بَاب
فِي
الْخِضَابِ
18. (Saçı Sakalı)
Boyamak
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
سُفْيَانُ
عَنْ
الزُّهْرِيِّ
عَنْ أَبِي
سَلَمَةَ
وَسُلَيْمَانَ
بْنِ يَسَارٍ
عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ
يَبْلُغُ
بِهِ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ إِنَّ
الْيَهُودَ
وَالنَّصَارَى
لَا
يَصْبُغُونَ
فَخَالِفُوهُمْ
Ebû Hûreyre (r.a) Resulullah (s.a.v.)'den nıerfû'
olarak şöyle rivayet etmiştir.
"Yahudiler ve hiristiyanlar (saçlarını ve sakallarını) boyatmıyorlar.
Onlara muhalefet ediniz."
İzah:
Buhari, Libas, Enbiya:
Müslim. Libas, Nesaî. Zinet: İbn Mâce. Libas: Tirmizi libas: Ahmed b. Hanbel 11
- 240. 260. 309. 401.
Hâdis-i şerif, Külübî
Siüe'nin tümünde yer almıştır.
Tirmizî'deki rivayet
"Beyazlığı (kılları) değiştiriniz, yahudilere benzemeyiniz"
şeklindedir.
Tirmizî: "Ebû
Hureyre hadisi hasen sahîhdir. Ebû Hureyre'den, birçok yolla rivayet
edilmiştir." der.
Hadis, saç ve sakalı
boyamanın meşruiyetine delâlet etmektedir. Bu meşruiyetin illeti de yahudi ve
hırisliyanlara muhalefettir. Bu illet, saç ve sakal boyamanın müstehap oluşunu
telkin etmektedir. Çünkü. Rasûluilah (s.a.v.) yahûdî ve hıristiyanlara
muhalefetle çok titiz davranır ve bunu emrederdi.
Şevkânî: Selefin bu
sünnetle çok meşgul olduklarını söyler ye şunları ilâve eder: "Onun için
sen, tarihçilerin, eskilerin lercemei hâllerinden bahsederken saçını sakalını
boyardı, boyama/dı gjbj sözler kullandıklarını görürsün. Ibnü'l Cevzî,
sahabeden bir gurubun saç ve sakallanın boyadıklarını söyler. Ahmed b. Hanbel
sakalını boyayan bir adam görmüş ve
"Ben ölen bir
sünneti ihya eden bir adam görüyorum" demiş, sevinmiştir. Nevevî 'de şöyle
demektedir: "Bizim mezhebimize göre kadın ve erkeğin beyaz kılların, san
veya kırmızıya boyamalar, müstehaptır. Esah olan görüşe göre siyaha boyamaları
haramdır.[Şevkânî. Neylü'l Eylâr 1-144.]
Şevkânfnin ifâdesine
göre beyaz kılların boyanmasında iki menfaat vardır. Bunlar:
1- Saç ve sakalı temiz
tutmak,
2- Ehli Kitaba
muhalefet etmektir.
Üzerinde durduğumuz bu
hâdis-i şerifte beyaz kılların boyanması teşvik edilmekte, ancak boyanın rengi
konusunda herhangi bir kayıt (Görülmemektedir. Bu satırlar okunurken
Nevevî'nin beyânından boyanın san veya kırmızı olması gerektiği, siyaha
boyamanın ise caiz olmadığı anlaşılmaktadır. İleride gelecek olan hadislerde,
bu hükme ışık tutanlar vardır Biz bu konunun münakaşasını o hadislerin
açıklaması esnasında ele alacağız.
Bu ve ileride gelecek
olan hadisler, açık bir şekilde ağaran saç ve sakalları boyamaya teşvik ettiği
halde, aksi görüşlerin serdedilmcsine imkân verecek rivayetlerden dolayı ulemâ,
saç ve sakal boyamanın hükmünde ihtilâf.etmişlerdir. Bu konudaki görüşleri de
yine Neylü'l - Evtar'dan özetle naklediyoruz.
Sahabe ve tâbîundan
birçok kişi, saç ve sakal boyamanın hükmü ve boyanın cinsinde ihtilâf
etmişlerdir. Bazıları, boyamanın daha efclâl olduğunu söylemişler ve ağaran
kılları değiştirmenin yasak olusuna delâlet eden bir hadis rivayet etmişlerdir.
Ayrıca Hz. Nebidin saç
ve sakalındaki ağarmış olan kıllarını boyamadığmı söylemişlerdir.
Bazı âlimler de saç ve
sakalı boyamanın eraâl olduğunu söylemişler. bu konuda varid olan hadisleri,
sahabe, tâbiûn ve daha sonrakilerin uygulamalarım delil ittihaz etmişlerdir.
Bunlar da kendi aralarında boyanın rengi konusunda ihtilafa düşmüşlerdir.
Taberi, boyamanın hükmü
konusundaki bu ihtilaflar için şöyle der: "Doğrusu şu ki Hz. Nebi (s.aVin
beyaz kılları boyamayı teşvik eden ve ondan nehy eden tüm hadisler sâhihdir. Ve
bunlar arasında çelişki yoktur.
Bu konudaki emirler Ebû
Kuhâfe gibi saçı sakalı bembeyaz olanlar hakkındadır, yasaklamalarda saçı
sakalı kır olan yani siyahı da beyazı da bulunanlarla ilgilidir. Eski alimlerin
bu görüşte olmaları kendi durumla-rındaki farklılıktır. Yani kimisinin saçları
kır. kimisinin beyaz olmasıdır.
Ayrıca bu konudaki emir
ve nehiyler bağlayıcı değildir.[Neylü'l-Evkar I–141.]
Bu izahtan anlaşılıyor
ki sac ve sakalı lamaıncn ağarmış olanlann sarı veya kırmızıya boyamaları
rniistehapttn
Kır olan saç ve
sakalların boyanması ise meşru değildir. Kadı İyaz ise, meseleye biraz daha
farklı bakmış, saç boyamak adet olan yerlerde boyamanın lüzumunu, adet olmayan
yerlerde de boyanmaması gerektiğini yahut; ağaran saçları temiz olup boyamasına
gerek duymayanların boy anlamalarını, aksi olanların ise boyamalarının
müslehap olduğunu söyler.