SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

CİHAD BAHSİ

<< 2572 >>

بَاب رَبُّ الدَّابَّةِ أَحَقُّ بِصَدْرِهَا

58. Hayvan Sahibi Hayvanının Ön Tarafına Binmeye Başkalarından Daha Layıktır

 

حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ ثَابِتٍ الْمَرْوَزِيُّ حَدَّثَنِي عَلِيُّ بْنُ حُسَيْنٍ حَدَّثَنِي أَبِي حَدَّثَنِي عَبْدُ اللَّهِ بْنُ بُرَيْدَةَ قَالَ سَمِعْتُ بُرَيْدَةَ يَقُولُ بَيْنَمَا رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَمْشِي جَاءَ رَجُلٌ وَمَعَهُ حِمَارٌ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ ارْكَبْ وَتَأَخَّرَ الرَّجُلُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَا أَنْتَ أَحَقُّ بِصَدْرِ دَابَّتِكَ مِنِّي إِلَّا أَنْ تَجْعَلَهُ لِي قَالَ فَإِنِّي قَدْ جَعَلْتُهُ لَكَ فَرَكِبَ

 

Ebû Büreyde demiştir ki: Rasûlullah (s.a.v.) yürüyüp giderken bir adam eşekle geldi ve; Ey Allah'ın Rasûlü (sen de) bin dedi ve (eşeğin ön tarafından) geriye çekildi. Rasûlullah (s.a.v.) de "Hayır! Sen hayvanının ön tarafına (binmeye) benden daha layıksın. Ancak orasını bana ayırman (nezaketinde bulunma) başka!" buyurdu. (Adam da).

 

Öyleyse orasını sana bırakıyorum, dedi. Bunun üzerine (Hz. Nebi o hayvanın ön tarafına) bindi.

 

 

İzah:

Buhari, libâs; Tirmizi, edeb; Ahmed b. Hanbel, III, 32.

 

Bir merkebin üzerinde Hz. Nebiin yanına gelip de merkebin arka tarafına çekilen ve hayvanın ön tarafını Hz. Nebi'e ayırarak, "Ya Rasûlallah buyur sen de bin diyen" kim­senin bu ilk davetini Hz. Nebi reddetmiş ve hayvana binmemiştir. Çünkü sözü geçen adam hayvanın ön tarafına binmeye faziletçe da­ha üstün olan kişilerin binmeye herkesten daha layık olduklarını zannediyordu. İşte Hz. Nebi sözü geçen kimseyi bu konuda uyar­mak ve gerçeği ona anlatmak için onun ilk teklifini reddetti ve ona hayva­nın ön tarafına binme hakkının öncelikle sahibine ait olduğunu, sahibi izin vermeden hayvanın o kısmına kimsenin binemeyeceğini anlattı. Hay­van sahibi bu durumu öğrendikten sonra ikinci defa Hz. Nebii hay­vanın ön tarafına binmeye davet edince, Hz. Nebi bu davete uyarak hayvanın ön tarafına bindi. Çünkü adam Hz. Nebie bile bile bağış­lıyordu.