SAHİH-İ MÜSLİM

HAYIZ

 

باب جواز نوم الجنب، واستحباب الوضوء له وغسل الفرج إذا أراد أن يأكل أو يشرب أو ينام أو يجامع

6- CÜNÜP OLANIN UYUMASININ CAİZ OLDUĞU, BİR ŞEYLER YİYİP, İÇMEK YAHUT UYUMAK YA DA CİMA YAPMAK İSTERSE ABDEST ALMASININ VE FERCİNİ YIKAMASININ MÜSTEHAP OLDUĞU BABI

 

21 - (305) حدثنا يحيى بن يحيى التميمي ومحمد بن رمح. قالا: أخبرنا الليث. ح وحدثنا قتيبة بن سعيد حدثنا ليث عن ابن شهاب، عن أبي سلمة بن عبدالرحمن، عن عائشة؛  أن رسول الله صلى الله عليه وسلم كان إذا أراد أن ينام، وهو جنب، توضأ وضوءه للصلاة، قبل أن ينام

 

697- Bize Yahya b. Yahya Et-Temîmî ile Muhammed b. Rumh rivayet ettiler: Dedilerki: Bize Leys haber verdi. H. Bize Kuteybetü'bnü Saîd de rivayet etti. (Dediki): Bize Leys, İbni Şihab'dan, oda Ebu Selemete'bni Abdirrahman'dan, o da

Aişe'den naklen rivayet ettiki, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cünüp olup, uyumak istediği zaman uyumadan önce namaz abdesti gibi abdest alırdı.

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 222, 223; Nesai, 256, 257, 258; İbn Mace, 593 -muhtasar olarak-, 584

 

 

22 - (305) حدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا ابن علية ووكيع وغندر عن شعبة، عن الحكم، عن إبراهيم، عن الأسود، عن عائشة؛ قالت: كان رسول الله صلى الله عليه وسلم، إذا كان جنبا، فأراد أن يأكل أو ينام، توضأ وضوءه للصلاة.

 

698- Bize Ebu Bekr b. Ebi Şeybe rivayet etti. (Dediki): Bize Uleyye ile Vekî' ve Gunder, Şu'be'den, o da Hakem'den, o da İbrahim'den o da Esved'den, o da Aişe'den naklen rivayet etti. Şöyle demiş: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cünüp olup, bir şeyler yemek yahut uyumak isterse namaz abdesti gibi abdest alırdı.

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 224; Nesai, 255; İbn Mace, 591, 467

 

 

(305) حدثنا محمد بن المثنى وابن بشار. قالا: حدثنا محمد بن جعفر. ح وحدثنا عبيدالله بن معاذ قال: حدثنا أبي قال: حدثنا شعبة، بهذا الإسناد. قال ابن المثنى في حديثه: حدثنا الحكم. سمعت إبراهيم يحدث.

 

699- Bize Muhammed b. el-Müsenna ile İbni Beşşar rivayet ettiler. Dedilerki: Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. H. Bize Ubeydullah b. Muaz dahi rivayet etti. Dediki: Bize babam rivayet etti. Dedi ki: Bize Şu'be bu isnadla rivayet etti.  İbnü'I Müsenna kendi rivayetinde: «Bize Hakem rivayet etti. İbrahîmi rivayet ederken işittim dedi» ibaresini kullandı.

 

 

23 - (306) وحدثني محمد بن أبي بكر المقدمي وزهير بن حرب. قالا: حدثنا يحيى (وهو ابن سعيد) عن عبيدالله. ح وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة وابن نمير. واللفظ لهما (قال ابن نمير: حدثنا أبي. وقال أبو بكر: حدثنا أبو أسامة) قالا: حدثنا عبيدالله عن نافع، عن ابن عمر؛ أن عمر قال: يا رسول الله! أيرقد أحدنا وهو جنب؟ قال "نعم. إذا توضأ".

 

700- Bana Muhammed b. Ebî Bekr el-Mukaddemi İle Züheyr b. Harb da rivayet ettiler. Dedilerki: Bize Yahya -ki İbni Saîd'dir- Ubeydullah'tan rivayet etti H. Bize Ebu Bekr b. Ebî Şeybe ile İbni Nümeyr dahî rivayet ettiler. Lafız onlarındır. İbni Nümeyr: Bize babam rivayet etti dedi. Ebu Bekr ise: Bize Ebu Usame rivayet etti dedi. Her ikisi: Bize Ubeydullah, Nafi'den, o da İbni Ömer'den, o da (babası) Ömer'den naklen rivayet etti dediler. Ömer: Ey Allah'ın Resulü bizden bir kimse cünüp olduğu halde uyuyabilir mi, dedi. Allah Resulü: ''Abdest alması halinde evet" buyurdu.

 

Diğer tahric: Nesai, 259; Tirmizi, 120

 

 

24 - (306) وحدثنا محمد بن رافع. حدثنا عبدالرزاق عن ابن جريج. أخبرني نافع عن ابن عمر؛ أن عمر استفتى النبي صلى الله عليه وسلم فقال:  هل ينام أحدنا وهو جنب؟ قال "نعم. ليتوضأ ثم لينم. حتى يغتسل إذا شاء".

 

701- Bize Muhammed b. Rafi'de rivayet etti. (Dediki): Bize Abdurrezzak, İbni Cüreyc'den rivayet etti. (Demiş ki) : Bana Nafi', İbni Ömer'den naklen haber verdi ki: (babası): Ömer, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den fetva sorarak: Bizden bir kişi cünüp olduğu halde uyuyabilir mi, dedi. Allah Resulü: "Evet (ama önce) abdest alsın, sonra -dilerse- gusledinceye kadar uyusun" buyurdu.

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir; Tuhfetu'l-fşraf, 7781

 

 

25 - (306) وحدثني يحيى بن يحيى قال: قرأت على مالك عن عبدالله بن دينار، عن ابن عمر؛ قال:

 ذكر عمر بن الخطاب لرسول الله صلى الله عليه وسلم أنه تصيبه جنابة من الليل. فقال له رسول الله صلى الله عليه وسلم "توضأ. واغسل ذكرك. ثم نم".

 

702- Bana Yahya b. Yahya da tahdis edip dedi ki: Malik'e, Abdullah b. Dinar'dan rivayet ile okudum. O İbn Ömer'den şöyle dediğini nakletti: Ömer b. el-Hattab, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geceleyin cünüp olduğundan söz etti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Abdest al, erkeklik organını yıka, sonra uyu" buyurdu.

 

Diğer tahric: Buhari, 290; Ebu Davud, 221; Nesai, 260

 

 

26 - (307) وحدثني قتيبة بن سعيد. حدثنا ليث عن معاوية بن صالح، عن عبدالله بن أبي قيس، قال: سألت عائشة عن وتر رسول الله صلى الله عليه وسلم. فذكر الحديث. قلت: كيف كان يصنع في الجنابة؟ أكان يغتسل قبل أن ينام أم ينام قبل أن يغتسل؟ قالت: كل ذلك قد كان يفعل. ربما اغتسل فنام. وربما توضأ فنام. قلت: الحمد لله الذي جعل في الأمر سعة.

 

703- Bize Kuteybetü'bnü Saîd rivayet etti. (Dediki): Bize Leys, Muaviyetü'bnü Salih'den, o da Abdullah b. Ebî Kays'tan naklen rivayet etti. Abdullah: Aişe (r.anha)'ya Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in vitir namazı hakkında soru sordum deyip, hadisi zikretti. Ben: Peki, cünüplük halinde nasıl yapardı? Uyumadan önce gusleder miydi yoksa gusletmeden önce uyur muydu, dedim. O: Her ikisini de yapardı, bazen gusleder uyurdu, bazen abdest alır uyurdu, dedi. Ben: Bu işte genişlik takdir buyuran Allah'a hamdolsun, dedim.

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 1437; Tirmizi, 449 -muhtasar olarak-, 2924

 

 

(307) وحدثنيه زهير بن حرب. حدثنا عبدالرحمن بن مهدي. ح وحدثنيه هارون بن سعيد الأيلي. حدثنا ابن وهب. جميعا عن معاوية بن صالح، بهذا الإسناد، مثله.

 

704- Bana bu hadisi Züheyr b. Harb da rivayet etti. (Dediki): Bize Abdurrahman b. Mehdî rivayet etti. H.  Bana bunu Harun b. Said el-Eylî dahi rivayet etti. (Deki ki) : Bize İbni Vehb. rivayet etti. Bunların ikisi de Muaviyetü'bnü Salih'ten bu isnadla bu hadisin mislini rivayet etmişlerdir.

 

 

27 - (308) وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا حفص بن غياث. ح وحدثنا أبو كريب. أخبرنا ابن أبي زائدة. ح وحدثني عمرو الناقد وابن نمير. قالا: حدثنا مروان بن معاوية الفزاري. كلهم عن عاصم، عن أبي المتوكل، عن أبي سعيد الخدري؛ قال:  قال رسول الله صلى الله عليه وسلم "إذا أتى أحدكم أهله، ثم أراد أن يعود، فليتوضأ".زاد أبو بكر في حديثه: بينهما وضوءا. وقال: ثم أراد أن يعاود.

 

705- Bİze Ebu Bekr b. Ebî Şeybe de rivayet etti. (Dediki): Bize Hafs b. Gısas rivayet etti. H. Bize Ebu Kureyb de rivayet etti. (Dediki): Bize İbni Ebî Zaide haber verdi, H. Bana Amru'n-Nakid ile îbni Nümeyr dahî rivayet ettiler. Dedilerki: Bize Mervan b. Muaviyete'I-Fezarî rivayet etti. Bunların üçü de Âsım'dan, o da Ebu'l Mütevekkil' den, o da Ebu Said-i Hudrî'den naklen rivayet etmişler. Ebu Said şöyle demiş: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Biriniz hanımına yaklaştıktan sonra tekrar yaklaşmak isterse abdest alsın" buyurdu.

 

Ebu Bekr hadisi rivayetinde: İkisi arasında bir abdest (alsın) ibaresini ekledi ve: Sonra bir daha yaklaşmak isterse, dedi.

 

Diğer tahric: Ebu Davud, 220; Tirmizi, 141; Nesai, 262; İbn Mace, 587

 

 

28 - (309) وحدثنا الحسن بن أحمد بن أبي أحمد بن أبي شعيب الحراني. حدثنا مسكين (يعني ابن بكير الحذاء) عن شعبة، عن هشام بن زيد، عن أنس؛  أن النبي صلى الله عليه وسلم كان يطوف على نسائه بغسل واحد.

 

706- Bize Hasan b. Ahmed b. Ebî Şuayb el-Harranî rivayet etti (Dediki): Bize Miskin yani Bükeyr el-Hazza', Şu'be'den, o da. Hişam b. Zeyd'den o da Enes'den naklen rivayet etti ki,

 

Enes'ten rivayete göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bütün hanımlarını dolaşır ve bir defa gusül ederdi.

 

 

Yalnız Müslim rivayet etmiştir

 

AÇIKLAMA:            (697-706) : (697) Aişe (r.anha)'nın rivayet ettiği hadiste: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cünüp olup uyumak isterse ... "; (698) "Cünüp olup bir şeyler yemek yahut uyumak isterse ... " (700) Ömer (r.a.)'ın rivayetinde:

"Ey Allah'ın Rasuıü ... evet buyurdu." (701) rivayetinde "evet, abdest alsın ... " (3/216) (702) Bir diğer rivayette "abdest al ve erkeklik organını yıka sonra uyu"; (703) rivayetinde "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ... " (705) rivayetinde "biriniz ai/esine yaklaştıktan sonra "; (706) Diğer rivayette "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bütün hanımlarını " hadisleri yer almaktadır.

Bütün bu hadislerden anlaşılan cünüp bir kimsenin gusletmeden önce uyumasının, bir şeyler yiyip içmesinin ve bir daha cima etmesinin caiz olduğudur. Bu hususta icma vardır. İlim adamları ayrıca cünüp olan kimsenin bedeninin ve terinin de tahir olduğunu icma ile kabul etmişlerdir.

 

 

Bu Hadislerden Ayrıca Şu Hükümler de Anlaşılmaktadır:

 

1- Bütün bu hususları yapmak için abdest alması ve fercini yıkaması müstehaptır. Özellikle de bundan önce kendisiyle cima etmemiş olduğu hanımı ile cima etmek isterse erkeklik organını yıkamasının müstehap oluşu daha da pekişir.

Mezhep alimlerimiz abdest almadan önce bir şeyler yiyip içmenin ve cimaın mekruh olduğunu açıkça ifade etmiş olmakla birlikte, bu hadisler de buna delildir. Bununla birlikte bu abdestin vacip olmadığı hususunda da mezhebimizde görüş ayrılığı yoktur. Malik ve fukahimın cumhuru da böyle demişlerdir. (3/217) Maliki mezhebine mensup İbn Habib ise bu abdestin vacip olduğu kanaatindedir. Davud ez-Zahirl'nin mezhebi de budur.

 

2- Abdestten maksat namaz için alınan tam bir abdesttir. Bundan önceki babta geçen İbn Abbas'ın rivayet ettiği yalnızca yüzü ve elleri yıkamak ile ilgili hadisin sözkonusu ettiği bu uygulamanın cünüplükte değil de, küçük hadesten dolayı yapıldığını açıklamış idik.

 

Ebu İshak es-Sebli'nin, el-Esved'den, onun Aişe (radıyall&hu anh&)'dan diye rivayet ettiği "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cünüp olduğu halde elini suya değdirmeden uyurdu" şeklindeki hadisi Ebu Davud, Tirmizi, Nesai, İbn Mace ve başkaları rivayet etmiş olup, Ebu Davud: Yezid b. Harun'dan diye rivayette Ebu İshak bu hususta yanılmıştır, demektedir. Kastettiği ise "elini suya değdirmeden" ibaresidir.

 

Tirmizi de ilim adamları bunun Ebu İshak'ın bir yanlışlığı olduğu görüşündedirler, demiştir. Beyhaki de şöyle demektedir: Hadis hafızları bu lafzı tenkit etmişlerdir. Böylelikle sözünü ettiğimiz bu ifadelerle hadisin zayıf olduğu açıkça ortaya çıkmaktadır. Zayıf olduğu sabit olduktan sonra bu hadis ile az önce zikrettiklerimize yapılacak bir itiraz kalmamaktadır. Sahih dahi olsa bu hadislere aykırı olmaz. Aksine buna iki şekilde cevap verilebilir: Birincisi, iki büyük imam Ebu'l-Abbas b. Şureyh ile Ebu Bekr elBeyhaki'nin verdikleri şu cevaptır: Bundan kasıt gusletmek maksadıyla elini suya değdirmezdi, ikincisi ise -ki bu bana göre güzel bir cevaptır- maksat caiz olanı da beyan etmek için bazı hallerde kesinlikle elini suya değdirmezdi, şeklindedir; çünkü bu işi ısrarla devam ettirseydi, bunun farz olduğu zannına kapılmak mümkün idi. Allah en iyi bilendir.

 

3- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bütün hanımlarını dolaşmakla birlikte sadece bir defa gusletmesine gelince, hanımlarının birinin yanından öbürüne giderken arada abdest alıyor olması ihtimali vardır. Yahut bundan maksat abdest almamanın caiz olduğunu beyan etmekti. Ebu Davud'un Sünenindeki rivayete göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir gece hanımları nı dolaştı. Bunun yanında da yıkanıyordu, öbürünün yanında da yıkanıyordu. Ey Allah'ın Resulü niçin hepsi için bir defa gusletmiyorsun diye sorulunca, O: "Böylesi daha temiz, daha hoş ve daha paktır" buyurdu. Ebu Davud dedi ki: Ama birinci hadis daha sahihtir.

Derim ki: Bu hadisin sahih olduğu kabul edilecek olursa bir zaman böyle, bir zaman da böyle yaptığı anlamına gelir. Allah en iyi bilendir.

 

İlim adamları bu abdestin hikmeti hususunda farklı kanaatlere sahiptir.

Mezhep alimlerimiz bunun hadesi hafiflettiğini söylemişlerdir; çünkü abdest ile abdest azalarının hadesi (abdestsizliği, gusulsüzlüğü)nü kaldırır.

 

Ebu Abdullah el-Mazerı (r.a.) dedi ki: Bunun hikmeti hususunda farklı görüşler vardır. Uyurken ölür korkusu ile iki temizlik halinden birisi üzere uyumak için denildiği gibi, organlarına su değmesi halinde gusletme şevkini artırma ihtimali dolayısıyladır da denilmiştir. el-Mazerı devamla şöyle der: Sözkonusu bu görüş ayrılığı ay hali olanın uyumadan önce abdest alması hakkında da geçerlidir. Bunun abdest1i olarak uyuma hikmetine bağlı olduğunu kabul edenler bu durumdaki bir kadının abdestli uyumasını müstehap kabul etmişlerdir.

Mazerl' nin sözleri bunlardır ama bizim mezhep alimlerimiz ay hali ve loğusa kadının abdest almasının müstehap olmadığı üzerinde ittifak etmişlerdir. Çünkü abdest almanın onların hadeslerinde herhangi bir etkisi yoktur; ama ay hali olanın şayet kanı kesilmiş ise cünüp bir kimse gibi olur. Allah en iyi bilendir.

 

Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hanımlarını dolaşıp, tek bir defa gusletmesi ise bunun onların rızası ile olduğu yahut eğer onlardan birisinin sırası ise sırası olanın rızasıyla olduğu şeklinde yorumlanır. Böyle bir yoruma ise, bize vacip olduğu gibi, zevceleri arasında paylaştırmak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)' e de vacip idi, diyenlerin ihtiyaç duyacağı bir yorumdur. Onun hakkında bunun farz olmadığını kabul edenlerin ise böyle bir yoruma ihtiyaçları yoktur; çünkü O bu gibi hususlarda dilediğini yapmakta serbesttir. Günleri paylaştırmanın vücubu ile ilgili (3/218) bu görüş ayrılığı aynı zamanda bizim mezhep alimlerimizin de bu husustaki iki farklı görüşünü ifade eder. Allah en iyi bilendir.

 

4- Bu babta sözkonusu edilmiş hadislerde cünüplükten dolayı derhal gusletmenin gerekmediğini ancak namaza kalkılması halinde insan için gusletmenin sözkonusu olduğunu ortaya koymaktadır. Bu hususta da Müslümanlar icma halindedir.

 

5- Mezhep alimlerimiz cünüplük guslünü neyin icap ettirdiği hususunda farklı görüşlere sahiptirler. Acaba cünüplük iki sünnet yerinin birbirine kavuşmasıyla mı gerçekleşir yoksa meninin inzali ile mi yoksa namaza kalkmakla mı, yoksa cünüplük namaza kalkmak ile birlikte mi sözkonusu olur? Bu hususta mezhep alimlerimizin üç görüşü vardır. Gusletmeyi gerektiren cünüplüktür diyenler bu vakti geniş (muvassa') bir vücub ifade eder derler. Aynı şekilde abdest almayı gerektiren husus hakkında da ihtilaf etmişlerdir. Bu hades midir yoksa namaza kalkmak isteği midir yoksa her ikisinin toplamı mıdır? Aynı zamanda ay hali guslünü neyin gerektirdiği hususunda ihtilaf etmişlerdir. Acaba onu gerektiren kanın çıkması mıdır yoksa kesilmesi midir? Allah en iyi bilendir.

 

Babın senetleri ile ilgili söyleneceklere gelince (699) "İbnu'l-Müsenna hadisi rivayetinde: Hakem'den ben İbrahim'i tahdis ederken dinledim, dedi" sözlerinin anlamı şudur: İbnu'l-Müsenna, Muhammed b. Cafer'den, o Şu'be'den rivayetinde Şu'be dedi ki: Bize Hakem tahdis edip dedi ki: Ben İbrahim'i tahdis ederken dinledim. Önceki rivayette ise Şu'be, Hakem'den, o İbrahim' den şeklindedir. İkinci rivayetten maksat birincisinden daha güçlüdür; çünkü birinci rivayette iki defa "an" lafzı kullanılırken, ikinci rivayette bize tahdis etti ve dinledim denilmektedir. Tahdis etti ve dinledim ifadelerinin "an" tabirinden daha güçlü olduğu bilinen bir husustur. Bununla birlikte ilim adamlarından bir topluluk "an" lafzı senedin muttasıl olmasını gerektirmez, isterse tedlis yapmayan bir ravi tarafından kullanılmış olsun, derler. Bizler bunun açıklamasını baştaki fasıllarda ve ondan sonraki pek çok yerde yapmış bulunmaktayız. Allah en iyi bilendir.

 

"Muhammed b. Ebu Bekr el-Mukaddemi dedesi "Mukaddem"e nispetlidir. Bunun açıklaması daha önce birkaç defa geçti. Ayrıca senette Ebu'lMütevekkil, Ebu Said'den isnadı vardır ki buradaki Ebu'l-Mutevekkil enNaci nispetli olup, adı Ali b. Davud'dur. Dal harfi ötreli "bin Duvad" da denilmiştir. Bilinen bir kabile olan Naciye oğullarına mensuptur. Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

7- KADINA MENİSİNİN ÇiKMASI SEBEBİYLE GUSLETMESİNİN VACİP OLDUĞU BABI