DEVAM: 55. Salıngaca
Binmenin Hükmü
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
حَمَّادٌ
أَخْبَرَنَا
هِشَامُ بْنُ
عُرْوَةَ
عَنْ
عُرْوَةَ
عَنْ
عَائِشَةَ رَضِيَ
اللَّهُ
عَنْهَا
قَالَتْ
فَلَمَّا قَدِمْنَا
الْمَدِينَةَ
جَاءَنِي
نِسْوَةٌ
وَأَنَا أَلْعَبُ
عَلَى
أُرْجُوحَةٍ
وَأَنَا
مُجَمَّمَةٌ
فَذَهَبْنَ
بِي
فَهَيَّأْنَنِي
وَصَنَعْنَنِي
ثُمَّ
أَتَيْنَ بِي
رَسُولَ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ فَبَنَى
بِي وَأَنَا
ابْنَةُ
تِسْعِ سِنِينَ
Hz. Âişe'den (rivayet
edilmiştir); dedi ki: Medine'ye geldiğimiz vakit ben salıncak üzerinde oynarken
bana (ensardan) birtakım kadınlar geldiler. (Benimse Medine'de saçlarım
dökülmüştü. Bu rahatsızlıktan yeni kurtulmuştum. Saçlarım düzelmeye başlamıştı
da o sırada) kulaklarıma kadar inen saçlarım vardı. Beni (alıp) götürdüler.
(Zifaf için) hazırladılar ve süslediler. Sonra da Rasûlullah (s.a.v.)'e
götürdüler. (Hz. Peygamber) benimle zifaf'a girdi. Ben dokuz yaşımda bir
kızdım.
İzah: 4933 te.idi.