DEVAM: 34-35. Karısına
Hiç Birşey Vermeden Onunla Gerdeğe Giren Kimsenin Durumu
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
مَعْمَرٍ
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ بَكْرٍ
الْبُرْسَانِيُّ
أَخْبَرَنَا
ابْنُ
جُرَيْجٍ
عَنْ عَمْرِو
بْنِ
شُعَيْبٍ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ جَدِّهِ
قَالَ قَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
أَيُّمَا
امْرَأَةٍ
نُكِحَتْ
عَلَى
صَدَاقٍ أَوْ
حِبَاءٍ أَوْ
عِدَّةٍ
قَبْلَ
عِصْمَةِ
النِّكَاحِ
فَهُوَ لَهَا
وَمَا كَانَ
بَعْدَ
عِصْمَةِ
النِّكَاحِ
فَهُوَ
لِمَنْ
أُعْطِيَهُ
وَأَحَقُّ مَا
أُكْرِمَ
عَلَيْهِ
الرَّجُلُ
ابْنَتُهُ
أَوْ
أُخْتُهُ
Amr b. Şuayb, dedesinden
demiştir ki; Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Hangi kadın nikah
akdinden Önce kendisine mehir veya bahşiş ya da çeyiz (verilmek) şartıyla
evlenmişse, bu (vadedilen şeyler) kadınındır. Nikah akdinden sonra (verilmiş)
olan da kime verilmişse, onundur. Bir adam'a ikram edilmek için en uygun vasıta
kızı veya kız kardeşidir."
İzah:
Nesâi, nikâh; İbn Mâce,
nikâh; Muvatta, nikâh; Ahmed b. Hanbel, II, 182.
Hadis-i şerif, nikah akdinden Önce erkek, karısına veya onun babasına ya da kardeşine
birşey vermeyi taahhüd ederse, o şeyin zevcenin olacağına, fakat nikahtan sonra
verilen eşyanın ise, kimin eline teslim edilmişse, onun olacağına delâlet
etmektedir. "Bir adama ikram edebilmek için en uygun vasıta kızı veya kız
kardeşidir" cümlesinden maksat, "bir adamın kızı veya kız kardeşi ile
evlenen bir kimse, o adama ikramda bulunmanın en uygun fırsatını
bulmuştur" demektir. Binaenaleyh bir kimseye ikramda bulunmak isteyen
kimse onun kızını veya kız kardeşini evlendirmesini fırsat bilip geline elden
geldiğince ihsan ve ikramda bulunmalıdır çünkü bu geline yapılan ikram aynı
zamanda babasına ve kardeşine yapılmış gibi olur.