DEVAM: 161- 162.
Yılanları Öldürme Hakkında
حَدَّثَنَا
عَمْرُو بْنُ
عَوْنٍ
أَخْبَرَنَا
أَبُو
عَوَانَةَ
عَنْ
مُغِيرَةَ
عَنْ إِبْرَاهِيمَ
عَنْ ابْنِ
مَسْعُودٍ
أَنَّهُ
قَالَ
اقْتُلُوا
الْحَيَّاتِ
كُلَّهَا إِلَّا
الْجَانَّ
الْأَبْيَضَ
الَّذِي
كَأَنَّهُ
قَضِيبُ
فِضَّةٍ
قَالَ
أَبُو دَاوُد
فَقَالَ لِي
إِنْسَانٌ الْجَانُّ
لَا
يَنْعَرِجُ
فِي
مِشْيَتِهِ فَإِذَا
كَانَ هَذَا
صَحِيحًا
كَانَتْ عَلَامَةً
فِيهِ إِنْ
شَاءَ
اللَّهُ
Hz. (Abdullah) b. Mesûd
(r.a.)'den demiştir ki: "Gümüşden bir dal gibi bembeyaz (küçük ve ince)
yılanların dışında tüm yılanları öldürünüz."
Ebû Davud dedi ki;
Adamın birisi bana (metinde geçen ve gümüşten bir dal gibi bembeyaz, küçük ve
ince yılan anlamına gelen) cânn (hakkında): "O yürürken (vücudu sağa
.sola hiç) eğrilmez" dedi. Gerçekten bu (söz) doğruysa onun hakkında (en
belirgin) alâmet budur.
İzah:
İnce, küçük ve beyaz
yılanları sağ bırakmanın evlâ olduğunu
söyleyen Hanefilerin delilini teşkil eden bu hadis hakkındaki açıklamalar
(5249) ve (5243) nolu hadislerin şerhinde ve o şerhlerde bulunan atıflarda
geçtiğinden burada tekrara lüzum görmüyoruz.
Yalnız burada, şunu
belirtmek isteriz ki, bu hadisin ravileri arasında bulunan İbrahim b. Yezid
en-Nehaî, Hz. Abdullah b. Mesud'dan hadis işitmemiştir. Bu bakımdan bu hadis
münkatı'dır.