بَاب
فِي
الْحِمْيَةِ
2. Perhiz
حَدَّثَنَا
هَارُونُ
بْنُ عَبْدِ
اللَّهِ حَدَّثَنَا
أَبُو
دَاوُدَ
وَأَبُو
عَامِرٍ
وَهَذَا
لَفْظُ أَبِي
عَامِرٍ عَنْ
فُلَيْحِ
بْنِ
سُلَيْمَانَ
عَنْ
أَيُّوبَ
بْنِ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ صَعْصَعَةَ
الْأَنْصَارِيِّ
عَنْ يَعْقُوبَ
بْنِ أَبِي
يَعْقُوبَ
عَنْ أُمِّ
الْمُنْذِرِ
بِنْتِ
قَيْسٍ
الْأَنْصَارِيَّةِ
قَالَتْ
دَخَلَ
عَلَيَّ
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
وَمَعَهُ
عَلِيٌّ
عَلَيْهِ
السَّلَام
وَعَلِيٌّ نَاقِهٌ
وَلَنَا دَوَالِي
مُعَلَّقَةٌ
فَقَامَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَأْكُلُ
مِنْهَا
وَقَامَ
عَلِيٌّ
لِيَأْكُلَ
فَطَفِقَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَقُولُ
لِعَلِيٍّ مَهْ
إِنَّكَ
نَاقِهٌ
حَتَّى كَفَّ
عَلِيٌّ عَلَيْهِ
السَّلَام
قَالَتْ
وَصَنَعْتُ
شَعِيرًا
وَسِلْقًا فَجِئْتُ
بِهِ فَقَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَا عَلِيُّ
أَصِبْ مِنْ
هَذَا فَهُوَ
أَنْفَعُ لَكَ
قَالَ
أَبُو دَاوُد
قَالَ
هَارُونُ
الْعَدَوِيَّةَ
Ümmü Münzir binti Kays
el-Ensâriyye'den rivayet olunmuştur; dedi ki: Rasûlullah (s.a.v.) (bir gün)
yanıma geldi. Henüz hastalıktan yeni kurtulmak üzere olan Ali (a.s)
beraberindeydi. (O sırada) bizim asılı (hurma) salkımlarımız vardı. Rasûlullah
(s.a.v.) kalkıp onlardan yemeye başladı. Ali (R.A.) da (onlardan) yemek için
ayağa kalktı. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) Ali'ye: "Sakın ha, sen
hastalıktan yeni kurtuluyorsun" buyurdu. Ali (r.a.) de (onlardan yemekten)
vazgeçti. Ben (onlara) arpa ve şalgam (yemeği) yapıp getirdim. Bunun üzerine
Rasûlullah (s.a.v.) (benim hazırladığım bu yemeği göstererek): "Ey Ali,
(işte) bundan ye, bu senin için daha faydalıdır" buyurdu.
Ebû Dâvud dedi ki; (Bu
hadisi rivayet eden) Harun, (hadisi kendisine rivayet eden Ebû Davud'un, Ebû
Davûd et-Tayâlisî olmayıp) Ebû Dâvûd el-Adeviyye (olduğunu) söyledi.
İzah:
Tirmizî, tıb; İbn Mâce,
tıb; Ahmed b. Hanbel, VI, 364.
Perhiz, insanın bedene
zarar mideye ağırlık veren yemeklerden sakınması demektir.
Hadis-i şerifte insan
vücuduna zararlı ve faydalı olan şeyleri bilmenin, bir başka ifadeyle tıp
ilminin faziletine delâlet ve bu ilmi öğrenmeye teşvik vardır.
Görüldüğü gibi Hz.
Nebi, daha hastalıktan yeni kurtulmaya başlamış olan Hz. Ali'ye bazı
yiyecekleri yemeyi yasaklamıştır.
Bugün modern tıpta
böbrek hastalığı, damar sertliği, romatizma, mide çıbanları ve çocuk ishalleri
gibi hastalıkların tedavileri hemen hemen perhizle yapılmaktadır.
Nitekim, "Mide
hastalık evidir. Perhiz ise her devanın başıdır." buyurulmuştur.[Adunî,
Keşfü'l-Hafâ, II, 214.]