بَاب
كَيْفَ
الِاسْتِئْذَانُ
(Başkasının Evine
Girmek İçin) Nasıl İzin İstenir?
حَدَّثَنَا
ابْنُ
بَشَّارٍ
حَدَّثَنَا
أَبُو
عَاصِمٍ
حَدَّثَنَا
ابْنُ
جُرَيْجٍ ح و حَدَّثَنَا
يَحْيَى بْنُ
حَبِيبٍ
حَدَّثَنَا
رَوْحٌ عَنْ
ابْنِ جُرَيْجٍ
قَالَ
أَخْبَرَنِي
عَمْرُو بْنُ
أَبِي
سُفْيَانَ
أَنَّ
عَمْرَو بْنَ
عَبْدِ اللَّهِ
بْنِ
صَفْوَانَ
أَخْبَرَهُ
عَنْ كَلَدَةَ
بْنِ
حَنْبَلٍ
أَنَّ
صَفْوَانَ بْنَ
أُمَيَّةَ
بَعَثَهُ
إِلَى
رَسُولِ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ بِلَبَنٍ
وَجَدَايَةٍ
وَضَغَابِيسَ
وَالنَّبِيُّ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِأَعْلَى
مَكَّةَ
فَدَخَلْتُ
وَلَمْ
أُسَلِّمْ
فَقَالَ ارْجِعْ
فَقُلْ
السَّلَامُ
عَلَيْكُمْ
وَذَلِكَ
بَعْدَمَا
أَسْلَمَ
صَفْوَانُ
بْنُ
أُمَيَّةَ
قَالَ
عَمْرٌو
وَأَخْبَرَنِي
ابْنُ صَفْوَانَ
بِهَذَا
أَجْمَعَ
عَنْ
كَلَدَةَ
بْنِ حَنْبَلٍ
وَلَمْ
يَقُلْ
سَمِعْتُهُ
مِنْهُ قَالَ
أَبُو دَاوُد
قَالَ
يَحْيَى بْنُ
حَبِيبٍ
أُمَيَّةُ
بْنُ
صَفْوَانَ
وَلَمْ يَقُلْ
سَمِعْتُهُ
مِنْ
كَلَدَةَ
بْنِ حَنْبَلٍ
و قَالَ
يَحْيَى
أَيْضًا
عَمْرُو بْنُ
عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
صَفْوَانَ
أَخْبَرَهُ
أَنَّ
كَلَدَةَ بْنَ
الْحَنْبَلِ
أَخْبَرَهُ
Kelede b. Hanbel'den
(rivayet edildiğine göre) Safvan b. Ümeyye, kendisini (bir miktar) süt, bir
ceylan yavrusu ve ufak cins birkaç salatalıkla Mekke'nin en yukarısında bulunan
Nebi (s.a.v.)'e göndermiş. (Kelede olayı şöyle anlatıyor: Hz. Nebi'in huzuruna)
selâm vermeden girdim. Bunun üzerine bana: Geri dön ve esselâmu aleyküm (içeri
girebilir miyim?) de! buyurdu. Bu (Olay) Safvan b. Ümeyye'nin müslüman
oluşundan sonradır.
Amr (b. Ebî Süfyan) dedi
ki: Bu hadisi bana (Ümeyye) b. Safvan Kelede b. Hanbel'den rivayet etti.
(Fakat): "bunu ondan (kendi kulaklarımla) işittim" demedi.
Ebu Davud dedi ki: (Her
ne kadar hu hadis-i şerifi şeyhim İhn Beşşâr bana rivayet ederken Amr'dan sonra
gelen ravinin ismini açıkça belirtmeden Ihn Safvan diye bildirmişse de bu
hadisi hana rivayet eden ikinci şeyhim) Yahya b. Habib (o ravinin isminin)
"Ümeyye b. Safvan' (olduğunu) rivayet etti. Ve yine (bu şeyhim) Yahya (h.
Habih'in) haber verd(iğine göre) Amr b. Abdillah b. Safvan (bu hadisi)
kendisine Kelede b. Han-bel'in bildirdiğini söylemiştir.
Bu Hadisi Tirmizî de
İstizan da tahric etti.