DEVAM: 109-110.
Kişinin Nesebini Kendi Velilerinden Başka Birine Nisbet Etmesi Hakkında (Gelen
Hadisler)
حَدَّثَنَا
حَجَّاجُ
بْنُ أَبِي
يَعْقُوبَ
حَدَّثَنَا
مُعَاوِيَةُ
يَعْنِي
ابْنَ عَمْرٍو
حَدَّثَنَا
زَائِدَةُ
عَنْ الْأَعْمَشِ
عَنْ أَبِي
صَالِحٍ عَنْ
أَبِي هُرَيْرَةَ
عَنْ النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ مَنْ
تَوَلَّى
قَوْمًا
بِغَيْرِ
إِذْنِ
مَوَالِيهِ
فَعَلَيْهِ
لَعْنَةُ
اللَّهِ
وَالْمَلَائِكَةِ
وَالنَّاسِ أَجْمَعِينَ
لَا يُقْبَلُ
مِنْهُ
يَوْمَ الْقِيَامَةِ
عَدْلٌ وَلَا
صَرْفٌ
Ebu Hureyre r.a.'den
(rivayet edildiğine göre) Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Bir kimse
kendini azad eden kimselerin izni olmaksızın bir kavmi kendisine veli edinirse
Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun! Kıyamet
gününde onun farz,ve nafile hiçbir ibadeti kabul edilmeyecektir."
Tahric edenler: Müslim.
Itk; Tırmizî, Vesaya; Darimî, siyer; Ahmed b. Hanbel, IV, 238, V, 267.