DEVAM: 82. Hacda
(Mina'dan Mekke'ye) Akın Etmek
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ
حَنْبَلٍ
وَيَحْيَى
بْنُ مَعِينٍ
الْمَعْنَى
وَاحِدٌ قَالَا
حَدَّثَنَا
ابْنُ أَبِي
عَدِيٍّ عَنْ
مُحَمَّدِ
بْنِ
إِسْحَقَ
حَدَّثَنَا
أَبُو عُبَيْدَةَ
بْنُ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
زَمْعَةَ
عَنْ أَبِيهِ
وَعَنْ
أُمِّهِ
زَيْنَبَ
بِنْتِ أَبِي
سَلَمَةَ
عَنْ أُمِّ
سَلَمَةَ
يُحَدِّثَانِهِ
جَمِيعًا
ذَاكَ
عَنْهَا
قَالَتْ كَانَتْ
لَيْلَتِي
الَّتِي
يَصِيرُ
إِلَيَّ فِيهَا
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
مَسَاءَ
يَوْمِ
النَّحْرِ
فَصَارَ إِلَيَّ
وَدَخَلَ
عَلَيَّ
وَهْبُ بْنُ
زَمْعَةَ
وَمَعَهُ
رَجُلٌ مِنْ
آلِ أَبِي
أُمَيَّةَ
مُتَقَمِّصَيْنِ
فَقَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
لِوَهْبٍ
هَلْ
أَفَضْتَ
أَبَا عَبْدِ
اللَّهِ قَالَ
لَا وَاللَّهِ
يَا رَسُولَ
اللَّهِ
قَالَ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
انْزِعْ
عَنْكَ الْقَمِيصَ
قَالَ
فَنَزَعَهُ
مِنْ رَأْسِهِ
وَنَزَعَ
صَاحِبُهُ
قَمِيصَهُ
مِنْ رَأْسِهِ
ثُمَّ قَالَ
وَلِمَ يَا
رَسُولَ
اللَّهِ
قَالَ إِنَّ
هَذَا يَوْمٌ
رُخِّصَ
لَكُمْ إِذَا
أَنْتُمْ
رَمَيْتُمْ
الْجَمْرَةَ
أَنْ
تَحِلُّوا
يَعْنِي مِنْ
كُلِّ مَا
حُرِمْتُمْ
مِنْهُ
إِلَّا
النِّسَاءَ
فَإِذَا
أَمْسَيْتُمْ
قَبْلَ أَنْ
تَطُوفُوا
هَذَا
الْبَيْتَ صِرْتُمْ
حُرُمًا
كَهَيْئَتِكُمْ
قَبْلَ أَنْ
تَرْمُوا
الْجَمْرَةَ
حَتَّى
تَطُوفُوا
بِهِ
Ümmü Seleme
(r.anhâ)'dan; demiştir ki: Resûlullah (s.a.v.)'ın benim yanımda kalacağı
(nöbet) gecem kurban bayramı gününün akşamı(na rastlıyor) idi. (Resûlullah)
yanıma geldi. Ebû Umeyye kabilesinden bir adamla birlikte Vehb b. Zem'a da
geldi. İkisi de gömlekli idi. Resûlullah (s.a.v.) Vehb'e: "(Ey) Ebû
Abdillah, ifaza tavafını yaptın mı ?" dedi. (Vehb de): Hayır (yapmadım) ya
Resûlullah, cevabını verdi.
Resûlullah (s.a.v.): "Üzerinden
gömleği çıkar" buyurdu. Bunun üzerine gömleği başından çıkardı. Arkadaşı
da (aynı şekilde) gömleğini başından (soyup) çıkardı. Sonra (Vehb): Ya
Resûlullah, (bunu) niçin (emrettin) diye sordu. (Resûl-i Ekrem de): “Bu(gün
Akabe Cemresi) taşları attığınızda ihramdan çıkmanıza izin verilmiş bir gündür.
(Binaenaleyh tavafınızı yaparak ihramdan çıkınız)" buyurdu. (Resul-i Ekrem
bu sözüyle) kadınlar(a yaklaşmanın) dışında size haram kılınan herşey(in size
helâl kılınacağı bir gündür) demek istiyordu. (Daha sonra sözlerine devamla).
"Eğer bugün Siz şu
Beyti tavaf yapmadan akşamlarsanız, Mekke'ye taşları atmadan önceki
kıyafetinizle ihramlı olarak gidersiniz, Tavaf yapıncaya kadar (ihramda
kalırsınız)" buyurdu.
İzah:
Ahmed b. Hanbel, VI,
295; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, V, 137.
İfaza tavafı hacıların
Arafat'tan indikten sonra yaptıkları tavaftır. Buna ziyaret tavafı da denir. Bu
tavaf haccın rükünlerinden olup bunun dört şartı, her hac edene farzdır. Bunun
için bu tavafa rükün tavafı da denilmiştir.