DEVAM: MEHDÎ
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ
إِبْرَاهِيمَ
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
جَعْفَرٍ الرَّقِّيُّ
حَدَّثَنَا
أَبُو
الْمَلِيحِ الْحَسَنُ
بْنُ عُمَرَ
عَنْ زِيَادِ
بْنِ بَيَانٍ
عَنْ عَلِيِّ
بْنِ
نُفَيْلٍ
عَنْ سَعِيدِ
بْنِ الْمُسَيِّبِ
عَنْ أُمِّ
سَلَمَةَ
قَالَتْ سَمِعْتُ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَقُولُ
الْمَهْدِيُّ
مِنْ
عِتْرَتِي
مِنْ وَلَدِ
فَاطِمَةَ قَالَ
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
جَعْفَرٍ
وَسَمِعْتُ
أَبَا الْمَلِيحِ
يُثْنِي
عَلَى
عَلِيِّ بْنِ
نُفَيْلٍ
وَيَذْكُرُ
مِنْهُ
صَلَاحًا
Ümmü seleme (r.a) şöyle
demiştir: Rasûlullah (s.a.v.)'i şöyle buyururken işittim: "Mehdî
["Mühdi" şeklinde okumak mümkündür] benim ailemden, Fatima'nın
oğullarındandır."
Abdullah b. Cafer şöyle
demiştir: Ebûl Melh'i, Ali b. Nüfeyl'i överken ve onun iyiliğini söylerken
dinledim.
İzah:
İbn Mâce, Fiten
Hadisin İbn Mâce'deki
rivâyetinde"benim ailemden cumiesi" mevcut değildir.
"Benim ailem"
diye terceme ettiğimiz” kelimesi birkaç mânâya gelmektedir. Hattabî, bu kelime
ile ilgili olarak şu mânâlara işâret etmektedir.
a) Kişinin, kendi
sulbünden gelen oğlu,
b) Kişinin akrabaları,
c) Kişinin amcaoğullan
Hz. Ebu Bekir Sakîfe gününde, "Biz, Rasûlullah'ın amca oğullarıyız"
demiştir.
İbnü'l Esîr, En-Nihâye
adındaki eserinde bu kelimeyi şöyle izah etmiştir: kişinin en yakın
akrabasıdır. Hz. Nebi'in ıtresi Abdû'l Muttalip oğullandır. Kureyş olduğu da
söylenmiştir. Meşhur olan, onların, kendilerine zekat verilmesi caiz
olmalayanlar (Haşimoğullan) olduğudur.
Hadisin devamında
Efendimiz, Mehdî'nin Hz. Fâtıma'mn evlâdından olacağını beyan buyurmuştur.
Hafız İmâduddin, bu ifadeyi göz önüne alarak Mehdî'nin Abbasilerden sonra
çıkacağını söylemiştir.
Sindi de İbn. Mâce
Hâşiyesi'nde, İbn Kesîr'den şunları nakleder: "Dârakutnî'nin Efrâd'da,
Osman b. Affan'dan merfu olarak rivayet ettiği; "Mehdî, amcam Abbas'in
oğullarındandır", hadisi garibtir. Dârakutni' 'nin de dediği gibi o hadisi
sadece, Beni Hâşim'inin azaltısı Muhammed b. el-Velid rivayet etmiştir."
Munâvî de, o hadisin
senedinde bir yalancının bulunduğunu söyler.
Bu hadis, Mehdî'nin Hz.
Fatıma'nın oğulları arasından çıkacağı konusunda açıktır. Ama hangi oğlunun
neslinden geleceği konusunda bir açıklık yoktur. Bu konu 4282. hadisin şerhinde
açıklanmıştır.
Hadisin sonunda Abduîah
b. Cafer, Râvîlerden Ali b. Nüfeyl'in güvenli bir râvî olduğuna dikkat çekmek
istemiştir. Onu böyle bir izaha gerek duyduran sebep Ali b. Nüfeyl hakkındaki
bazı söylentilerdir. Ulema genelde bu zat hakkında (Lâ be se bih) tâbirini
kullanmaktadır.