DEVAM: 42. Yolculukta
Oruç
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ صَالِحٍ
وَوَهْبُ
بْنُ بَيَانٍ
الْمَعْنَى
قَالَا
حَدَّثَنَا
ابْنُ وَهْبٍ
حَدَّثَنِي
مُعَاوِيَةُ
عَنْ
رَبِيعَةَ
بْنِ يَزِيدَ
أَنَّهُ حَدَّثَهُ
عَنْ
قَزَعَةَ
قَالَ
أَتَيْتُ
أَبَا
سَعِيدٍ الْخُدْرِيَّ
وَهُوَ
يُفْتِي
النَّاسَ
وَهُمْ
مُكِبُّونَ
عَلَيْهِ
فَانْتَظَرْتُ
خَلْوَتَهُ
فَلَمَّا
خَلَا
سَأَلْتُهُ
عَنْ صِيَامِ
رَمَضَانَ
فِي
السَّفَرِ
فَقَالَ خَرَجْنَا
مَعَ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فِي
رَمَضَانَ
عَامَ
الْفَتْحِ
فَكَانَ رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
يَصُومُ
وَنَصُومُ
حَتَّى بَلَغَ
مَنْزِلًا
مِنْ
الْمَنَازِلِ
فَقَالَ إِنَّكُمْ
قَدْ
دَنَوْتُمْ
مِنْ
عَدُوِّكُمْ
وَالْفِطْرُ
أَقْوَى
لَكُمْ
فَأَصْبَحْنَا
مِنَّا
الصَّائِمُ
وَمِنَّا
الْمُفْطِرُ
قَالَ ثُمَّ
سِرْنَا
فَنَزَلْنَا
مَنْزِلًا
فَقَالَ إِنَّكُمْ
تُصَبِّحُونَ
عَدُوَّكُمْ
وَالْفِطْرُ
أَقْوَى
لَكُمْ
فَأَفْطِرُوا
فَكَانَتْ
عَزِيمَةً
مِنْ رَسُولِ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ أَبُو
سَعِيدٍ
ثُمَّ لَقَدْ
رَأَيْتُنِي
أَصُومُ مَعَ
النَّبِيِّ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَبْلَ ذَلِكَ
وَبَعْدَ
ذَلِكَ
Kaze'a (b. Yahya)'dan;
demiştir ki: Ebû Said el-Hudrî (r.a.)'nin yanına gittim. İnsanlar onun
etrafında toplanmışlardı ve onlara fetva veriyordu. Yalnız kalmasını bekledim.
Yalnız kalınca o'na yolculukta ramazan orucunu sordum, şöyle dedi: "Fetih
yılı Rasûlullah (s.a.v.)'le birlikte yola çıktık. Rasûhülah (s.a.v.) da biz de
oruç tutuyorduk. Nihayet bir yere varınca Efendimiz: "Şüphesiz düşmanınıza
yaklaştınız, Oruçlu olmamanız, sizin daha kuvvetli olmanızı sağlar,"
buyurdu. İçimizde hem oruçlu olanlar hem de oruçlu olmayanlar olduğu halde
sabahladık. Sonra tekrar yürüdük ve başka bir yerde durduk. Bu sefer Peygamber
(s.a.v.): "Siz düşmanınıza baskın yapacaksınız. Oruçlu olmamanız sizin
daha kuvvetli olmanızı sağlar.
Onun için oruçlarınızı açınız!"
buyurdu.
Bu, Rasûlullah
(s.a.v.)'dan bir azîmet oldu.
Ebu Said şöyle dedi:
"Ben bundan (azimetten) önce de sonra da Rasûlullah'la birlikte
(yolculukta) oruç tuttuğumu biliyorum.”
İzah:
Müslim, sıyâm; Ahmet b.
Hanbel, III, 35; Beyhâkî, es-Sünenü'1-kübrâ, II, 390.
Hadis-i şerifteki Hz.
Peygamber'in ashabından oruçlannı açmalarını istediği adı verilmeyen yer,
Usfan, Kedîd veya KurâVl-ğamîm'den birisidir. 2404 numaradaki İbn Abbas
hadisinin çeşitli rivayetlerinden böyle anlaşılmaktadır.
Bu hadiste, babın diğer
hadislerinden farklı olarak, Hz. Peygamber'in ashabına orucu açmalarını
emrettiği görülüyor. Buna sebep, hadis metninden anlaşılacağı gibi düşmanla
karşılaşma esnasında kuvvetli olma zaruretidir. Şüphesiz tokun gücü ile açın
gücü denk olamaz.
Hadis-i şeriften,
belirtilen yere varıncaya kadar hem Hz. Peygamber'in hem de ashabın oruçlu olduklarını
anlıyoruz. Bu, yolculuk esnasında oruç tutmanın daha efdal olduğunu, gösterir.