بَاب
فِيمَنْ
مَاتَ
غَازِيًا
14. (Allah Yolunda)
Savaşırken Hayatını Kaybedenler
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
الْوَهَّابِ
بْنُ نَجْدَةَ
حَدَّثَنَا
بَقِيَّةُ
بْنُ
الْوَلِيدِ
عَنْ ابْنِ
ثَوْبَانَ
عَنْ أَبِيهِ
يَرُدُّ
إِلَى
مَكْحُولٍ
إِلَى عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
بْنِ غُنْمٍ
الْأَشْعَرِيِّ
أَنَّ أَبَا
مَالِكٍ
الْأَشْعَرِيَّ
قَالَ
سَمِعْتُ
رَسُولَ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَقُولُ مَنْ
فَصَلَ فِي
سَبِيلِ
اللَّهِ
فَمَاتَ أَوْ
قُتِلَ
فَهُوَ
شَهِيدٌ أَوْ
وَقَصَهُ فَرَسُهُ
أَوْ بَعِيرُهُ
أَوْ
لَدَغَتْهُ
هَامَّةٌ
أَوْ مَاتَ
عَلَى
فِرَاشِهِ
أَوْ بِأَيِّ
حَتْفٍ شَاءَ
اللَّهُ
فَإِنَّهُ
شَهِيدٌ
وَإِنَّ لَهُ
الْجَنَّةَ
Ebû Malik el-Eş'arî'den;
demiştir ki: "Ben, Rasûlullah (s.a.v.)'i şöyle buyururken işittim":
"Her kim Allah yolunda (savaşa) çıkar da (aldığı bir yarayla) ölürse veya
öldürülürse o kimse şehiddir. Yahut da atı ya da devesi onu (yere çarpıp)
boynunu kırar, veya zehirli bir hayvan onu sokar ya da yatağında ölürse veya
Allah'ın dilediği bir ölümle ölürse, o kimse şehiddir. Ve onun için cennet
vardır.”
İzah:
Sâdece Ebû Dâvud
rivayet etmiştir.
..... kelimesi bir
kimsenin evinden ve yurdundan çıkıp gitmesi anlamına gelir. Nitekim;
"Tâlût askeriyle ayrılınca..."[Bakara 249] âyet-i kerimesinde de bu
mânâda kullanılmıştır.
kelimesi ise, deve veya
benzeri bir hayvanın binicisini yere atıp boynunu kırması anlamına
gelir.kelimesi de yılan gibi zehirli haşerelerin ısırması için kullanılır.
Hadîs-i şerifte Allah
yolunda savaşa çıkan bir kimsenin herhangi bir sebeple hayatını kaybetmesi
halinde şehid olacağı ifâde edilmektedir.
Binâenaleyh bu şekilde
hayatını kaybeden bir kimse şehidlik rütbesine erişeceğinden, şehidler ve
salihlerle birlikte cennete.ilk sırada girme saadetine erenlerden olacaktır.
Ancak Hafız
el-Münzirî'nin ifade ettiği gibi senedinde Bakıyye b. el-Velid ile İbn Sabit
bulunduğundan bu hadis zayıftır.