بَاب
فِي
إِتْيَانِ
الْحَائِضِ
وَمُبَاشَرَتِهَا
45-46. Hayızlı Kadınla
Cinsi Münasebette Bulunmak Veya Onun Tenine Dokunmak
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
حَمَّادٌ
أَخْبَرَنَا
ثَابِتٌ الْبُنَانِيُّ
عَنْ أَنَسِ
بْنِ مَالِكٍ
أَنَّ
الْيَهُودَ
كَانَتْ
إِذَا
حَاضَتْ
مِنْهُمْ
امْرَأَةٌ
أَخْرَجُوهَا
مِنْ الْبَيْتِ
وَلَمْ
يُؤَاكِلُوهَا
وَلَمْ
يُشَارِبُوهَا
وَلَمْ
يُجَامِعُوهَا
فِي الْبَيْتِ
فَسُئِلَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
عَنْ ذَلِكَ
فَأَنْزَلَ
اللَّهُ
سُبْحَانَهُ
وَتَعَالَى
وَيَسْأَلُونَكَ
عَنْ الْمَحِيضِ
قُلْ هُوَ
أَذًى
فَاعْتَزِلُوا
النِّسَاءَ
فِي
الْمَحِيضِ
إِلَى آخِرِ
الْآيَةِ
فَقَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
جَامِعُوهُنَّ
فِي
الْبُيُوتِ
وَاصْنَعُوا
كُلَّ شَيْءٍ
غَيْرَ
النِّكَاحِ فَقَالَتْ
الْيَهُودُ
مَا يُرِيدُ
هَذَا الرَّجُلُ
أَنْ يَدَعَ
شَيْئًا مِنْ
أَمْرِنَا
إِلَّا
خَالَفَنَا
فِيهِ
فَجَاءَ
أُسَيْدُ
بْنُ
حُضَيْرٍ
وَعَبَّادُ
بْنُ بِشْرٍ إِلَى
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَقَالَا يَا
رَسُولَ اللَّهِ
إِنَّ الْيَهُودَ
تَقُولُ
كَذَا
وَكَذَا
أَفَلَا نَنْكِحُهُنَّ
فِي
الْمَحِيضِ
فَتَمَعَّرَ
وَجْهُ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
حَتَّى
ظَنَنَّا
أَنْ قَدْ
وَجَدَ
عَلَيْهِمَا
فَخَرَجَا
فَاسْتَقْبَلَتْهُمَا
هَدِيَّةٌ
مِنْ لَبَنٍ
إِلَى
رَسُولِ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَبَعَثَ فِي
آثَارِهِمَا
فَظَنَنَّا
أَنَّهُ لَمْ
يَجِدْ
عَلَيْهِمَا
Enes b. Mâlik (r.a.)'den
şöyle dediği rivayet edilmişti: Yahudiler kendilerinden bir kadın hayız gördüğü
zaman onu evden dışarı çıkarırlar, onunla birlikte yemezler, içmezler ve
evlerde onunla birlikte oturmazlardı. Bu (mesele) Rasûlullah (s.a.v.)'e soruldu
da, noksan sıfatlardan münezzeh olan yüce Allah, "Sana hayız halini sual
ediyorlar. De ki, o bir eziyettir. Âdet halinde kadınlardan çekilin..."[Bakara
222] âyetini indirdi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.); (Hayızlı oldukları
zaman) onlarla birlikte evlerde oturun, cima'dan başka herşeyi yapın,"
buyurdu. Sonra Yahudiler;
Bu adam bize muhalefet
etmedik hiç bir işimizi bırakmayacak dediler. Sonra Abbâd b. Bişr ile Üseyd b.
Hudayr Peygamber (s.a.v.)'e gelerek; Yâ Rasûlallah, Yahudiler şöyle şöyle
diyorlar (yani) biz hayız halinde bulunan kadınlar(ımız)la cinsi münâsebette
bulunamaz mıyız? dediler. Rasûlullah (s.a.v.)'in yüzü birden değişiverdi. Biz
de (bunu görünce) onlara kızdığını zannetmiştik. Biraz sonra (Üseyd ile Abbad)
dışarıya çıktılar? Derken karşılarına Rasûlullah (s.a.v.)'e hediye süt (götüren
biri) çıktı. Sonra Rasûlullah (s.a.v.) o süt'ü arkalarından göndererek onlara
içirdi. Biz de Resûl-i Ekrem'in onlara kızmadığını anladık.
Diğer tahric: Müslim,
hayz; Ebû Dâvud, tahâre, Tirmizi, tefsir sure; Nesâi, tehâre; hayz; Ahmed b.
Hanbel, III, 132, 133, 246. Bu hadisle ilgili açıklama 258 no'lu hadiste
geçmiştir.