DEVAM: 27,28.
(Sahabilerin) Haricilere Karşı (Yaptıkları) Savaş
حَدَّثَنَا
نَصْرُ بْنُ
عَاصِمٍ
الْأَنْطَاكِيُّ
حَدَّثَنَا
الْوَلِيدُ
وَمُبَشِّرٌ
يَعْنِي
ابْنَ
إِسْمَعِيلَ
الْحَلَبِيَّ
عَنْ أَبِي
عَمْرٍو
قَالَ
يَعْنِي الْوَلِيدَ
حَدَّثَنَا
أَبُو
عَمْرٍو
قَالَ
حَدَّثَنِي
قَتَادَةُ
عَنْ أَبِي
سَعِيدٍ
الْخُدْرِيِّ
وَأَنَسِ
بْنِ مَالِكٍ
عَنْ رَسُولِ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ سَيَكُونُ
فِي أُمَّتِي
اخْتِلَافٌ
وَفُرْقَةٌ
قَوْمٌ
يُحْسِنُونَ
الْقِيلَ
وَيُسِيئُونَ
الْفِعْلَ
يَقْرَءُونَ
الْقُرْآنَ
لَا
يُجَاوِزُ تَرَاقِيَهُمْ
يَمْرُقُونَ
مِنْ
الدِّينِ مُرُوقَ
السَّهْمِ
مِنْ
الرَّمِيَّةِ
لَا يَرْجِعُونَ
حَتَّى
يَرْتَدَّ
عَلَى فُوقِهِ
هُمْ شَرُّ
الْخَلْقِ
وَالْخَلِيقَةِ
طُوبَى
لِمَنْ
قَتَلَهُمْ
وَقَتَلُوهُ
يَدْعُونَ
إِلَى كِتَابِ
اللَّهِ
وَلَيْسُوا
مِنْهُ فِي
شَيْءٍ مَنْ
قَاتَلَهُمْ
كَانَ
أَوْلَى
بِاللَّهِ مِنْهُمْ
قَالُوا يَا
رَسُولَ
اللَّهِ مَا سِيمَاهُمْ
قَالَ
التَّحْلِيقُ
Ebu Said el-Hudri ile
Enes İbn Malik'den (rivayet edildiğine göre) Rasûlullah (s.a.v.): "İleride
ümmetim içerisinde anlaşmazlıklar ve bölünmeler olacaktır. (Bu bölünmeler
neticesinde ortaya çıkacak olan) bir cemaat güzel laf edecek ama işleri bozuk
olacak, Kur'ân okuyacaklar da (okudukları Kur'ân) gırtlaklarını geçmeyecek.
(Onlar) İslâmiyetten okun avı delip geçtiği gibi çıkarlar, (atılan ok yay
üzerindeki) yerine gerisin geri dönmedikçe (onlar da dinlerine) dönmezler.
(Onlar) müslümanların ve yaratıkların en şerlileridir. Onları öldüren veya
onlar tarafından öldürülen kimselere müjdeler olsun. (Sözü geçen bu şerli
kimseler öyle kimselerdir ki, insanları) Allah'ın kitabına çağırırlarsa da o
kitaptan (yanlarında bilgi adına hatırı sayılır) bir şey yoktur. (Ya da o
kitapla pek ilgileri yoktur.) Onlarla savaşan kimse Allah'a onlardan daha yakın
olur." buyurdu. (Bunun üzerine orada bulunanlar):
"Ey Allah'ın Rasulü
(onların) alâmetleri nedir?" diye sordular da;
"Saçlarını kökten
tıraş etmeleridir" buyurdu.
Tahric edenler: Müslim,
zekat; Ahmed b. Hanbel, II, 197.