SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

MENASİK BAHSİ

<< 1857 >>

DEVAM: 42. Fidye

 

حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ دَاوُدَ عَنْ الشَّعْبِيِّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِي لَيْلَى عَنْ كَعْبِ بْنِ عُجْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ لَهُ إِنْ شِئْتَ فَانْسُكْ نَسِيكَةً وَإِنْ شِئْتَ فَصُمْ ثَلَاثَةَ أَيَّامٍ وَإِنْ شِئْتَ فَأَطْعِمْ ثَلَاثَةَ آصُعٍ مِنْ تَمْرٍ لِسِتَّةِ مَسَاكِينَ

 

Ka'b. b. Ucre'den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah (S.A.V.) O'na; "İstersen bir kurban kes, istersen üç gün oruç tut, istersen altı fakir'e üç sâ' hurma yedir" buyurmuştur.

 

 

İzah:

Burada geçen "kurban" sözüyle "koyun" kast edilmiş­tir. Nitekim bir önceki hadisin metninde "kurban" ke­limesi yerine "koyun" kelimesi kullanılmıştır. Bir rivayette bu kelime, " = kurban kes" şeklinde geçtiği halde diğer bir rivayette de " = bir koyun kes" şeklînde geçmektedir. Kurtubî'ye göre hadis-i şeriflerde bu kurbanlıktan "koyun" diye bahsedilmesi,onun hedy kurbanlığı olmadığını ifâde etmektedir. Bu kurbanlığın hedy,kurbanı ol­mayışı, onun harem hududları dışında da kesilmesinin caiz olduğunu gös­terir. Bir önceki hadis-i şerifin şerhinde de açıkladığımız gibi imam Mâlik bu görüştedir.

 

Ancak Şafiî ulemâsından Hafız İbn Hacer, "bu kurbanlıktan nüsük veya nesîke diye bahsedilmesi onun hedy kurbanlığı hükmüne girmesine mâni değildir. Nitekim Buhârî'nin bir rivayetinde de bu cümle "yahutta Hedy kurban!- ı olarak bir koyun gönderir"[Buhârî, muhsar] şeklinde geçiyor. Bu cümle

 

Taberî'nin rivayetinde de "hedy kurbanlığın var mı?" şeklinde geçmekte­dir. Ancak Taberî'nin bu rivayetindeki değişiklik râvilerin kelimeler üze­rindeki tasarrufundan ileri gelmimş olabilir. Nitekim Müslim'de bulunan "yahut ta bir koyun kurban et,"[Müslim, hac] rivayeti, bu ihtimali kuvvetlendirmek­tedir. Eğer gerçekten Kurtubî'nin dediği gibi bu kurbanlıktan maksat, hedy kurbanlığı değilse, o zaman ihramda iken kesilen saçlara fidye olarak ke­silecek olan bu kurbanı harem hududları dışında kesmek de caizdir. Nite­kim tabiînin ekserisi bu görüştedir.[İbn Hacer, Fethu'l-Bârî, IV, 391.] Fakat Taberânî'nin rivayet ettiği "Ka'b b. Ucre başından rahatsız oldu da Nebi (S.A.V.)'e ne kurban edeyim", diye sordu. (Resûl-i Ekrem de);

 

"Harem-i şerife, boynuna tasma takacağı bir hedy kurbanlığı gön­dermesini emretti", anlamındaki Ka'b b. Ucre hadisinde[Mecmeu'z-zevâid, III, 234.] nüsük'den "hedy" diye bahsedilmektedir. Fakat bu hadisin senedinde ismi açıklan­mayan bir râvî vardır.