بَاب
فِي
تَعْلِيقِ
يَدِ
السَّارِقِ
فِي عُنُقِهِ
22. Hırsızın Elinin
Boynuna Asılması
حَدَّثَنَا
قُتَيْبَةُ
بْنُ سَعِيدٍ
حَدَّثَنَا
عُمَرُ بْنُ
عَلِيٍّ
حَدَّثَنَا
الْحَجَّاجُ
عَنْ
مَكْحُولٍ
عَنْ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ
مُحَيْرِيزٍ
قَالَ سَأَلْنَا
فَضَالَةَ
بْنَ
عُبَيْدٍ
عَنْ تَعْلِيقِ
الْيَدِ فِي
الْعُنُقِ
لِلسَّارِقِ
أَمِنَ
السُّنَّةِ
هُوَ قَالَ
أُتِيَ
رَسُولُ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِسَارِقٍ
فَقُطِعَتْ
يَدُهُ ثُمَّ
أَمَرَ بِهَا
فَعُلِّقَتْ
فِي عُنُقِهِ
Abdurrahman b. Muhayrîz
şöyle demiştir: Fadale b. Ubeyd'e hırsızın elini boynuna asmanın sünnetten mi
olduğunu sorduk; "Rasûlulîah (s.a.v.)'e bir hırsız getirildi, eli kesildi,
sonra Rasulullah'ın emri ile kesik eli boynuna asıldı." dedi.
İzah:
Tirmizî, hudûd; Nesaî,
katu's-sarık; İbn Mace, hudud; Ahmed, b Hanbel,VI, 19.
Tirmizi bu hadis
hakkında "Hasen garibtir. Onu, Ömer b. Ali'nin Haccac b. Ertat'den yaptığı
rivayetinden başka bilmiyoruz" demiştir.
Zevaid de ve Nesai'de :
Haccac b. Ertat'in zayıf olup hadis ile ihticac edilemeyeceğini söylemektedir.
Ancak Bu zatın hadisleri Tirmizi, Ebu Davud ve İbn-i Mace de yer almaktadır. Bu
üç büyük alim’in kanaatine güvenmek yanlış olmaz sanırız.
Bu haber - sahih ise-
hırsızın eli kesildikten sonra kesilen elini boynuna asmanın meşruiyetine
delâlet etmektedir. Maksat hem hırsız, hem de görenler için ibrete vesile
olmasıdır. Şevkanî, Neyiu'I-Evtar'da bu haberin kesik eli hırsızın boynuna
asmanın meşruiyyetine delil olduğuna işaretten sonra şöyle demektedir:
"Çünkü bu, suçu önlemede fevkalade önemlidir. Zira hırsız boynuna asılı
olan kesik eline bakar ve buna sebep olan fiili ve o fiilin verdiği zararı
hatırlar. Aynı şekilde onu o vaziyette görenler içinde, alçak vesveselerini
kesecek bir caydırıcılık işi görür. Bey-hakî'nin rivayetine göre, Hz. Ali bir
hırsızın elini kesmiş, halk ona, eli boynuna asılı bir halde
rastlamıştır."
Hanefi alimlerinden
İbnü'I-Humam da Şerhu Fethi'l-Kadir adındaki, eserinde bu görüşün İmam Şafii ve
Ahmed'den nakledildiğini ama, bu hareketin Rasulullah'ın tatbikatında Sürekli
olmadığını, dolayısıyla sünnet olmayacağını söyler. İbnu'l-Humam'in ifadesine
göre hırsızın elini kestikten sonra boynuna asıp teşhir etmek, siyasi bir
olaydır. Devlet yetkilisi isterse yapar isterse yapmaz.