DEVAM: 42-43.
Kadınlara Bakmaktan Kaçınmanın Hükmü
حَدَّثَنَا
قُتَيْبَةُ
بْنُ سَعِيدٍ
حَدَّثَنَا
اللَّيْثُ
عَنْ ابْنِ
عَجْلَانَ عَنْ
الْقَعْقَاعِ
بْنِ حَكِيمٍ
عَنْ أَبِي صَالِحٍ
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ
عَنْ النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِهَذِهِ الْقِصَّةِ
قَالَ
وَالْأُذُنُ
زِنَاهَا الِاسْتِمَاعُ
Ebû Hureyre (r.a.)'den
rivayet olunduğuna göre, Nebi (s.a.v.)
şu (önceki (2153.) hadiste geçen) meseleyi (anlattıktan sonra) "Kulağın
zinası da dinlemektir." buyurmuştur.
İzah:
Beyhakî
es-Sünenü'l-kübrâ, VII, 89.
Bu hadis-i şerif
Beyhakî'nin Sünen-i kübrâ'sında şu manaya gelen lafızlarla rivayet edilmiştir:
"Ademoğlunun her
birisinin zinadan bir payı vardır. Gözler zina eder, onların zinası bakmaktır;
eller zina eder, onların zinası tutmaktır; ayaklar zina eder, onların zinası
yürümektir; ağız da zina eder, onun zinası öpmektir; kalb, hayal kurar,
temennide bulunur, fere ise, onu ya tasdik eder ya da tekzib."