DEVAM: Hz. Nebi
(s.a.v.)'in Yemini Konusunda Gelen Haberler
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ
حَنْبَلٍ
حَدَّثَنَا
وَكِيعٌ
حَدَّثَنَا
عِكْرِمَةُ
بْنُ
عَمَّارٍ
عَنْ عَاصِمِ
بْنِ شُمَيْخٍ
عَنْ أَبِي
سَعِيدٍ
الْخُدْرِيِّ
قَالَ كَانَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
إِذَا
اجْتَهَدَ فِي
الْيَمِينِ
قَالَ
وَالَّذِي
نَفْسُ أَبِي
الْقَاسِمِ
بِيَدِهِ
Ebû Saîd el-Hudrî'nin
şöyle dediği rivayet edilmiştir: Rasûlullah (s.a.v.); yeminde mübalağa ettiği
zaman;"Ebu'l-Kasım'ın canına sahib olan (Allah)'a yemin ederim ki..."
derdi.
İzah:
Ahmed b. Hanbel, III,
33, 48.
Bu hadis, Lü'Iüî'nin
rivayetinde mevcut değildir. Onun için Münziri kitabında zikretmemiştir. Mizzî,
el- iraf'ında, îbn Mâce'ye de nisbet eder. Ancak İbn Mâce'de aynı isnad ve aynı
metinle bu hadis yoktur. Fakat, Rufâ'a el-Cühenî'den, "Rasûlullah (s.a.v.)
yemin ettiğinde; Muhammed'in canına sahib olan, derdi," şeklinde bir
rivayet vardır.[İbn Mâce, keffârât]
Bu hadisi Ebu Saîd
el-Hudrî'den nakleden Âsim b. Şümeyh için; Ebû Hatim, "Meçhul"; Ebû
Bekir el-Bezzâr: "Bilinen biri değil" derler. İbn Hibbân ise bu zâtı,
sika raviler arasında saymaktadır.
Bilindiği gibi;
Ebu'l-Kasım, Hz. Nebi'in künyesidir. Rasûlullah (s.a.v.)'m ilk oğlu Kasım
olduğu için Efendimiz "Kasım'ın babası" manasına
"Ebu'l-Kasım" diye künyelenmiştir.
Hadis-i şerif;
"hayatıma sahip olan", "nefsim elinde olan" gibi sözlerle
yemin etmenin meşru olduğuna delildir. "Ebu'l-Kasım'ın canına sahip
olan" diye terceme ettiğimiz cümlenin tam karşılığı; "Ebu'l-Kasım'ın
nefsi elinde olan" demektir. Aliyyü'1-Kârî; "Elinde"
kelimesinden maksadın, Allah'ın tasarrufu, kudreti, iradesi olduğunu söyler.
Hz.Nebi (s.a.v.)'in
buna benzer sözlerle yemin ettiğine işaret eden daha başka haberler de vardır.
Yukarıda İbn Mâce'den naklettiğimiz rivayet bunlardan biridir. Zaten,
"Nefsim elimde olan", "Hayatıma sahip olan" gibi sözlerin
ifade ettiği mana Allah'tır. Çünkü bunlara sahip olan Allah'tır. Dolayısıyla
bu şekilde edilen yeminler Allah'a edilen yeminlerdir.
Hadiste, Hz.Nebi
(s.a.v.)'in yeminde mübalağa ettiği zaman bu şekilde yemin ettiği ifade
ediliyor. Fakat böyle bir kayit olmadan Hz.Nebi (s.a.v.)'in normal hallerde de
adı geçen sözlerle yemin ettiği çok olmuştur. Aliyyü'l-Kârî'nin bildirdiğine
göre Tıybî; bu gibi sözlerde Allah'ın kudretini izhar olduğu için, bu şekildeki
yeminlerin daha üstün olduğunu söylemiştir.