SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

LİBAS BAHSİ

<< 4091 >>

DEVAM: 26. Büyüklenme Hakkında (Gelen Hadisler)

 

حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ يَعْنِي ابْنَ عَيَّاشٍ عَنْ الْأَعْمَشِ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَلْقَمَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَا يَدْخُلُ الْجَنَّةَ مَنْ كَانَ فِي قَلْبِهِ مِثْقَالُ حَبَّةٍ مِنْ خَرْدَلٍ مِنْ كِبْرٍ وَلَا يَدْخُلُ النَّارَ مَنْ كَانَ فِي قَلْبِهِ مِثْقَالُ خَرْدَلَةٍ مِنْ إِيمَانٍ

 

قَالَ أَبُو دَاوُد رَوَاهُ الْقَسْمَلِيُّ عَنْ الْأَعْمَشِ مِثْلَهُ

 

Abdullah (b. Mes'ud) (r.a)'dan rivayel olunduğuna göre; Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Kalbinde hardal tanesi kadar kibir bulunan kimse cennet'e giremez. Kalbinde hardal (tanesi) kadar iman bulunan kimse de cehenneme girmez."

 

Ebu Dâvud dedi ki: (Bu hadisin) bir benzerini de el-Kasmeli, El A'meş'ten rivayet etmiştir.

 

 

İzah:

Buhari, iman. tevhid: Muslim, iman, Fiten; Tirmizi. Birr, Fiten: İbn-i Mace, mukaddime. Fiten. Zühd; Dârimi. mukaddime; Ahmed b. Hambel, 1451, II 164, 215. III, 56, 144. 320. IV. 151, V 983.

 

Hardal; turpgillerden, tadı sert ve yakıcı bir madde taşıyan tohumu hekimlikte kullanılan bir bitkidir. Bu hadis-i şerifin isnadında bulunan A'meş ile İbrahim ve Alkame'nin üçü de tabiî ve Kufeli olduğu gibi, hadisi Hz. Nebiden rivayet eden Ab­dullah b. Mes'ud (r.a)da Kııfeli'dir.

 

Metinde geçen, kalbinde hardal tanesi kadar bir kibir bulunan kimse cennete giremez" ibaresinin tevili hususunda ulema ihtilaf etmişlerdir.

 

Ebû Süleyman Hattâbi bu ibareyi iki ve.cihle tevil etmiştir;

 

1_ Kibirden murad, imandan tekebbür etmek yani iman etmemektir. Bu halde ölen bir kimse asla cennete giremez.

 

2_ Maksat; cennete giren bir kimsenin kalbinde oraya girerken kibir bulunmaz demektir. Nitekim Allah Teâlâ hazretleri, "Biz onların kalble-rindeki kin ve hasedi çıkaracağız" buyurmuştur.[Hicr 47]

 

Ancak Hattâbi'nin bu tevillerini Nevevi beğenmemiş; hadisin maruf olan kibirden yani kendini başkalarından yüksek görerek onları tahkir ve-hakkı bertaraf etmekten nehy için varid olduğunu söylemiş, binaenaleyh ibarenin bu te'villere hamledilerek matlup olan manadan çıkarılmaması gerektiğini bildirmiştir.

 

Kadı Iyaz ile sair alimlere göre. Hadisin manası kibirli kimse cennete giremez demektir. Nevevî de bu kavli ihtiyar etmiştir. Bazıları; "Evet, ce­za verilirse mana budur. Fakat Cenabı-ı Hakkın lütfü keremiyle o kimse­yi affetmesi de caizdir. Bineâenaleyh bütün müminler ya doğrudan doğ­ruya yahutta büyük günah işlemekte ısrar halinde ölen günahkarlardan ba­zıları azab gördükten sonra mutlaka cennete gireceklerdir" demişlerdir. Hadisten murad, "kibirlilerin cennete giren ilk takva sahipleriyle birlikte giremeyceklerini açıklamaktır" diyenler de olmuştur.

 

Hadisin sonunda yer alan. "Kalbinde hardal (tanesi) kadar iman bulu­nan kimse de cehenneme girmez" mealindeki ibarenin manası da "kafir­ler gibi cehenneme ebedi olarak giremez" demektir.[Davudoğlu Ahmed, sahih-i Müslim terceme ve şerhi I 382, 383.]