SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

ZEKAT BAHSİ

<< 1697 >>

DEVAM: 45. Sıla-i Rahm

 

حَدَّثَنَا ابْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنْ الْأَعْمَشِ وَالْحَسَنِ بْنِ عَمْرٍو وَفِطْرٍ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ سُفْيَانُ وَلَمْ يَرْفَعْهُ سُلَيْمَانُ إِلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَرَفَعَهُ فِطْرٌ وَالْحَسَنُ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَيْسَ الْوَاصِلُ بِالْمُكَافِئِ وَلَكِنْ هُوَ الَّذِي إِذَا قُطِعَتْ رَحِمُهُ وَصَلَهَا

 

Abdullah b. Amr (r.a.)'dan; demiştir ki: Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Sıla-i rahim yapan kimse, (akrabasından gördüğü iyiliğe) karşılık veren kimse değildir. O, akrabası kendisine iyiliği kestiği zaman onlara iyilik yapandır."

 

 

İzah:

Buhârî, edeb; Tirmizî, birr

 

Bu hadisi Süfyân es-Sevrî üç kişiden almıştır. Bunlar Süleyman b. Mihrân el-A'meş, Hasan b. Amr ve Fıtır b.  Halife'dir. Hadisi, Süfyan es-Sevrî, Süleyman b. Mihrân tarikinden mev­kuf, Fıtr ile Hasan tarikinden merfû olarak almıştır.

 

Hadiste geçen "sı!a-i rahim yapan" ifâdesi, kâmil mânâda sıla-i ra­him yapan anlamınadır. Yoksa akrabasından gördüğü iyiliğe karşılık iyilik yapan da aslında sıla-i rahim yapmıştır. İnsanlar bu konuda üç dereceye ayrılır:

 

a. Sıla-i Rahim yapan

 

b. Karşılık gözeterek sıla-i rahim yapan

 

c. Sıla-i rahim yapmayan

 

Birincisi, karşılık gözetmeksizin, kendisi akrabasından iyilik görme­diği halde onlara iyilik yapan kimsedir.

 

İkincisi akrabasından gördüğü iyilik kadar onlara iyilik yapan kimsedir.

 

Üçüncüsü ise, akrabasından iyilik gören fakat kendisi onlara iyilik yapmayan kimsedir.

 

Karşılık verme, iyilik mukabilinde iyilik yapmak şeklinde olabileceği gibi karşılıklı iyiliği terketmek suretiyle de olur. İkinci durumda iyilik yap­mayı önce terk edene "kâtı1 " buna karşılık daha sonra iyiliği kesene de “mukâfi' " denir.

 

Hadis kendisine kötülük yapanlara iyilik yapmaya teşvike ve gördüğü iyiliğe karşılık iyilik yapan kimsenin kâmil mânâda sıla-i rahim yapmış olmayacağına delâlet etmektedir.