DEVAM: 43. Şehre Gelen
Malı Şehir Dışında Karşılamak
حَدَّثَنَا
الرَّبِيعُ
بْنُ نَافِعٍ
أَبُو
تَوْبَةَ
حَدَّثَنَا
عُبَيْدُ
اللَّهِ يَعْنِي
ابْنَ
عَمْرٍو
الرَّقِّيَّ
عَنْ أَيُّوبَ
عَنْ ابْنِ
سِيرِينَ
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ أَنَّ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
نَهَى عَنْ
تَلَقِّي
الْجَلَبِ فَإِنْ
تَلَقَّاهُ
مُتَلَقٍّ
مُشْتَرٍ فَاشْتَرَاهُ
فَصَاحِبُ
السِّلْعَةِ
بِالْخِيَارِ
إِذَا
وَرَدَتْ
السُّوقَ
قَالَ أَبُو
عَلِيٍّ
سَمِعْتُ
أَبَا
دَاوُدَ
يَقُولُ
قَالَ
سُفْيَانُ لَا
يَبِعْ
بَعْضُكُمْ
عَلَى بَيْعِ
بَعْضٍ أَنْ
يَقُولَ
إِنَّ
عِنْدِي
خَيْرًا مِنْهُ
بِعَشَرَةٍ
Ebû Hureyre (r.a)'den
rivayet edildiğine göre; Rasûlullah (s.a.v.), şehre satılmak için getirilen
malı, yolda karşılamayı nehyetmiştir. Eğer müşteri malı karşılar da satın
alırsa, mal sahibi şehre geldiği zaman muhayyerdir, (isterse satışı
feshedebilir).
Ebû Ali der ki: Ebû
Davud'un şöyle söylediğini işittim: "Süfyân; bazınız bazınızın sarışı
üzerine satışta bulunmasın sözünün manası; bende on liraya ondan daha iyisi
var, demesidir."
İzah:
Müslim, buyu'; Tirmizî,
buyu'; Nesâî, buyu'
Buharî'deki bir
rivayette bu mana şu şekilde ifade edilmiştir: "Rasûlullah (s.a.v.) (malı
yolda) karşılamayı ve şehirlinin köylü için satmasını nehyetti."
Şehirlinin köylü için satmasından maksat, onun malını daha pahalı satmak için
aracı olmasıdır. Nehye sebep, piyasada pahalılığın baş göstermesidir.
Bu hadiste Hz. Nebi
(s.a.v.), mal sahibinin şehre gelip de fiatları öğrendiği zaman yaptığı satışı
feshedebileceğini söylüyor. AIiyyü'1-Kârî; bunun, önceki satışın geçerli
olduğuna delil olduğunu, çünkü fasit bir satışta muhayyerlik düşünülemeyeceğini
söyler.
İbnü'l-Hacer de şöyle
der: "Kendi sattığı fiat piyasa fiatının üstünde veya ona eşitse bu
durumda iki yön vardır: Bir açıdan hadis mutlak olduğu için muhayyerlik
vardır". Ama esah olan, aldatma olmadığı için muhayyerliğin
olmamasıdır."
Konunun daha geniş
izahı önceki hadisin şerhinde geçmiştir.