بَاب
فِي حُسْنِ
الْعِشْرَةِ
5. (İnsanlarla) İyi
Geçinmek
حَدَّثَنَا
عُثْمَانُ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
الْحَمِيدِ
يَعْنِي الْحِمَّانِيَّ
حَدَّثَنَا
الْأَعْمَشُ
عَنْ
مُسْلِمٍ
عَنْ
مَسْرُوقٍ
عَنْ عَائِشَةَ
رَضِيَ
اللَّهُ
عَنْهَا
قَالَتْ
كَانَ
النَّبِيُّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
إِذَا
بَلَغَهُ
عَنْ
الرَّجُلِ
الشَّيْءُ
لَمْ يَقُلْ
مَا بَالُ
فُلَانٍ
يَقُولُ
وَلَكِنْ
يَقُولُ مَا
بَالُ
أَقْوَامٍ
يَقُولُونَ
كَذَا
وَكَذَا
Hz. Aişe'den (rivayet
edilmiştir:) Nebi (s.a.v.)'e bir kimseden (hoşa gitmeyen) bir söz erişecek
olursa (onun ismini anmış olmamak için); "Falan (isimli) kişiye ne oluyor
da böyle diyor?" demezdi de; "bu insanlara ne oluyor da böyle böyle
konuşuyorlar?" derdi.
İzah 4789 da