idi. Biz de orucumuzu açtık. Sonra: Ben bundan sonra yine seferde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte oruç tuttuğumuzu görmüşümdür dedi.

 

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 2406

 

AÇIKLAMA:          "Etrafında pek çok kimsenin bulunduğu bir sırada" yani etrafında çok kimse, çok insan varken.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

17- SEFERDE ORUÇ TUTMAK VE AÇMAKTA MUHAYYER BIRAKMA BABI