SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

EDEB BAHSİ

<< 4910 >>

بَاب فِيمَنْ يَهْجُرُ أَخَاهُ الْمُسْلِمَ

47. Kişinin Müslüman Kardeşine Küsmesinin Hükmü

 

حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ عَنْ مَالِكٍ عَنْ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ لَا تَبَاغَضُوا وَلَا تَحَاسَدُوا وَلَا تَدَابَرُوا وَكُونُوا عِبَادَ اللَّهِ إِخْوَانًا وَلَا يَحِلُّ لِمُسْلِمٍ أَنْ يَهْجُرَ أَخَاهُ فَوْقَ ثَلَاثِ لَيَالٍ

 

Enes İbn Malik'den (rivayet edildiğine göre) Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Birbirinize düşmanlık beslemeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah'ın kulları! Kardeş olun! Bir müslümanın bir din kardeşine üç günden fazla küsmesi helâl değildir."

 

 

İzah:

Buhari, nikah, edeb, ferâiz; Müslim birr; Tirmizi, birr, İbn Mâce. dua; Muvatta, husnu’l-huluk; Ahmed b. Hanbel, I, 3,5, II, 277, 288 312, 342, 360, 389, 393, 394,444, 465, 469,470,480, 482, 492, 501, 412, 517, 539, III, 110,199,209,225,277,253.

 

Hased: Bir nimetin din kardeşinden alınıp kendisine verilmesini istemektir ki, pek çirkin bir şeydir.

 

Buğz: Sevginin zıddıdır.

 

Tedâbür: Birbirlerine sırt çevirmek demektir. Kaadı Iyaz'a göre bun­dan murad, birbirinize düşmanlık etmeyin, demektir. Birbirinizi terk et­meyin manasına geldiğini söyleyenler de vardır.

 

Taberanî diyor ki: "Bu gibi şeyler kazanmakla elde edilmez." Bina­enaleyh onları teklif de doğru değildir. Buradaki nehiy onların sebepleri­ne hamledilir; yani buğzu, hasedliği ve küsüşmeyi icab eden işleri yapma­yın, demektir.

 

Zührî'nin rivayetindeki dört hasedden murad: Buğzetmemek, hasedlik etmemek, birbirine sırt çevirme ve kardeş olmaktır.

 

Şafiîlere göre bu hadis, bir müslümanın din kardeşi ile üç günden faz­la dargın kalmasının haram; üç gün dargınlığın ise mubah olduğuna delil­dir. Üçüncü günden fazla süren dargınlığın haram olduğuna nass ile üç günlük dargınlığın mubah olduğuna ise mefhum-i muhalifi ile delâlet et­mektedir. Üç günlük dargınlığın affedilmesi, insanın yaradılışında gadab ve kötü huyluluk bulunduğundandır.

 

Hanefilere göre, mefhum-i muhalif sahih delil değildir. Onlarca üç eünden fazla dargınlığın haram olduğunu beyan, üç gün dargınlığın helal olmasını iktizafnez.

 

Bazıları bu dargınlığın dünyaya ait bir iş için üç gün olduğunu, âhiret için olursa üç günden fazla dargın durmanın meşru kılındığını söylemiş, Nebi (s.a.v.)'in Tebuk gazasına iştirak etmeyen üç kişi ile elli gün ko­nuşmadığını, ashabına da onlarla konuşmamalarını emrettiğini, buna mi­sal göstermişlerdir. Bu zevatın tevbeleri kabul buyurulduğuna dair âyet inmiş ve müslümanlar kendileri ile konuşmaya başlamışlardır.

 

Dargınlığın, sırf bir selamla sona erip ermeyeceği ulema arasında ihti­laflıdır. Cumhura göre mücerred bir selam vermek veya almakla dargın­lık sona erer. Bir rivayette İmam Malik'in kavli de budur. İmam Ahmed'e göre dostluk eski haline dönmedikçe dargınlık geçmiş sayılmaz. Mâlikîlerden İbn Kaasim'ın kavli de budur.[A. Davudoğlu, Sahih-i Müslim Terceme ve Şerhi X. 502-503.]