DEVAM: 85. Veda Tavafı
حَدَّثَنَا
يَحْيَى بْنُ
مَعِينٍ
حَدَّثَنَا
هِشَامُ بْنُ
يُوسُفَ عَنْ
ابْنِ جُرَيْجٍ
أَخْبَرَنِي
عُبَيْدُ
اللَّهِ بْنُ
أَبِي
يَزِيدَ
أَنَّ عَبْدَ
الرَّحْمَنِ
بْنَ طَارِقٍ أَخْبَرَهُ
عَنْ أُمِّهِ
أَنَّ
رَسُولَ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ كَانَ
إِذَا جَازَ
مَكَانًا
مِنْ دَارِ
يَعْلَى
نَسِيَهُ
عُبَيْدُ
اللَّهِ
اسْتَقْبَلَ
الْبَيْتَ
فَدَعَا
Abdurrahman b. Târik,
annesinden naklen haber verdiğine göre, Resûluüah (s.a.v.) Ya'lâ yurdundan bir
yeri geçince -(ki bu hadisi Abdurrahman'dan naklen rivayet eden) Ubeydullah bu
yeri(n ismini) unutmuştur- Beyt'e dönüp dua etmiştir.
İzah:
Ahmed b. Hanbel, VI,
436-437 Nesâî, menâsik
Resûl-i Ekrem veda
tavafını yaptıktan sonra Ya'lâ yurdu denilen yere gelince kıbleye dönüp dua
edermiş. Metinde bu olay "Ya'lâ yurdundan bir yeri geçince dua
ederdi" anlamına gelen kelimelerle ifâde edilmişse de metnin aslı
"Ya'lâ yurduna gelince" şeklindedir.
Resûl-i Ekrem'in veda
tavafını yaptıktan sonra Medine'ye dönerken Ya'lâ yurdunda dua ettiği bu yerin,
duanın makbul olduğu yerlerden birisi olduğu muhakkaktır. Fakat râvi buranın
neresi olduğunu unuttuğu için isim verememiştir. Aynı hâdiseyi İbn Hacer de
el-İsâbe isimli eserinde zikretmiş fakat o da bu yerin ismini
vermemiştir.[el-İsabe VIII, 256. (Tahkikli baskı).]